Logo

Hukuk Genel Kurulu2021/161 E. 2022/1705 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Yurt dışında geçen sürelerin borçlanılmasına ilişkin Sosyal Güvenlik Kurumu işleminin iptali davasında, elçilikçe düzenlenen çalışma belgesinin tek başına hizmet tespiti için yeterli olup olmadığı ve ek inceleme yapılıp yapılmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının sunduğu elçilik çalışma belgesinin Libya sigorta merciine ait belge niteliğinde olmaması, Libya yaşlılık sigorta rejimine ilişkin bilgiler içermemesi, davacının ifadesi ve pasaport kayıtları gibi hususlar birlikte değerlendirildiğinde, eksik inceleme ile hüküm kurulduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesinin direnme kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

1. Taraflar arasındaki “Kurum işleminin iptali, tespit ve alacak" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, ... İş Mahkemesinin davanın kabulüne, karşı davanın reddine ilişkin kararına yönelik davalı-karşı davacı ... vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesince verilen karar, davalı-karşı davacı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 21. Hukuk Dairesince yapılan inceleme sonunda bozulmuş, İlk Derece Mahkemesince Özel Daire bozma kararına karşı direnilmiştir.

2. Direnme kararı davalı-karşı davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.

3. Hukuk Genel Kurulunca dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

I. YARGILAMA SÜRECİ

Davacı İstemi:

4. Davacı-karşı davalı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin Libya’da 1979-1985 yılları arasında geçen hizmetlerini borçlanma talebinde bulunması ve yurt dışı hizmetlerine ilişkin belgeyi temin etmesinden sonra davalı ... (SGK/Kurum) tarafından Libya'da 01.01.1986-02.11.1993 tarihleri arasında ... Şirketi nezdinde geçen hizmetleri için tahakkuk ettirilen borcu ödediğini ayrıca askerlik borçlanması yaparak prim gün sayısını 5000 güne tamamlayınca kendisine 01.11.2008 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlandığını ancak 18.04.2013 tarihli Kurum işlemi ile borçlanarak bedelini ödediği yurt dışı hizmetlerinin sahte olduğundan bahisle yaşlılık aylığının iptal edildiğini, bu işleme yönelik itirazının Kurumun 23.12.2013 tarihli yazısı ile reddedildiğini, ayrıca yapılan aylık ödemeleri ile sağlık harcamalarının borç çıkarıldığını, müvekkilinin yurt dışı hizmetlerinin gerçek olduğunu, kaldı ki bu hizmetleri dikkate alınmasa bile yine Libya’da geçen 1979-1985 yılları arasındaki hizmetlerinin yaşlılık aylığı bağlanması için yeterli olduğunu ileri sürerek davalı Kurumun 18.04.2013 ve 23.12.2013 tarihli işlemlerinin iptaline, borçlu olmadığının tespitine, haksız olarak kesilen yaşlılık aylıklarının yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiş; karşı davanın ise reddi gerektiğini savunmuştur.

Davalı Cevabı:

5. Davalı-karşı davacı ... vekili cevap dilekçesinde; 12.08.2012 tarihli müfettiş raporunda aralarında davacının da bulunduğu bir çok sigortalının Libya’daki hizmet kayıtlarının sahte olduğunun tespit edildiğini, söz konusu olayla ilgili olarak ... Ağır Ceza Mahkemesinin 2012/168 Esas sayısı ile açılan kamu davası bulunduğunu, bu nedenle davacı hakkında tesis edilen Kurum işlemlerinin yerinde olduğunu belirterek davanın reddini savunmuş; karşı dava olarak da fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 58.262,23TL asıl alacak, 16.078,29TL gecikme zammı olmak üzere (21.02.2014 tarihine kadar) toplam 74.340,52TL’nin yasal faizi ile birlikte davacı-karşı davalıdan tahsilini talep etmiştir.

İlk Derece Mahkemesinin Kararı:

