"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
1. Taraflar arasındaki “işçilik alacağı” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince taraf vekillerinin istinaf başvurusu nedeniyle ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle verilen davanın kısmen kabulüne ilişkin karar taraf vekillerinin temyizi üzerine Yargıtay 9. Hukuk Dairesince yapılan inceleme sonunda bozulmuş, Bölge Adliye Mahkemesince Özel Daire bozma kararına karşı direnilmiştir.
2. Direnme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
3. Hukuk Genel Kurulunca dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
I. YARGILAMA SÜRECİ
Davacı İstemi:
4. Davacı vekili dava dilekçesinde; Büyükşehir Belediyesi Kanunu’nda yapılan değişiklik ile birlikte müvekkilinin çalıştığı ... Belediyesinin kapatılarak davalı ... Belediyesine devredildiğini, müvekkili gibi pek çok Belediye işçisinin de Belediyeye bağlı olan ...Ltd. Şti. bünyesine alındığını, şirketi temsile münferiden ... Belediyesinin atandığını, şirketin hisselerinin tamamının ... Belediyesine ait olduğunu ve ...Ltd. Şti’nin de taraf olduğu toplu iş sözleşmesinde Belediyenin işveren olarak tanımlandığını, bu nedenle ... Belediyesi ile ...Ltd. Şti’nin işçilik alacaklarından birlikte sorumlu olduğunu, sendika üyesi olan müvekkilinin ücretlerinin son zamanlarda eksik ödendiğini, ayrıca toplu iş sözleşmesinin 47. maddesi gereğince uygulanması gereken ücret artışlarının da ödenmediğini, toplu iş sözleşmesinin 6. bölümünde düzenlenen sosyal yardımların hiçbirisinin yapılmadığını, iş sözleşmesinin gerekçe gösterilmeksizin 22.01.2016 tarihinde feshedildiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatları, yıllık izin ücreti, ücret, sosyal yardım, cezai şart, fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabı:
5. Davalı ... (Belediye) vekili cevap dilekçesinde; 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 67. maddesinde 4857 sayılı İş Kanunu’nun 2. maddesindeki sınırlama olmaksızın asıl işin alt işverene verilebileceğinin düzenlendiğini, Belediye ile ihaleyi alan şirketler arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisinden söz edilemeyeceğini, işçilerin işe devam cetveli ve devamsızlıklarının Belediye tarafından tutulmadığını, iş sözleşmelerinin de müvekkili Belediye tarafından feshedilmediğini, bu maddi ve hukukî olgulara göre davacının Belediye işçisi olmadığını, müvekkili Belediyenin taraf sıfatının bulunmadığını, ... Belediyesi döneminde davalı ...Ltd. Şti. ile yapılan toplu iş sözleşmesi hükümlerinin uygulanması gerektiği ileri sürülmüşse de söz konusu toplu iş sözleşmesinin iptali istemiyle açılan davanın derdest olduğunu ve bu davanın sonucunun beklenmesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
6. Davalı ...Turizm Emlak Gıda Tarım Organizasyon Çiçekcilik İnşaat Malzemeleri İnşaat Matbaacılık Yayıncılık Taşımacılık Yemekcilik Yönetim Danışmanlığı Petrol Fırıncılık Su Mahsulleri Evcil Hayvanlar Temizlik İçecek Mobilya Özel Eğitim İthalat İhracat Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. (...Ltd. Şti.) vekili cevap dilekçesinde; ekonomik nedenler ve sezon sonunun gelmesi sebebiyle davacının ücretsiz izne gönderilmek istendiğini fakat davacının kabul etmemesi üzerine iş sözleşmesinin 22.01.2016 tarihinde haklı nedenle feshedildiğini, davacının toplu iş sözleşmesinden faydalanma talebinin hukukî dayanağının bulunmadığını, zira davacının sendika üyesi olup olmadığı belli olmadığı gibi sendika üyesi olsa dahi müvekkili şirkete sendika üyeliğinin bildirilmediğini, aksi kanaate varılması durumunda toplu iş sözleşmesinin 28.03.2014 tarihinden sonraki dönemde uygulanması gerektiğini, öte yandan davacının tüm alacaklarının ödendiğini, cezai şartın geçersiz olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
İlk Derece Mahkemesi Kararı:
7. ... Asliye Hukuk Mahkemesinin (İş Mahkemesi sıfatıyla) 28.11.2017 tarihli ve 2016/129 E., 2017/415 K. sayılı kararı ile; davalı ...Ltd. Şti. ile Tüm Belediye ve ... Sendikası (... Sendikası) arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinin iptali için ...Ltd. Şti. tarafından açılan davanın reddine karar verildiği, kararın Yargıtay tarafından onanarak kesinleştiği, davalı ...Ltd. Şti’nin sermayesinin tamamının diğer davalı ... Belediyesine ait olduğu, davalı şirket ile Belediye arasında organik bağ bulunduğu ve bu sebeple işçilik alacaklarından müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları, iş sözleşmesi davalı işveren tarafından haksız feshedilen davacının ücretinin düşürülmesine açık bir rızası olmadığı gibi toplu iş sözleşmesinden doğan haklarının da ödenmediği belirtilerek cezai şart isteminin reddine, diğer alacak taleplerinin ise kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararı:
8. ... Asliye Hukuk Mahkemesinin (İş Mahkemesi sıfatıyla) yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekillerince istinaf yoluna başvurulmuştur.
9. ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin 24.01.2019 tarihli ve 2018/714 E., 2019/51 K. sayılı kararı ile; 6360 sayılı Kanun ile tüzel kişiliği kaldırılan ... Belediyesi döneminde imzalanan toplu iş sözleşmesinin geçerli olup olmadığı ve davalıların dava konusu alacaklardan sorumlu tutulup tutulamayacakları konusunda uyuşmazlık bulunduğu, davacının ... Belediyesinde çalışmaya başladıktan sonra bu çalışmasının Belediye şirketi olarak kurulan ve sermayesinin tamamı ... Belediyesine ait olan davalı ...Ltd. Şti’de devam ettiği, 6360 sayılı Kanun ile ... Belediyesinin tüzel kişiliği kaldırılarak ... Belediyesinin davalı ... Belediyesine katıldığı, davalı ... Belediyesinin 6360 sayılı Kanun gereği katılınılan Belediye ve 4857 sayılı İş Kanunu’nun 2. maddesi uyarınca asıl işveren, davalı ...Ltd. Şti’nin ise alt işveren sıfatıyla dava konusu alacaklardan sorumlu olduğu, ilk derece mahkemesince davacının üyesi bulunduğu sendika ile davalı ...Ltd. Şti. arasında bağıtlanan toplu iş sözleşmesi hükümleri doğrultusunda davacının ücreti tespit edilerek alacakların toplu iş sözleşmesindeki düzenlemelere göre hüküm altına alındığı görülmüş ise de, davacının üyesi bulunduğu ... Sendikası ile davalı ...Ltd. Şti. arasında 28.03.2014 tarihinde toplu iş sözleşmesinin imzalandığı ve imzadan iki gün sonra ... Belediyesinin 6360 sayılı Kanun gereği tüzel kişiliği kaldırılarak davalı ... Belediyesine devredildiği, 6360 sayılı Kanun’un Geçici 1. maddesinin 2. fıkrasında tüzel kişilikleri kaldırılan belediyelerin iş ve toplu iş sözleşmesi yapmaları hâlinde bunların katılacakları ilçe belediyesinin onayına bağlı olacağı, katılınılacak belediye tarafından onaylanmadığı takdirde geçerlilik kazanamayacağı ve hüküm doğurmayacağının ifade edildiği, 6360 sayılı Kanun’un Geçici 1. maddesinin 2. fıkrası dikkate alındığında ve davalı ... Belediyesi tarafından toplu iş sözleşmesinin yazılı olarak onaylanmamış olması karşısında toplu iş sözleşmesi hükümlerinin uygulanamayacağı ve davalı ...Ltd. Şti. vekilinin istinafının bu yönüyle yerinde olduğu, davacının yaptığı işin niteliği, çalışma süresi, yerleşik Yargıtay uygulaması dikkate alındığında ilk derece mahkemesi tarafından uygulanan %50 karineye dayalı indirim oranının yüksek olduğu, bu yönüyle davacı istinafının yerinde olduğu, davalı ... vekili tarafından verilen istinaf dilekçesinin ise soyut ve genel ifadeler içerdiği, davanın işe iade davası olarak nitelendirildiği gerekçesiyle davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davacı ile davalı ...Ltd. Şti. vekillerinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Özel Daire Bozma Kararı:
10. ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.
11. Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 25.01.2021 tarihli ve 2019/4491 E., 2021/2107 K. sayılı kararı ile; “…1-Davalı şirket ünvanının karar başlığında eksik yazılması mahallinde düzeltilebilir maddi hata niteliğinde kabul edilmiştir.
