"İçtihat Metni"
İtirazname No : 2022/23090
KARARI VEREN
YARGITAY DAİRESİ : 10. Ceza Dairesi
MAHKEMESİ : Ceza Dairesi
SAYISI : 1025-1291
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Uyuşturucu madde ithal etme suçundan sanıkların, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 188/1-4(a), 62, 52/2-4, 53, 54 ve 63. maddeleri uyarınca 30 yıl hapis ve 200.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmalarına, taksitlendirmeye, hak yoksunluklarına, müsadereye ve mahsuba ilişkin Zonguldak 3. Ağır Ceza Mahkemesince verilen 11.03.2021 tarihli ve 134-68 sayılı hükümlerin, Cumhuriyet savcısı ve sanıkların müdafii tarafından istinaf edilmesi üzerine, dosyayı inceleyen Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesince 18.05.2021 tarih ve 1025-1291 sayı ile istinaf başvurularının esastan reddine, bu hükmün de sanıkların müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 10. Ceza Dairesince 28.12.2021 tarih ve 15643-14421 sayı ile temyiz isteminin reddine karar verilmiştir.
II. İTİRAZ SEBEPLERİ
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı 16.03.2022 tarih ve 23090 sayı ile; "...Hükmün gerekçesinde yer verilen, bekçisiz fener gemileri ve küçük balıkçı teknelerinden yararlanmak suretiyle gemiye uyuşturucu yerleştirmek şeklindeki yöntemin, somut olay bakımından özellikle Kolombiya ülkesinde geminin kontrolünden sonra, ancak geminin limandan ayrılışı veya hemen ayrılış sonrası rota üzerinde ya da seyir halinde sanıkların bilgisi dışında geminin ölçüleri ve yapısı da nazara alınarak geminin gövdesine yerleştirilmesinde kullanılabilir bir yöntem olup olamayacağı hususunun konusunda uzman kişilerin görüşlerine başvurularak araştırılması,
Sanık ...'nun üzerinde ele geçirilen tuşlu ... marka cep telefonu üzerinde bulunan 0 5** ******7 numaralı telefon hattına ait getirtilen HTS kaydına göre, söz konusu hat ile olay tarihinde ve öncesinde görüşme yaptığı tespit edilen kişilerin atılı suç kapsamında araştırılması,
Sanıkların üzerinden ele geçirilen cep telefonları üzerinde yapılan inceleme sonucu, 0 5** ******8 ve 0 5** ******2 numaralı ... Denizcilik ve Ticaret A.Ş. adına kayıtlı telefon hatlarıyla 22.08.2020 tarihinde gerçekleştirilen iletişim kayıtlarının bulunması karşısında, söz konusu şirket ile yetkilileri hakkında araştırılma yapılarak, ithalat dışı görüşme yapılıp yapılmadığının belirlenmesi, gerektiği takdirde beyanlarına başvurulması,
Kolluk marifeti ile söz konusu uyuşturucu maddeleri teslim alacak kişiler hakkında herhangi bir istihbari bilgi veya araştırmanın, sanıklar hakkında daha önce uyuşturucu ve uyarıcı madde ticaretine ilişkin uluslararası kayıtlarının olup olmadığının araştırılması ve sonucuna göre her bir sanığın olaydaki konumu irdelenerek karar yerinde tartışılıp tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile yazılı biçimde hüküm kurulmasının hukuka aykırılık oluşturduğu," görüşüyle itiraz yoluna başvurmuştur.
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 308. maddesi uyarınca inceleme yapan Yargıtay 10. Ceza Dairesince 16.05.2022 tarih ve 6650-6244 sayı ve ile itiraz nedenlerinin yerinde görülmediğinden bahisle Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
III. UYUŞMAZLIK KAPSAMI VE KONUSU
İnceleme dışı sanık ... hakkında uyuşturucu madde ithal etme suçundan kurulan beraat hükmü kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleşmiş olup itirazın kapsamına göre inceleme, sanıklar hakkında uyuşturucu madde ithal etme suçundan kurulan mahkûmiyet hükümleriyle sınırlı olarak yapılmıştır.
Özel Daire ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı arasında oluşan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; sanıklar hakkında eksik araştırma ile hüküm kurulup kurulmadığının, buna bağlı olarak sanıklara isnat edilen uyuşturucu madde ithal etme suçunun sabit olup olmadığının belirlenmesine ilişkindir.