6. ... İş Mahkemesinin 30.05.2017 tarihli ve 2016/38 E., 2017/306 K. sayılı kararı ile; teftiş raporunda davacının 01.01.1986-02.01.1993 (02.11.1993) tarihleri arasında dava dışı işveren ... Cons unvanlı firma nezdindeki çalışmasının gerçek olmadığı ve ... Büyükelçiliği Çalışma ve Sosyal Güvenlik Müşavirliğince düzenlenen belgenin gerçeği yansıtmadığı yönünde tespit yapıldığı, ayrıca Emniyet Müdürlüğünce davacının 1992 yılından sonra yurt dışı giriş-çıkış kayıtlarının bulunmadığının belirtildiği ancak Mahkemece ... Büyükelçiliği Çalışma ve Sosyal Güvenlik Müşavirliğince düzenlenen belgenin gerçekliği konusunda yapılan araştırmaya verilen cevapta davacının 24.06.1979-06.08.1981 tarihleri arasında ... isimli Libya merkezli işveren nezdinde, 11.08.1981-30.10.1985 tarihleri arasında ... isimli yine Libya merkezli işveren nezdinde ve 01.01.986-02.11.1993 tarihleri arasında ...-Tek Ser unvanlı Türk şirketi nezdinde Libya’da çalışma kaydı bulunduğunun bildirildiği, ... Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın iddianamesinde davacının 1986-1993 yılları arasındaki hizmetlerine ilişkin belgenin gerçeği yansıtmadığı yönünde bir iddia bulunmadığı, bu nedenle davacının 1986-1993 yılları arasındaki çalışmasının varlığı konusundaki ... Büyükelçiliği Çalışma ve Sosyal Güvenlik Müşavirliğince düzenlenen belgenin sahte olmadığı sonucuna varıldığı, ayrıca 1979-1985 yılları arasındaki çalışma süresi ile Kurumun talep dışı borçlanma yaptırmasının da dikkate alınması gerektiği gerekçesiyle asıl davanın kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi Kararı:

7. ... İş Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına süresi içinde davalı-karşı davacı Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.

8. ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesinin 05.07.2018 tarihli ve 2018/1996 E., 2018/1662 K. sayılı kararı ile; ilk derece mahkemesi kararında usul ve esas yönünden kanuna aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Özel Daire Bozma Kararı:

9. ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesinin yukarıda belirtilen kararı süresi içinde davalı-karşı davacı Kurum vekili tarafından temyiz edilmiştir.

10. Yargıtay (Kapatılan) 21. Hukuk Dairesinin 14.10.2019 tarihli ve 2018/5137 E., 2019/6104 K. sayılı kararı ile; "...F) Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe;

Dava, kurum işleminin iptali, borçlu olmadığının ve sigortalılığın geçerli olduğunun tespiti ile yaşlılık aylığı bağlanması istemine yöneliktir.

Dosyadaki kayıt ve belgelerden;... Ağır Ceza Mahkemesi 2012/168E. Numaralı dosyanın sunulmuş davacıya ait pasaport fotokobileri sunulduğu, Emniyet Müdürlüğüne yazı cevabında davacının 1992 yılından sonra yurt dışı giriş-çıkış kayıtlarının bulunmadığı, ... Büyükelçiliği Çalışma ve Sosyal Güvenlik Müşavirliğince düzenlen belgenin gerçekliği konusunda yapılan araştırmaya verilen cevapta davacının 24.6.1979-6.8.1981 tarihleri arasında ... isimli Libya merkezli işveren nezdinde, 11.8.1981-30.10.1985 tarihleri arasında ... isimli Libya merkezli işveren nezdinde, 1.1.986-2.11.1993 tarihleri arasında ...-Tek Ser isimli Türk şirketi nezdinde yine Libya da çalışma kaydının bulunduğu,Kurum denetmen raporu bulunduğu anlaşılmaktadır.

Somut olayda, davacının yurda giriş-çıkışları ve bu tarihler arasında yurt dışında olup olmadığı ortaya konulmadan, Libya çalışma belgesi celp edilerek tercümesi yaptırmadan, davacının ücretinin nasıl aldığına ilişkin araştırma yapmadan eksik inceleme ve araştırma neticesi yazılı şekilde kurulan hüküm hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

Yapılacak iş, öncelikle davacıya ücretini nasıl aldığını açıklatmak, banka aracılığıyla Türkiye' ye para gönderip göndermediğini sorularak davacıya ait ilgili banka kayıtlarını istemek, davacıya ait tahsis dosyasını getirtmek, Emniyet arşiv araştırması yaptırmak suretiyle davacının borçlanmak istediği süredeki yurda giriş ve çıkış tarihlerini netleştirmek, davacının Libya çalışma belgesi celp edilerek tercümesi yaptırmak ayrıca Dışişleri Bakanlığından veya mümkünse ... Büyükelçiliğinden davacıya ait yurt dışı hizmet belgesine dayanak olan bilgi ve belgeler istemekten ibarettir.

O halde, davalı Kurum vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile yeniden hüküm kurulması gerekirken, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının yukarıda yazılı sebepten dolayı ORTADAN KALDIRILMASI, ilk derece Mahkemesi kararının BOZULMASI gerekmiştir..." gerekçesiyle karar bozulmuştur.