2-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
3-6360 Sayılı Yasa ile tüzel kişiliği kaldırılan ... Belediyesi döneminde imzalanan TİS'in geçerli olup olmadığı taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Davacı ... Belediyesi'nde işçi olarak çalışırken bu çalışması belediye şirketi olarak kurulan (sermayesinin tamamı ... Belediyesi'ne ait) davalı ...Şirketi'nde devam etmiş, davacının üyesi bulunduğu ( üyelik tarihi 24.01.2014 ) ... Sendikası ile davalı şirket arasında 28.03.2014 tarihinde Toplu İş Sözleşmesi imzalanmış ve TİS'in imzalanmasından iki gün sonra ... Belediyesinin 6360 Sayılı Yasa gereği tüzel kişiliği kaldırılarak ... Belediyesi davalı ... Belediyesine bağlanmıştır.
İlk Derece Mahkemesince davacının üyesi bulunduğu sendika ile davalı ...şirketi arasında bağıtlanan Toplu İş Sözleşmesi hükümleri doğrultusunda davacının ücreti tespit edilerek alacaklar TİS'deki düzenlemelere göre hüküm altına alınmış, Bölge Adliye Mahkemesince davalı şirketin istinaf başvurusu yönünden "...tüzel kişiliği 30/03/2014 tarihinde kaldırılan ... Belediyesine ait davalı ...şirketi tarafından 28/03/2014 tarihinde imzalanan TİS'in katılınan ... Belediyesinin onayı bulunmadığı için 6360 Sayılı Yasanın geçici 1. maddesinin 2. fıkrası gereğince hüküm doğurmayacağı, ... Asliye Hukuk (İş) Mahkemesinin 2014/481 Esas, 2014/922 Karar sayılı davacısı ...şirketi, davalısı ... Sendikası olan iptal davasında verilen kararın, anılan dosyada taraf olmayan eldeki davanın davalısı ... Belediyesi yönünden kesin hüküm teşkil etmeyeceği gibi 6360 Sayılı Yasanın geçici 1. maddesinin 2. fıkrasındaki düzenlemenin değerlendirme koşullarını da ortadan kaldırmayacağı..." gerekçesiyle somut uyuşmazlıkta TİS hükümlerinin uygulanma yeri bulunmadığı kabul edilerek davacının TİS siz ücreti üzerinden dava konusu alacaklar hesaplanıp hüküm altına alınmıştır.
Davalı ... Ltd. Şti. ile Tüm Belediye ve ... İşçileri Sendikası arasında 28.03.2014 tarihinde imzalanan toplu iş sözleşmesinin iptali için 23.06.2014 tarihinde ... Ltd. Şti. tarafından dava açıldığı, ... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin (İş Mahkemesi Sıfatıyla) 27.11.2014 tarih, 2014/481 esas - 2014/922 karar sayılı kararı ile davanın reddine karar verildiği, davanın reddi kararının Yargıtay 7. Hukuk Dairesi'nin 12.10.2015 tarih, 2015/35015 esas - 2015/18809 karar sayılı kararı ile onanarak kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Somut uyuşmazlıkta, işçinin aldığı ücret miktarının düşürülmesi, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 22 nci maddesi anlamında iş sözleşmesinin içeriğinin işçi aleyhine değiştirilmesi anlamına gelmektedir. Bu tür bir değişiklik ancak işçinin yazılı onayı ile yapılabilir. İşçinin açıkça onay vermediği esaslı değişiklikler işçiyi bağlamaz. Ücret indirimine dair esaslı değişikliğin işçi tarafından açıkça kabul edilmemesine rağmen ödeme döneminde daha az ücret ödenmesi, hatta bu ödemeye dair ücret bordrosunun işçi tarafından imzalanması durumunda dahi işçinin fark ücret isteme hakkı devam eder. Bu kapsamda davacının bu değişikliği yazılı onayı ile kabul ettiği ispatlanamadığından davacının Toplu İş Sözleşmesinde belirlenen ücretlerinin esas alınması yerine, Toplu İş Sözleşmesi geçersiz sayılarak sonuca gidilmesi hatalıdır.
3-Davacının fazla mesai yapıp yapmadığı ve hafta tatili günlerinde çalışıp çalışmadığı hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Davacı işçi çalıştığı ... Parkın sabah erken saatlerden gece 03.00'e kadar açık olduğunu, özellikle yaz aylarında fazla mesai yaptığını ve haftanın 7 günü çalıştırıldığını ileri sürerek alacak talebinde bulunmuştur.
Söz konusu alacağın varlığını ispat yükü davacıda olup, davacı delil olarak tanık beyanlarına dayanmıştır.