IV. OLAY VE OLGULAR
İncelenen dosya kapsamından;
Emniyet Genel Müdürlüğünün 22.08.2020 tarihli yazısına ve 23.08.2020 tarihli olay ve el koyma tutanağına göre; Emniyet Genel Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığınca, 22.08.2020 tarihinde, saat 15.50’de Zonguldak İl Emniyet Müdürlüğüne gönderilen yazıda; uluslararası uyuşturucu madde ticaretinin önlenmesine yönelik yapılan çalışmalar kapsamında, Kolombiya’dan hareket edip Zonguldak ... Limanına gelen, ... adlı kargo gemisinden tekne ya da başkaca yöntemler kullanılmak suretiyle uyuşturucu madde aktarılacağına dair bilgi elde edildiğinin belirtildiği, bunun üzerine Çorlu İlçe Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlar Grup Amirliği görevlilerince konu hakkında yapılan araştırmalar neticesinde, söz konusu geminin Panama Bandıralı, 9****** IMO numaralı ve kömür yüklü olduğunun, kömürün ... Santralinde kullanılacağının, Kolombiya’dan gelen geminin liman açıklarında beklemekte olduğunun tespit edildiği, edinilen bilgi ve yapılan çalışmalar hakkında bilgilendirilen Cumhuriyet savcısının; geminin takip edilmesi ve limana demir atması hâlinde bilgi verilmesi yönündeki talimatı üzerine, görevlilerce ... Limanında tertibat alındığı, ... adlı geminin, 23.08.2020 tarihinde saat 07.00 sıralarında ... Limanına yaklaştığının, saat 09.20 sıralarında 1 numaralı rıhtıma demir attığının, ardından gemi ve liman personelleri tarafından yasal yükün boşaltması için gerekli işlemlere başlandığının görülmesi üzerine Cumhuriyet savcısına bilgi verildiği, Cumhuriyet savcısının talimatına ve 23.08.2020 tarihli yazılı arama emrine istinaden görevlilerce, refakate alınan İngilizce bilen liman personeli ile birlikte söz konusu gemiye çıkılıp toplam yirmi kişiden oluşan mürettebat ile geminin tüm giriş ve çıkışlarının kontrol altına alındığı, yapılan kimlik kontrolleri sonucunda; gemi kaptanının sanık ..., ikinci kaptanın sanık... ve gemi baş mühendisinin ise inceleme dışı sanık ... olduğunun tespit edildiği, görevlilerce gerçekleştirilecek işlemler hakkında, tercüman vasıtasıyla adı geçenlere açıklama yapıldıktan sonra, saat 09.45 sıralarında narkotik arama köpeği eşliğinde arama işlemine başlandığı, bu kapsamda geminin güvertesinde, seyir ve kaptan köşkünde, personel kamaralarında, depolarda, mutfaklarda, koridorlarda, teknik odalarda, makine dairelerinde ve diğer tüm ortak kullanım alanlarında yapılan aramalarda herhangi bir suç unsuruna rastlanmadığı, gemideki kömürün boşaltımının devam ettiği saat 11.00 sıralarında, geminin su altında kalan kısımlarının kontrol edilebilmesi amacıyla Zonguldak Resif Dalış Merkezinde görevli ... ve ... isimli dalgıçların, görevlilerce limana intikalinin sağlandığı, adı geçenlerce geminin karina olarak adlandırılan su altında kalan kısımlarında yapılan inceleme neticesinde; geminin iskele (sol) tarafının, pupa olarak adlandırılan kıç kısmına yakın bir yerine, 16-15 metre draft işaretlerinin hemen yanına, mıknatıs kullanılmak suretiyle bir metal kutunun yerleştirildiğinin tespit edildiği, yük boşaltımının devam ettiği saat 13.00 sıralarında, geminin su altındaki kısmının belli bir seviyeye yükselmesi üzerine sanık ... ve liman personelleri refakatinde küçük bir tekneden sarkıtılan halatın, geminin iskele tarafına mıknatıs ile monte edilmiş metal kutuya bağlandığı, tekne ile çekilerek geminin gövdesinden ayrılan kutunun dalgıçlarca karaya çıkarıldığı, görevlilerce yapılan incelemede; metal kutunun üzerinde 14 (on dört) adet mıknatıs bulunduğunun, kutunun boyutlarının 83x53x16 cm