Direnme Kararı:

11. ... İş Mahkemesinin 22.06.2020 tarihli ve 2019/417 E., 2020/118 K. sayılı kararı ile; önceki gerekçeye ilaveten borçlanılan çalışma süresi sahte olsa bile borçlandırma yaptırılmayan ve sahte olduğu da iddia edilmeyen çalışma süresinin davacı-karşı davalıya aynı hakkı sağlar nitelikte olduğu, dolayısıyla ortada böyle bir imkan varken Kurumun re’sen borçlandırma yaptırdığı süreyi iptal etmesi ve borç çıkartmasının doğru olmadığı, ortada resmî bir kurum olan büyükelçiliğin aksi ispat edilmeyen çalışma belgesinin varlığı karşısında bozma kararında belirtilen araştırmaların yapılmasına gerek olmadığı belirtilerek direnme kararı verilmiştir.

Direnme Kararını Temyiz:

12. Direnme kararı süresi içinde davalı-karşı davacı Kurum vekili tarafından temyiz edilmiştir.

II. UYUŞMAZLIK

13. Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; ... Büyükelçiliği Çalışma ve Sosyal Güvenlik Müşavirliğince düzenlenen çalışma belgesi dikkate alındığında 01.01.1986-02.11.1993 tarihleri arasında Libya’da ...-Teks unvanlı şirkette geçen ve davacı tarafından borçlanılan sürenin sahte olduğunun kabul edilip edilemeyeceği; buradan varılacak sonuca göre bozma kararında belirtildiği şekilde araştırma ve inceleme yapılmasının gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır.

III. GEREKÇE

14. Öncelikle konuyla ilgili kavramlar ve yasal düzenlemeler üzerinde kısaca durulmasında fayda bulunmaktadır.

15. Sahte sigortalılığa dayanan davalar, özü itibariyle sahte olduğu ileri sürülerek iptal edilen çalışmanın gerçek olduğu istemini içerdiğinden esasında hizmet tespiti içerikli dava türlerindendir. Ancak gerek 01.10.2008 tarihinden önceki dönemde yürürlükte bulunan mülga 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nda gerekse hâlen yürürlükte bulunan 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nda bu tür davaların kanıtlanması yönünde özel bir yöntem öngörülmemiştir.

16. Ancak bu tür davaların kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtayın yerleşmiş içtihatları ile benimsendiğinden hâkimin özel bir duyarlılık göstererek delilleri kendiliğinden toplaması ve sonucuna göre karar vermesi gerekir. Kendiliğinden araştırma ilkesinin uygulandığı bu davalarda ispat yükü, bir tarafa yüklenemez. Mahkemece re'sen araştırma ve inceleme yapılarak hizmet akdinin ve eylemli çalışmanın varlığı ortaya konulmalıdır.

17. Öte yandan 3201 sayılı Yurt Dışında Bulunan Türk Vatandaşlarının Yurt Dışında Geçen Sürelerinin Sosyal Güvenlikleri Bakımından Değerlendirilmesi Hakkında Kanun (3201 sayılı Kanun) ile yurt dışında çalışan Türk vatandaşlarına yurt dışında çalıştıkları süreleri borçlanma ve buna bağlı olarak yaşlılık sigortasından yararlanma hakkı verilmiş ve bu kişilerin yurt dışındaki ülke sosyal güvenlik kuruluşları kapsamında sosyal güvenliklerine gerek kalmaksızın Türkiye'de sosyal güvenceye kavuşmalarına imkân tanınmıştır.

18. Hizmet borçlanması, sosyal güvenlik hakkı elde edilmesinde istisnai bir yöntem olarak; primi ödenmediği için hizmet süresinden sayılmayan bazı sürelerin primlerinin borçlanılıp ödenmesi koşuluyla yaşlılık aylığına esas sigortalılık süresi ve prim gün sayısından sayılmasını sağlayan bir yapıyı ifade etmektedir.