Davacı tanıkları davacının yaz döneminde 08.00 - 02/03.00, kış dönemi 12.00 - 01/02.00 arası, kış aylarında ayda bir iki kere hafta tatili kullanarak, yaz aylarında haftanın 7 günü çalıştığını beyan etmişler, davalı tanığı servis olduğu için ulaşımın servisle sağlandığını, servis saatlerinin 08:00 - 16:00 , 16:00-00:00 olarak bildiğini, ... restorantta 2 vardiya şeklinde çalışıldığını bildiğini, normal çalışma süresinin 8 saat olduğunu, davacının çalıştığı ... itibariyle yüksek ihtimal fazla mesai de yaptığını ancak ne kadar süre fazla mesai yaptığını bilmediğini söylemiştir.
Davacının yaz dönemi haftada 7 gün 08.00-02.00 arası 2 saat ara dinlenmesi ile hafta tatiline denk gelen 7,5 saatin dışlanmasıyla haftada 59,5 saat, kış dönemi haftada 7 gün 12.00-02.00 arası 2 saat ara dinlenmesi ile hafta tatiline denk gelen 7,5 saatin dışlanmasıyla haftada 31,5 saat ve neticede haftada (59,5 + 31,5) / 4 =45,5 saat fazla çalışması bulunduğu tespit edilerek alacak hesaplanmış, diğer yandan davacının yıl bazında ayda 3 hafta tatili gününde çalıştığı kabul edilerek hafta tatili ücreti istemi de kabul edilmiştir.
İşçinin çalışma olgusunun tespitinde işyerinde veya komşu işyerinde çalışanların tanıklığı önemli olduğu gibi tanık olarak dinlenecek kişinin tanıklığına güveni etkileyebilecek bir durumun olup olmadığı da araştırılmalıdır.
Diğer taraftan 6100 Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun tanıkla ilgili hükümleri incelendiğinde, 240/1 maddesinde “Davada taraf olmayan kişiler tanık olarak gösterilebilir”, 250. maddesinde “Tanığın davada yararı bulunmak gibi tanıklığının doğruluğu konusunda kuşkuyu gerektiren sebepler varsa, bunu iki taraftan biri iddia ve ispat edebilir” ve 254. maddesinde ise “Dinleme sırasında öncelikle tanıktan adı, soyadı, doğum tarihi, mesleği, adresi, taraflarla akrabalığının veya başka bir yakınlığının bulunup bulunmadığı, tanıklığına duyulacak güveni etkileyebilecek bir durumu olup olmadığı sorulur” kurallarına yer verilmiştir.
Dairemizin istikrarlı uygulaması gereği, davalı aleyhine dava açanlar tanık olarak dinlenmiş ise bu işçilerin tanıklıklarına ihtiyatlı yaklaşılması gerekir. Bu beyanlar diğer yan delillerle birlikte değerlendirilerek sonuca gidilmelidir.
Somut uyuşmazlıkta; davacı tanıklarının kendi beyanlarından davalıya karşı dava açtıkları anlaşılmaktadır. Tanıkların konumu, tanıklıklarına duyulacak güveni etkileyecek durumdadır. Bu nedenle tanıklıklarına itibar edilemez. Davacı fazla çalışma yaptığını ve hafta tatili günlerinde çalıştığını somut delillerle kanıtlayamadığından bu taleplerin reddi gerekirken kabulü hatalıdır…” gerekçesi ile karar bozulmuştur.