olduğunun, kutunun dış kısmında tutma, çekme, askı ya da montaj amacıyla kullanıldığı değerlendirilen çıkıntıların ve bir ucu söz konusu çıkıntılara bağlı, diğer ucu ise kesilmiş olan kalın iplerin yer aldığının, kutunun içine su girmemesi amacıyla kapak kısmının plastik conta ve vidalarla kapatıldığının, kutunun uç kısmının, su direncinin kırılması maksadıyla geminin gidiş istikameti yönünde ve eğimli şekilde dizayn edildiğinin tespit edildiği, görevlilerce vidaları sökülüp kapağı açılan kutunun içinde, her biri plastik poşetlere sarılmış olan ve toplam daralı ağırlığı 31279 gram gelen, 28 (yirmi sekiz) paket suç konusu kokainin ele geçirildiği, suç konusu uyuşturucu maddeler muhafaza altına alındıktan sonra yapılan işlemler hakkında bilgilendirilen Cumhuriyet savcısının talimatı üzerine sanıklar ve inceleme dışı sanık hakkında uyuşturucu madde ithal etme suçundan işlem yapıldığı,
Ankara Kriminal Polis Laboratuvarının 15.09.2020 tarihli raporuna göre; ele geçirilen beyaz renkli katı maddenin net 27.890 gram kokain içerdiği,
Kastamonu İl Emniyet Müdürlüğü Parmak İzi Geliştirme Büro Amirliğinin 17.11.2020 ve Zonguldak İl Emniyet Müdürlüğü Kimlik Tespit Büro Amirliğinin 04.12.2020 tarihli raporlarında; suç konusu uyuşturucu maddelerin içinde bulunduğu şeffaf poşetler ile lateks naylonlar üzerinde yapılan incelemede; toplam 287 adet parmak izinin tespit edildiğinin, söz konusu izlerden 226 adedinin tasnif ve teşhis bakımından yeterli karakteristik özelliğe sahip bulunmadığının, tasnife elverişli 61 adedinin Otomatik Parmak ve Avuç İzi Teşhis Sistemi (APFİS) üzerinde yapılan sorgulamasında ise herhangi bir karşılığına rastlanmadığının belirtildiği,
Gemi personeline ilişkin 21.08.2020 tarihli belgeye göre; 20 kişilik gemi mürettebatının Çin Halk Cumhuriyeti vatandaşı olduğu,
Geminin çıkış, konaklama ve varış limanlarını gösteren "Form A" başlıklı belgeye göre; ... adlı kuru yük gemisinin, 30.06.2020 tarihinde Çin Halk Cumhuriyeti’nin Shanghai Limanından hareket edip 03.07.2020 tarihinde Rusya’nın Nakhodka Limanına ulaştığı, 05.07.2020 tarihinde söz konusu limandan ayrılan geminin 27.07.2020 tarihinde Panama’nın Balboa Limanına geldiği, adı geçen limandan 28.07.2020 tarihinde hareket eden geminin 29.07.2020 tarihinde Kolombiya’nın Drummond Limanına ulaştığı, ambarlarına kömür yüklenen geminin, söz konusu limandan 01.08.2020 tarihinde ayrılıp 20.08.2020 tarihinde Türkiye’nin karasularına giriş yaptığı, 21.08.2020 tarihinde de ... Limanı açıklarında demirlediği,
Kolombiya Drummond Limanında 29.07.2020 tarihinde saat 22.00’de düzenlenen "Gemilerde Güvenlik Arayüz Belgesi" başlıklı tutanakta; Puerto Drummond Limanının, Kolombiya hükümetinin liman tesisine uygunluk beyanı ile onaylı olduğunun ve limana gelen tüm gemilerin güvenliğinin teminine yönelik bütün uluslararası düzenlemelere uygun bulunduğunun, limanda bir numaralı güvenlik seviyesi tedbirlerinin tatbik edildiğinin, her gemi için bir güvenlik görevlisi bulundurulduğunun, yükleme alanında 24 saat boyunca bir güvenlik botunun ve liman güvenlik amirinin bulunacağının, ana kapıda ve doğrudan yükleme alanına girişte sistematik kontrol girişi oluşturulacağının, narkotik saptama ve önleme amacıyla köpek kullanılacağının, rıhtımda bulunan kameralar vasıtasıyla 24 saat kayıt yapılacağının, gemiye binen herkesin kontrol edilip kimlik tespitinin yapılması ve gemide yalnızca yetkili personel ile yüklenicilerin bulunmasına izin verilmesi gerektiğinin, güvenlik görevlilerinin ve liman çalışanlarının yasak bölgelere girmesine izin verilmeyeceğinin, gemi rıhtıma yanaştığında gece boyunca etrafındaki tüm ışıkların açılması gerektiğinin, yükleme işlemi sonunda Kolombiya Ulusal Donanması bünyesindeki dalış ve kurtarma ekibinin, geminin su altında kalan kısımlarında narkotik teftiş yapacağının ifade edildiği,