19. Somut olayda davacı-karşı davalının (davacı) 24.06.1979-06.08.1981 ve 11.08.1981-30.08.1985 tarihleri arasında Libya'da geçen hizmet sürelerini borçlanma talebinde bulunması ve yurtdışı çalışmalarını gösterir ... Büyükelçiliği Çalışma ve Sosyal Güvenlik Müşavirliğince düzenlenmiş 24.01.2007 tarihli çalışma belgesini sunması üzerine Kurumca çalışma belgesinde belirtilen 01.01.1986-02.11.1993 tarihleri arasında ...-Tekser unvanlı Türk şirketinde geçen hizmetleri için 2822 gün üzerinden tahakkuk ettirilen borcu 14.04.2008 tarihinde ödediği ayrıca askerlik borçlanması da yaparak prim gün sayısını 5.000 güne tamamlayan davacıya 01.11.2008 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlandığı, Rehberlik ve Teftiş Başkanlığının 31.01.2011 tarihli yazısında Libya'da iş üstlenen Türk müteahhitlerin yanlarında çalıştırdıkları Türk işçilerin sosyal güvenlik işlemlerinin ... Sosyal Güvenlik Merkezi tarafından yapıldığı, prim hizmet belgelerine dahil edilmeyen daimi Türk işçilerinin ... Büyükelçiliği Çalışma ve Sosyal Güvenlik Müşavirliğinden temin ettikleri hizmet belgelerini müdürlüğe ibraz ederek hizmet ihya işlemi yaptırdıkları ancak son zamanlarda ibraz edilen bu belgelerin sahteliğinden şüphelenilip ateşelik ile yapılan yazışma sonucunda 3 adet yurt dışı hizmet belgesinin sahte olduğunun anlaşıldığı, 3 adedinin de sahte olduğundan şüphelenildiği belirtilerek konunun araştırılmasının talep edilmesi nedeniyle Kurum müfettişi Turgay Köse tarafından başlatılan soruşturmanın devamı sırasında mühür ve resmî evrakta sahtecilik ile kamu kurumu aleyhine dolandırılıcılık suçundan ilk etapta 44 kişi hakkında ... Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulduğu, savcılık tarafından bu kişiler aleyhine kamu davası açıldığı, davanın ... Ağır Ceza Mahkemesinin 2012/168 Esas sayılı dosyası üzerinden yürütüldüğü, bu arada Kurum müfettişi tarafından sürdürülen soruşturma kapsamında bilgisine başvurulan davacının 16.08.2011 tarihli ifadesinde 24.06.1979-02.11.1993 tarihleri arasında Libya'da Libyalı şirket ve şahısların yanında inşaat işlerinde çalıştığını, 01.01.1986-02.11.1993 tarihleri arasında ...-Tekser şirketinde çalışmadığını, bu şirketten herhangi bir ücret almadığını ancak Libya'da kalması için gerekli olan oturma iznini bu şirket adına aldığını, ... Büyükelçiliğine ekine pasaport fotokopilerini koyduğu bir dilekçe göndererek hizmet belgesi aldığını beyan ettiği, soruşturma sonucunda düzenlenen 12.08.2012 tarihli ve 104644/SOR/01 sayılı müfettişi raporunda aralarında davacının da bulunduğu çok sayıda sigortalı hakkında düzenlenen çalışma belgelerinin sahte olduğu belirtilerek hem sigortalı veya hak sahipleri hem de belgeyi düzenleyenler yönünden suç duyurusunda bulunulduğu, 18.04.2013 tarihli Kurum işlemi ile 1986-1993 yılları arasındaki hizmetlerinin sahte olduğundan bahisle yaşlılık aylığı kesilen davacının ... Büyükelçiliğinden aldığı aynı içerikli 09.04.2013 tarihli ve 3201-506/462 sayılı çalışma belgesini ibraz ederek Kurum nezdinde yaptığı itirazın 23.12.2013 tarihli işlem ile reddedilerek yapılan aylık ödemeleri ve sağlık harcamalarından oluşan borcu ödemesi gerektiğinin bildirildiği, bunun üzerine eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.

20. İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sırasında yazılan müzekkereye cevaben gönderilen ... Büyükelçiliği Çalışma ve Sosyal Güvenlik Müşavirliğinin 15.05.2014 tarihli üst yazısında daha evvel düzenlenmiş olan 24.01.2007 tarihli belgede hasıl olan tereddüdün ortadan kalkması için adı geçen vatandaşın 20.02.2013 tarihli dilekçesi ekinde Müşavirliğe tevsik ettiği TR-D: ... ve TR-D:... numaralı pasaportlarının incelenmesi sonucunda çalışma ve ikamet vizelerinin teyidinin sağlanmasını müteakiben 09.04.2013 tarihli ve 3201-... sayılı yeni bir yurtdışı hizmet belgesi tanzim edilerek adresine gönderildiği, bu belgenin mahkemede esas teşkil edebilmesini teminen yeniden onaylanarak sunulduğunun bildirildiği, ekteki çalışma belgesinin 09.04.2013 tarihli ve 3201-... sayılı olup içeriğinde davacının 24.06.1979-06.08.1981 tarihleri arasında .../Libyalı; 11.08.1981-30.10.1985 tarihleri arasında .../Libyalı ve 01.01.1986- 02.11.1993 tarihleri arasında ...-Tek Ser/Türk şirketi olarak çalışma kaydı bilgisinin bulunduğu, ... Emniyet Müdürlüğünce hudut kapıları projesi kapsamında 1992 yılından itibaren sorgulama yapılabildiğinden bu tarihten itibaren evraktaki kimlik bilgilerine göre yapılan sorgulamada davacı adına giriş-çıkış kaydına rastlanmadığının belirtildiği, davacı vekilinin üzerinde Arapça yazılar bulunan pasaport fotokopileri sunduğu tespit edilmiştir.