Direnme Kararı:
12. ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin 10.06.2021 tarihli ve 2021/760 E., 2021/1380 K. sayılı kararı ile; fazla çalışma ve hafta tatili ücreti alacaklarının reddi gerektiği yönündeki bozma sebebine oybirliği ile uyulmasına karar verildikten sonra, dava dışı ... Belediyesinin 6360 sayılı Kanun gereği 30.03.2014 tarihinde kapatılacağının belli olduğu, %100 sermayesi kapatılan ... Belediyesine ait olan ...Ltd. Şti’nin, ... Belediyesinin Kanun gereği kapatılmasından iki gün önce 28.03.2014 tarihinde toplu iş sözleşmesi imzaladığı ve 6360 sayılı Kanun ile birlikte ... Belediyesine devredildiği, davacının bu toplu iş sözleşmesi hükümlerinden yararlanabilmesi için 6360 sayılı Kanun’un Geçici 1. maddesinin 2. fıkrası gereği katılınılacak ... Belediyesinin onayının alınmasının zorunlu olduğu, 28.03.2014 tarihinde ...Ltd. Şti. tarafından imzalanan toplu iş sözleşmesi hükümleri incelendiğinde sözleşmenin 30.03.2014 tarihinde kapatılacak ... Belediyesi adına imzalandığının anlaşıldığı, toplu iş sözleşmesinde sözleşmenin taraflarını ve tanımları düzenleyen 1. maddesinde ... Belediye Başkanlığının “işveren” olarak tanımlandığı, sözleşmenin güvencesini düzenleyen 6. maddesinin (e) fıkrasında da kapatılacak ... Belediyesinin ortağı olduğu şirketlerin kapatılması, devredilmesi, satılması ya da her ne şekilde olursa olsun tasfiye edilmesi hâlinde işyerlerinde çalışan işçilerin Belediye işçisi olarak kabul edileceğinin düzenlendiği, %100 sermayesi kapatılacak ... Belediyesine ait olan ve ... Belediyesinin kapatılmasıyla beraber 6360 sayılı Kanun gereği katılınılacak ... Belediyesine devredilen, toplu iş sözleşmesini kapatılan ... Belediyesi adına imzaladığı toplu iş sözleşmesinin 1. ve 6. maddeleri ile sabit olan ...Ltd. Şti’nin imzaladığı toplu iş sözleşmesinin 6360 sayılı Kanun’un Geçici 1. maddesinin 2. fıkrası gereği katılınılacak davalı ... Belediyesi onayı olmadığı için geçersiz olduğunun kabulünün gerektiği gerekçesiyle bu bozma sebebi yönünden oy çokluğuyla direnilmesine karar verilmiştir.
Direnme Kararının Temyizi:
13. Direnme kararı süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
II. UYUŞMAZLIK
14. Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; davacının ... Belediyesinde davalı ...Ltd. Şti. işçisi olarak çalışırken üyesi olduğu ... Sendikası ile ...Ltd. Şti. arasında 28.03.2014 tarihinde 28.03.2014-27.03.2017 yürürlük süreli toplu iş sözleşmesi imzalandıktan sonra 6360 sayılı Kanun gereği ... Belediyesinin ... Belediyesine katıldığı ve davacının da ... Belediyesinde aynı şirket elemanı olarak çalışmaya devam ettiği somut olayda, toplu iş sözleşmesi hükümlerinin ... Belediyesinin katıldığı ... Belediyesinde uygulanmaya devam etmesi için 6360 sayılı Kanun’un Geçici 1. maddesinin 2. fıkrası gereği davalı ... Belediyesinin onay vermesinin gerekip gerekmediği, buradan varılacak sonuca göre davaya konu işçilik alacaklarının toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre belirlenmesinin mümkün olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
III. GEREKÇE
I. Direnme Kararının Temyizi Yönünden:
15. Direnmeye konu uyuşmazlığın niteliği dikkate alınarak öncelikle konuya ilişkin kavram ve yasal düzenlemeler üzerinde kısaca durulmasında fayda bulunmaktadır.
16. Toplu iş sözleşmesi işçi kuruluşları ile işveren kuruluşları veya işveren arasında iş (hizmet) sözleşmesine uygulanabilecek çalışma şartlarını belirleyen ya da düzenleyen sözleşmedir. Toplu iş sözleşmesi işçilerle işverenler arasındaki iş ilişkisini değil, sadece bir veya birçok işyerinde, bir işletmede ya da işkolunda uygulanabilecek çalışma/çalıştırma şartlarını düzenlemektedir. Öte yandan toplu iş sözleşmesi onu bağıtlayanlar arasında hukukî ilişkiler doğurmaktadır (Narmanlıoğlu, Ünal: İş Hukuku II Toplu İş İlişkileri, Yeni Mevzuata Göre Yazılmış 2. Baskı, İstanbul 2013, s.292).
17. Nitekim 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun (6356 sayılı Kanun) 2. maddesinin 1. fıkrasının (h) bendindeki tanıma göre toplu iş sözleşmesi, iş sözleşmesinin yapılması, içeriği ve sona ermesine ilişkin hususları düzenlemek üzere işçi sendikası ile işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işveren arasında yapılan sözleşmeyi ifade etmektedir.
18. 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun 33. maddesinin 1. ve 2. fıkralarında, 2. maddedeki tanıma uygun düzenlemelere yer verilmiş ve toplu iş sözleşmesinin, iş sözleşmesinin yapılması, içeriği ve sona ermesine ilişkin hükümleri içereceği ayrıca tarafların karşılıklı hak ve borçları ile sözleşmenin uygulanması, denetimi ve uyuşmazlıkların çözümü için başvurulacak yollara ilişkin düzenlemelere yer verebileceği belirtilmiştir.