"Olay Rapor" başlıklı 31.07.2020 tarihli belgeye göre; geminin Kolombiya Drummond Limanına 29.07.2020 tarihinde saat 20.15’de ulaştığının, saat 21.00’de geminin rıhtıma sabitlendiği, saat 21.15’de draft sörvey işlemine (geminin yükleme öncesi ağırlığının, geminin suya batış miktarına göre hesaplanması) başlandığı, saat 21.40’da başlanan ambar kontrollerinin saat 22.00’de bitirildiği, saat 22.15’de draft sörvey işleminin tamamlandığı, saat 22.30’da yükleme operasyonuna başlandığı, yüklemenin 31.07.2020 tarihinde saat 17.30’da tamamlandığı, dökme kazan kömürü yüklenen geminin yükünün 165.552,84 mt (metrik ton) olduğu, yükün ağırlığının tespiti için draft sörvey işlemine başlandığı, saat 18.30’da söz konusu işlemin tamamlandığı, yükleme yapıldıktan sonra geminin suyun altında kalan kısmının derinliğinin baş tarafta 17.32 metre, vasatta (orta kısımda) 17.52 metre, kıç tarafında ise 17.63 metre olduğu, saat 19.00’da geminin rıhtımdan ayrıldığı, 31.07.2020 tarihinde geminin su altı denetimi için demirlediği,
"Su Altı Muayenesi" başlıklı 01.08.2020 tarihli belgeye göre; 31.07.2020 tarihinde saat 22.45’de gemi kaptanının su altı denetimi için gerekli güvenlik önlemlerini aldığı, bu kapsamda ana motorların, pervanelerin, pruva pervanesinin, ana panelin ve diğer tüm mekanizmaların kapatılıp kilitlendiği, gemi teçhizatının kaptan tarafından verilen ikinci bir emre kadar çalıştırılmadığı, gemi çevresinde herhangi bir manevra yapılmaması ve denetim boyunca gemide balans, yükleme veya onarım gibi işlemlerin gerçekleştirilmemesi hususunda gerekli uyarıların yapıldığı, dalış amiri ve iki denetçi dalgıç tarafından gerçekleştirilen gemi su altı denetiminin saat 23.25’de başladığı, denetim esnasında denizin ve deniz akıntısının sakin, su altı görüş mesafesinin normal ve hava şartlarının iyi olduğu, denetim sırasında su altı aydınlatma cihazları kullanılıp video kaydının yapıldığı, yapılan denetim sonucu dümende, ana pervanelerde, kinistinde, her iki taraftaki denge omurgasında, denge sağlayıcıda, yardımcı pervanelerde, gövdede herhangi bir değişiklik bulunmadığı, iç kısmın görünürlüğünün iyi durumda olduğu, herhangi bir sıra dışı bileşen veya manipülasyonun tespit edilmediği, tutanağın aslının ve videonun bir kopyasının kaptana verildiği, geminin su altı denetiminin 01.08.2020 tarihinde saat 00.20’de sona erdiği, su altı muayene raporunun geminin kalkış manevrasını başlatmasından itibaren en fazla bir saat boyunca geçerli olduğu,
Kolluk tarafından düzenlenen 22.12.2020 tarihli CD çözümleme tutanağında; ... adlı geminin, Kolombiya’da gerçekleştirilen su altı denetimine ilişkin görüntülerin yer aldığı CD üzerinde yapılan inceleme neticesinde, denetimin 31.07.2020 tarihinde saat 23.19.08’de başladığının, kayıtlardan geminin gövdesinde yazılı olan isminin anlaşılabildiğinin, su altındaki video kaydının toplam 49 dakika 02 saniye sürdüğünün, içinde suç konusu kokain bulunan metal kutunun geminin karinasına sabitlendiği yer olan 15 ve 16 metre draft işaretlerinin bölgenin su altı denetimi sırasında kontrol edilmediğinin, görüntülerden video kaydının sonlandırıldığı tarihin ve saatin belirlenemediğinin ifade edildiği,