21. Şu hâlde yukarıda yapılan açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; İlk Derece Mahkemesince ... Büyükelçiliği Çalışma ve Sosyal Güvenlik Müşavirliğince düzenlenen 09.04.2013 tarihli çalışma belgesinin aksinin ispat edilemediği ve belgenin sahte olduğuna ilişkin iddia da bulunmadığı gerekçesiyle bu belge esas alınarak davanın kabulüne karar verilmiş ise de çalışma belgesi içeriğinden de anlaşılacağı üzere belgenin davacının sunduğu pasaport kayıtlarına istinaden düzenlendiği, Libya sigorta merciine ait belge niteliğine sahip olmadığı ve Libya yaşlılık sigorta rejimine ilişkin bilgileri içermediği ayrıca davacının Kurum müfettişine verdiği ifadede sözü edilen Türk şirketinde çalışmasının bulunmadığını beyan ettiği dikkate alındığında yapılan araştırma ve incelemenin hüküm vermeye yeterli olmadığı açıktır. Bu nedenle bu tür davaların kamu düzenini ilgilendirdiği, re'sen araştırma ilkesine tabi olduğu, özel bir duyarlılık ve titizlikle yürütülmesi gerektiği gözetilerek öncelikle davacıya Libya'daki çalışmaları sırasında ücretini nasıl aldığı ve banka kanalıyla Türkiye'ye para gönderip göndermediği sorularak gerekiyorsa banka kayıtları ve dosya içinde bulunmayan davacıya ait tahsis dosyası getirtilmelidir. Ayrıca davacının Libya'daki çalışmalarını gösterir çalışma belgesi celbedilerek tercümesi yaptırılmalı, Dışişleri Bakanlığından veya mümkünse ... Büyükelçiliğinden davacıya ait yurt dışı hizmet belgesine dayanak olan tüm bilgi ve belgeler temin edilmelidir. Hâl böyle olunca bu hususları kapsayan bozma kararı yerindedir.

22. Ancak bozma kararında belirtilen hususlara ilaveten davacı vekili tarafından fotokopileri ibraz edilen ve üzerinde Arapça yazılar bulunan pasaport belgelerinin aslının sunulması sağlandıktan ve bunların Türkçe tercümesi yaptırıldıktan sonra bu belgeler eklenip ... Büyükelçiliği Çalışma ve Sosyal Güvenlik Müşavirliğince düzenlenen çalışma belgesinde yazılı TR-D: ... ve TR-D:... pasaport numaraları da ayrıca belirtilmek suretiyle davacının borçlanmak istediği süreye ilişkin yurda giriş ve çıkış tarihleri konusunda emniyet arşiv araştırması yaptırılmalıdır.

23. Hâl böyle olunca İlk Derece Mahkemesince yukarıda belirtilen araştırma ve incelemeler sonucu toplanacak deliller ile dosya içinde bulunan deliller birlikte değerlendirilerek dava konusu istek hakkında karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve incelemeye dayanan önceki hükümde direnilmesi usul ve yasaya uygun değildir.

24. O hâlde direnme kararı Özel Daire bozma kararında belirtilenler nedenler yanında yukarıda gösterilen (22. paragraf) ilave sebepten dolayı bozulmalıdır.

IV. SONUÇ :

Açıklanan nedenlerle;

Davalı-karşı davacı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının Özel Daire bozma kararında belirtilen nedenlerle ve yukarıda (22. paragraf) gösterilen ilave sebepten dolayı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371. maddesi gereğince BOZULMASINA,

Dosyanın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 373/1. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesine, karardan bir örneğin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 08.12.2022 tarihinde oy birliği ile ve kesin olarak karar verildi.