19. Bu durumda toplu iş sözleşmesi hem sözleşmeye taraf olanlar arasında söz konusu olabilecek hükümleri hem de genel nitelikli çalışma ve çalıştırma şartlarını düzenleyen, böylece tarafların üyelerine yani üçüncü kişilere uygulanabilecek normatif hükümleri de ihtiva eden bir sözleşmedir (Narmanlıoğlu, s.292).
20. 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun “Toplu iş sözleşmesinden yararlanma” başlığını taşıyan 39. maddesine göre;
“(1) Toplu iş sözleşmesinden taraf işçi sendikasının üyeleri yararlanır.
(2) Toplu iş sözleşmesinden, sözleşmenin imzalanması tarihinde taraf sendikaya üye olanlar yürürlük tarihinden, imza tarihinden sonra üye olanlar ise üyeliklerinin taraf işçi sendikasınca işverene bildirildiği tarihten itibaren yararlanır.
(3) Toplu iş sözleşmesinin imza tarihi ile yürürlük tarihi arasında iş sözleşmesi sona eren üyeler de, iş sözleşmelerinin sona erdiği tarihe kadar toplu iş sözleşmesinden yararlanır.
(4) Toplu iş sözleşmesinin imzası sırasında taraf işçi sendikasına üye olmayanlar, sonradan işyerine girip de üye olmayanlar veya imza tarihinde taraf işçi sendikasına üye olup da ayrılanlar veya çıkarılanların toplu iş sözleşmesinden yararlanabilmeleri, toplu iş sözleşmesinin tarafı olan işçi sendikasına dayanışma aidatı ödemelerine bağlıdır. Bunun için işçi sendikasının onayı aranmaz. Dayanışma aidatı ödemek suretiyle toplu iş sözleşmesinden yararlanma, talep tarihinden geçerlidir. İmza tarihinden önceki talepler imza tarihi itibarıyla hüküm doğurur.
(5) Dayanışma aidatının miktarı, üyelik aidatından fazla olmamak kaydıyla sendika tüzüğünde belirlenir.
(6) Faaliyeti durdurulmuş sendikalara dayanışma aidatı ödenmez.
(7) Bu Kanun anlamında işveren vekilleri ile toplu iş sözleşmesi görüşmelerine işvereni temsilen katılanlar, toplu iş sözleşmesinden yararlanamaz.
(8) Grev sonunda yapılan toplu iş sözleşmesinden, 65 inci maddeye göre zorunlu olarak çalışanlar dışında işyerinde çalışmış olanlar aksine hüküm bulunmadıkça yararlanamaz.” düzenlemesine yer verilmiş iken, (4) numaralı fıkranın “İmza tarihinden önceki talepler imza tarihi itibarıyla hüküm doğurur.” şeklindeki dördüncü cümlesi Anayasa Mahkemesinin 30.12.2020 tarihli ve 2020/57 E., 2020/83 K. sayılı kararı ile iptal edilmiştir.
21. Toplu iş sözleşmesinin kapsamına giren işyerlerinde iş sözleşmesi ile çalışanlardan toplu iş sözleşmesinin tarafı sendikaya üye olanlar hiçbir işleme gerek olmaksızın Kanun gereği toplu iş sözleşmesinin normatif hükümleri ile bağlanırlar ve ondan yararlanırlar. Toplu iş sözleşmesi ile bağlılık ve yararlanma işçilik ve üyelik sıfatlarının bir arada devam ettiği sürece mümkün olup, taraf işçi sendikasının üyesi olmasına rağmen toplu iş sözleşmesinin kapsadığı bir işyerinde çalışmayan işçiler gibi toplu iş sözleşmesi kapsamına giren bir işyerinde çalışmasına rağmen taraf işçi sendikasının üyesi olmayan işçilerin de toplu iş sözleşmesinden yararlanması mümkün olmayacaktır.
22. Ancak toplu iş sözleşmesinin kapsamına giren işyerinde çalışan ve taraf sendikaya üye olmayan işçi, dayanışma aidatı ödemek sureti ile toplu iş sözleşmesinden yararlanabilecektir.
23. Taraf işçi sendikası üyesi olan işçi toplu iş sözleşmesinin imzalandığı tarihte sendikaya üye ise toplu iş sözleşmesinin yürürlük tarihinden; sonradan üye olmuş ise üyeliğinin işverene bildirildiği tarihten; taraf sendikaya üye değilse dayanışma aidatı ödeyerek toplu iş sözleşmesinden yararlanmak istediğine dair talep tarihinden itibaren toplu iş sözleşmesinden yararlanacaktır.
