"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Yargıtay 4. Hukuk Dairesi (İlk Derece Mahkemesi Sıfatıyla)
1. Taraflar arasındaki “tazminat” davasından dolayı Yargıtay 4. Hukuk Dairesince ilk derece mahkemesi sıfatıyla yapılan yargılama sonunda, davanın esastan reddine karar verilmiştir.
2. Karar davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
3. Hukuk Genel Kurulunca dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
I. YARGILAMA SÜRECİ
Davacı İstemi:
4. Davacılar vekili dava dilekçesinde; Bozüyük Organize Sanayi Bölgesi (OSB) ile yapılan sözleşme uyarınca 2005 yılında taşınmaz tahsis edildiğini, 2009 yılında yönetmeliğin değiştirildiğini, bu değişiklik uyarınca ilâve inşaat yapılmasının istenildiğini, aksi hâlde ifraz işlemi yapılacağının bildirildiğini, OSB aleyhine işlemin iptali için dava açtıklarını, Eskişehir 2. İdare Mahkemesince taraflar arasında düzenlenen arsa tahsis sözleşmesi uyarınca iptal isteminin reddedildiğini, temyiz etmeleri üzerine Danıştay tarafından mahkeme kararının bozulduğunu, OSB’nin karar düzeltme isteminin de reddedildiğini, müvekkilinin kazanılmış haklarının olduğunu, mevzuatta yapılan değişikliklerin önceki olaylara uygulanamayacağını belirtmelerine rağmen idare mahkemesince yürütmenin durdurulması taleplerinin reddedildiğini, bu nedenle nafile yapılar yapmak zorunda kaldıklarını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000TL maddi ve 25.000TL manevi tazminat isteminde bulunmuştur.
Davalı Cevabı:
5. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı süresinin dolduğunu, davacının sözleşmedeki taahhütleri kapsamında karar verildiğini, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nun 46. maddesindeki sorumluluk koşullarının oluşmadığını, dilekçe ekindeki belgelerin ispata yeterli olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Özel Daire Kararı:
6. Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 05.11.2019 tarihli ve 2018/75 E. 2019/75 K. sayılı kararı ile;
“…
GEREKÇE: Dava, hâkimlerin hukuki sorumluluğuna dayalı olarak maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Eskişehir 2. İdare Mahkemesi'nin dosya örnekleri getirtilerek incelenmiştir.
6100 sayılı HMK’nun 46. maddesinde sorumluluk nedenleri sınırlı olarak sayılmıştır. HMK'nun 46. maddesine göre Hâkimlerin yargılama faaliyetinden dolayı ancak aşağıdaki sebeplere dayanılarak Devlet aleyhine tazminat davası açılabilir:
a)Kayırma veya taraf tutma yahut taraflardan birine olan kin veya düşmanlık sebebiyle hukuka aykırı bir hüküm veya karar verilmiş olması.
b)Sağlanan veya vaat edilen bir menfaat sebebiyle kanuna aykırı bir hüküm veya karar verilmiş olması.
c)Farklı bir anlam yüklenemeyecek kadar açık ve kesin bir kanun hükmüne aykırı karar veya hüküm verilmiş olması.
ç)Duruşma tutanağında mevcut olmayan bir sebebe dayanılarak hüküm verilmiş olması.
d)Duruşma tutanakları ile hüküm veya kararların değiştirilmiş yahut tahrif edilmiş veya söylenmeyen bir sözün hüküm ya da karara etkili olacak şekilde söylenmiş gibi gösterilmiş ve buna dayanılarak hüküm verilmiş olması.
e) Hakkın yerine getirilmesinden kaçınılmış olması.
Somut olayda, sorumluluğa dayanak yapılan olgular, kazanılmış hakların yok sayılması; mevzuatta meydana gelen değişikliklerin önceki olaylara uygulanamayacağının gözetilmemesi ve taraflar arasındaki sözleşme hükümleri esas alınarak karar verilmesidir.
Tazminat istemi, yasa yolları düzenlenmiş bulunan yargısal işlem ve kararlara ilişkindir. Davacının iddiası ve gelişim biçimi itibariyle, hukuki süreç işlemiş, yasa yolları da tüketilmiştir. Davacı, HMK 46. maddede sayılan sınırlı hukuki sorumluluk nedenlerinin eldeki davada gerçekleştiğini kanıtlayamamıştır. Hal böyle olunca davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Öte yandan, HMK'nun 49. maddesi uyarınca, davanın esastan reddi halinde disiplin para cezasına hükmedilmesi gerektiğinden bu konuda dava konusu olayın gelişim biçimi ve dosyaya yansıyan olgular göz önünde bulundurulmuş, 1.000,00-TL disiplin para cezası verilmesinin uygun olacağı değerlendirilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda gösterilen nedenlerle;
1-HMK.'nun 46. maddesindeki şartlar oluşmadığından davanın esastan reddine,
2-HMK.'nun 49. maddesine göre takdiren 1.000,00-TL disiplin para cezasının davacılardan tahsiline ve hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Alınması gereken 44,40-TL maktu karar ve ilam harcının peşin alınan 35,90-TL'den mahsubuna, kalan 8,50-TL'nin davacılardan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 4.125,00-TL maktu avukatlık ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine, (manevi tazminat talebi yönünden)
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 4.125,00-TL avukatlık ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine, (maddi tazminat talebi yönünden)
6-Yargılama giderlerinin davacılar üzerinde bırakılmasına…” karar verilmiştir.
Kararın Temyizi:
7. Özel Daire kararı süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
II. GEREKÇE
8. Dava, HMK’nın 46. maddesine dayalı tazminat istemine ilişkindir.
9. Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 46. maddesinde sorumluluk nedenleri sınırlı olarak sayılmıştır. HMK’nın 46. maddesinde “(1) Hâkimlerin yargılama faaliyetinden dolayı aşağıdaki sebeplere dayanılarak Devlet aleyhine tazminat davası açılabilir:
a) Kayırma veya taraf tutma yahut taraflardan birine olan kin veya düşmanlık sebebiyle hukuka aykırı bir hüküm veya karar verilmiş olması.
b) Sağlanan veya vaat edilen bir menfaat sebebiyle kanuna aykırı bir hüküm veya karar verilmiş olması.
c) Farklı bir anlam yüklenemeyecek kadar açık ve kesin bir kanun hükmüne aykırı karar veya hüküm verilmiş olması.
ç) Duruşma tutanağında mevcut olmayan bir sebebe dayanılarak hüküm verilmiş olması.
d) Duruşma tutanakları ile hüküm veya kararların değiştirilmiş yahut tahrif edilmiş veya söylenmeyen bir sözün hüküm ya da karara etkili olacak şekilde söylenmiş gibi gösterilmiş ve buna dayanılarak hüküm verilmiş olması.
e) Hakkın yerine getirilmesinden kaçınılmış olması” düzenlemesi bulunmaktadır.
10. Somut olayda HMK'nın 46. maddesinde sınırlı sayıda belirtilen sorumluluk sebeplerinden hiçbiri bulunmadığından ve hâkimlerin yargılama faaliyetinden dolayı tazminat şartları oluşmadığından Özel Dairece davanın reddine karar verilmesi yerindedir.
11. Hâl böyle olunca, yapılan açıklamalara, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bilgi ve belgelere, Daire kararında açıklanan gerektirici nedenlere, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, usul ve yasaya uygun olduğu tespit edilen Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği kararın onanması gerekir.
III. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği kararın ONANMASINA,
Harç peşin alındığından harç alınmasına yer olmadığına, 07.04.2022 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.