24. 06.12.2012 tarihli ve 28489 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 6360 sayılı On Üç İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Altı İlçe Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun (6360 sayılı Kanun) başlığında değişiklik yapılmış olup buna göre, 14.03.2013 tarihli ve 6447 sayılı Kanun’un 1. maddesiyle, bu Kanun’un başlığında yer alan “On Üç” ibaresi “On Dört” olarak, “Yirmi Altı” ibaresi “Yirmi Yedi” olarak değiştirilmiştir.
25. 6360 sayılı On Dört İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Yedi İlçe Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un “Büyükşehir belediyesi kurulması ve sınırlarının belirlenmesi” başlıklı 1. maddesinin 2. fıkrası ile ... Büyükşehir Belediyesinin sınırlarının il mülki sınırları olduğu hükmüne yer verilmiş, 1. maddenin 3. fıkrasında ise “Birinci ve ikinci fıkrada sayılan illere bağlı ilçelerin mülki sınırları içerisinde yer alan köy ve belde belediyelerinin tüzel kişiliği kaldırılmış, köyler mahalle olarak, belediyeler ise belde ismiyle tek mahalle olarak bağlı bulundukları ilçenin belediyesine katılmıştır.” düzenlemesi yapılmıştır.
26. 6360 sayılı On Dört İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Yedi İlçe Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un Geçici 1. maddesinin 2. fıkrası uyarınca “1 inci maddeye göre tüzel kişilikleri kaldırılan belediye ve köyler, mevcut personelini, taşınır ve taşınmazlarını, iş makineleri ve diğer taşıtları ile kamu kurum ve kuruluşlarına olan alacak ve borçlarını katılacakları ilçe belediyesine bu Kanunun yayımlandığı tarihten itibaren bir ay içinde bildirir. Bu belediye ve köylerin taşınmazlarının tahsisi ve kiralanması, iş ve toplu iş sözleşmesinin yapılması, yeni nazım ve uygulama imar planının yapılması, imar planı değişikliği ve revizyonu ile her türlü imar uygulaması (inşaat ruhsatı hariç), iş makineleri ve diğer taşıtların satışı ile borçlanmaları katılacakları ilçe belediyesinin onayına bağlıdır. Henüz ilçe belediyesi oluşmamış yerlerde bildirimler il belediyesine yapılır ve onaylar il belediyesince verilir. Bu fıkranın yürürlüğe girdiği tarihten önce ilanı yapılmış memur alımları hariç olmak kaydıyla, yine bu Kanun ile tüzel kişilikleri kaldırılan belediye ve köyler tarafından nakil yoluyla atanacaklar da dâhil olmak üzere hiçbir şekilde yeni personel alımı yapılamaz ve bu belediye ve köyler tarafından aynı tarihten itibaren tüzel kişiliğin sona ereceği tarihi geçecek şekilde veya mevcut hizmet alımlarının kapsamını ve personel sayısını genişletecek şekilde hizmet alımı sözleşmesi düzenlenemez”.
27. 6360 sayılı On Dört İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Yedi İlçe Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 1. maddesinin, aynı Kanun’un “Yürürlük” başlıklı 36. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendine göre ilk mahalli idareler genel seçiminde, 36. maddenin 1. fıkrasının (a) bendi dışında kalan diğer hükümlerin ise yayımı tarihinde yürürlüğe gireceği düzenlenmiştir. Bu düzenlemeye göre 1. maddenin ilk mahalli idareler genel seçim tarihi olan 30.03.2014 tarihinde, Geçici 1. maddenin 2. fıkrasının ise yayımlandığı 06.12.2012 tarihinde yürürlüğe girdiği görülmektedir.
28. Açıklanan bu maddi ve hukukî olgular ışığında somut olay değerlendirildiğinde; davacı vekili müvekkilinin 2007 yılında ... Belediyesinde çalışmaya başladığını, bu çalışmasının hisselerinin tamamı Belediyeye ait olan davalı ... Ltd. Şti. nezdinde devam ettiğini, 6360 sayılı Kanun ile ... Belediyesinin kapatılarak davalı ... Belediyesine devredildiğini ve müvekkilinin Belediye şirketinde çalışmaya devam ettiğini, iş sözleşmesinin 22.01.2016 tarihinde davalı ...Ltd. Şti. tarafından feshedildiğini, müvekkilinin davalı ... Ltd. Şti. ile toplu iş sözleşmesi imzalayan sendikanın üyesi olması nedeniyle işçilik alacaklarının toplu iş sözleşmesi hükümleri dikkate alınarak hesaplanması ve belirlenmesi gerektiğini ileri sürmüştür.
29. 28.03.2014 tarihinde davalı ...Ltd. Şti. ile ... Sendikası arasında 28.03.2014-27.03.2017 yürürlük süreli toplu iş sözleşmesi imzalandığı ve imza tarihinden iki gün sonra ... Belediyesinin 6360 sayılı Kanun gereği kapatılarak davalı ... Belediyesine bağlandığı, davacının da davalı şirkette çalışmasına devam ettiği ve toplu iş sözleşmesinin imza tarihinden önce 24.01.2014 tarihinde sendikaya üye olduğu anlaşılmıştır.
30. ... Asliye Hukuk Mahkemesinin (İş Mahkemesi sıfatıyla) 2014/481 Esas sayılı dosyasında ...Ltd. Şti., ... Sendikası aleyhine 28.03.2014 imza tarihli toplu iş sözleşmesinin iptali istemiyle 23.06.2014 tarihinde dava açmış olup mahkemece davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilinin temyizi üzerine karar Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 12.10.2015 tarihli ve 2015/35015 E., 2015/18809 K. sayılı kararıyla onanmıştır.
31. Bölge Adliye Mahkemesince, 6360 sayılı Kanun’un Geçici 1. maddesinin 2. fıkrasıyla getirilen düzenleme ile tüzel kişilikleri kaldırılan belediyelerin iş ve toplu iş sözleşmesi yapmaları hâlinde bunların katılacakları ilçe belediyesinin onayına bağlı olacağı, katılınılacak belediye tarafından onaylanmadığı takdirde geçerlilik kazanamayacağı ve hüküm doğurmayacağının ifade edildiği, davalı ... Belediyesi tarafından toplu iş sözleşmesinin onaylanmamış olması karşısında 6360 sayılı Kanun’un Geçici 1. maddesinin 2. fıkrası gereğince somut uyuşmazlıkta toplu iş sözleşmesi hükümlerinin uygulanma yeri olmadığı kabul edilmiş ise de, yapılan değerlendirme isabetli değildir.
32. Şöyle ki, davacının davalı alt işveren ...Ltd. Şti. işçisi olduğu ve uyuşmazlık konusu toplu iş sözleşmesinin de davalı ...Ltd. Şti. ile ... Sendikası arasında imzalandığı açık olup, 6360 sayılı Kanun’un Geçici 1. maddesinin 2. fıkrasında “…Bu belediye ve köylerin taşınmazlarının tahsisi ve kiralanması, iş ve toplu iş sözleşmesinin yapılması, yeni nazım ve uygulama imar planının yapılması, imar planı değişikliği ve revizyonu ile her türlü imar uygulaması (inşaat ruhsatı hariç), iş makineleri ve diğer taşıtların satışı ile borçlanmaları katılacakları ilçe belediyesinin onayına bağlıdır.” şeklindeki düzenleme dikkate alındığında, kapatılan bir belediyenin toplu iş sözleşmesi yapması hâlinde katılacağı ilçe belediyesinin onayı olmadan hüküm ifade etmeyeceği anlamını taşıdığı anlaşılmaktadır. Bahsedilen sebeple belediye şirketi olan davalı ...Ltd. Şti. tarafından imzalanan toplu iş sözleşmesinin onaya ihtiyaç duymadığı kabul edilmeli, davaya konu işçilik alacakları toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre değerlendirilmelidir.
33. Hâl böyle olunca direnme kararı yukarıda açıklanan genişletilmiş gerekçe ve nedenlerden dolayı bozulmalıdır.
II. Bölge Adliye Mahkemesince Uyulmak Suretiyle Verilen Karara İlişkin Temyiz Yönünden:
34. Bölge Adliye Mahkemesince, Özel Dairenin bozma kararına kısmen uyulup kısmen direnildiği ve uyulan yönlere ilişkin bozma doğrultusunda işlem yapılarak karar verildiği anlaşılmıştır.
35. Bu durumda bozma kararına uyularak oluşturulan yeni hüküm Özel Dairesince incelenmediğinden yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmelidir.
IV. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
(I) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının yukarıda açıklanan genişletilmiş gerekçe ve nedenlerden dolayı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 371. maddesi gereğince BOZULMASINA,
(II) numaralı bentte açıklanan nedenlerle uyulan kısımlar yönünden davacı vekilinin yeni hükme yönelik olan temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 29.03.2022 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.