Dosyada yer alan gemi makine dairesi defterinde (Bell Book) yer alan kayıtlarda; ... adlı kuru yük gemisinin 01.08.2020 tarihinde saat 00.57’de çok ağır yol, saat 00.58 ve 00.59’da ağır yol, saat 01.02 ve 01.03’de yarım yol, saat 01.21 ile 01.50 arasında tam yol şeklinde hareket ettikten sonra, Türkiye karasularına giriş yaptığı 20.08.2020 tarihine kadar tam yol şeklinde ilerlediğinin, 20.08.2020 tarihinde saat 00.30 ile 08.18 arasında Çanakkale ve İstanbul Boğazlarından geçiş yaparken çok ağır, ağır, yarım ve tam yol şeklinde ilerlediğinin, zaman zaman çok kısa aralıklarla durduğunun belirtildiği,
"Metro Shipping Agency Co. İstanbul Olayın Çizelgesi" başlıklı belgede; 21.08.2020 tarihinde ... Limanı açıklarına gelen geminin, limandaki yoğunluk nedeniyle 21.08.2020 tarihinde saat 20.00'den, 22.08.2020 tarihinde saat 15.35'e kadar açıkta bulunan demirleme alanında beklediğinin, 22.08.2020 tarihinde saat 15.35’de kılavuz kaptanın gemiye çıktığının ve geminin demirleme alanından çıkıp limana yanaşmak için manevra yaptığının, 22.08.2020 tarihinde saat 17.10 ile 19.50 arasında iskele hazırlığının, gümrük kontrolünün, gümrükten geçiş izninin ve ilk su çekimi kontrolünün (draft survey) yapıldığının, 22.08.2020 tarihinde saat 19.50 ve 24.00 arasında yük boşaltımının başlayıp devam ettiğinin, boşaltım işleminin 28.08.2020 tarihinde tamamlandığının, geminin 30.08.2020 tarihinde 12.30’da limandan ayrıldığının belirtildiği,
Çin Halk Cumhuriyeti Gemi Donatanları Müşterek Sigorta Birliği ile Kolombiya’daki sigorta temsilcisi arasında 01.09.2020 ve 02.09.2020 tarihlerinde gerçekleştirilen e-posta yazışmalarının;
"... : Geminin işbu sefer özelinde herhangi bir kısıtlamaya tabi tutulmaksızın ... Tahliye Limanından hareket ettiğini bilgilerine sunarım. Geminin bir sonraki seferinin yükleme için tekrar Drummond Limanına gerçekleştirmesi yönünde talimat verilmesi ihtimaline binaen, sigortalımız aynı limana tekrar uğraması durumunda, geminin Kolombiya yetkililerince herhangi bir soruşturmaya, tutma kararına ve/veya para cezasına konu edilip edilmeyeceğini veya gemiden daha sıkı güvenlik tedbirleri talep edilip edilmeyeceğini merak etmektedir. Bu konudaki yorumlarınızı bekliyorum.
E. G.: Bugüne kadar ilgilendiğimiz hiçbir olayda, Kolombiya hükümeti, Kolombiya’dan ayrıldıktan sonra başka bir ülkede gövdesine yabancı bir düzenek monte edilmiş şekilde bulunduğu gerekçesiyle bir gemi hakkında soruşturma başlatmamış, gemiyi tutma ve/veya para cezası uygulama yoluna gitmemiştir...Resmi olmayan bir yan not olarak belirtmek isterim ki, narkotik şubedeki bağlantılarımız, narkotik suç çetelerinin olağan stratejilerinin aşağıdaki gibi olduğunu ifade etmektedir. Geminin gövdesine yasa dışı maddelerle dolu torpidolar bağlamak, kinistin sandıklarını açarak yasa dışı maddelerle dolu torbaları yerleştirmek, yükleme ve boşaltma işlemlerinin sonunda ambarlarda veya geminin başka bir yerinde yasa dışı madde taşıtmak için yükleme/boşaltma ile görevli yerel işçiler veya mürettebat ile işbirliği yapmak, konteyner gemileri söz konusu olduğunda, yükleme öncesinde yasa dışı maddeleri mühürlenmiş bir konteynere yerleştirmek.",
Şeklinde olduğu,
Zonguldak Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünce, sanıkların kullandığı telefonlar üzerinde yapılan inceleme neticesinde düzenlenen 01.02.2021 tarihli raporlara göre; sanık ... tarafından kullanılan **************7, **************6, **************0 ve **************7 imei numaralı telefonlar üzerinde yapılan incelemede, banka işlemlerine, GSM hattı kampanya bilgilendirmesine, iletişim operatörüne, yatırım şirketi finans işlemlerine, Microsoft uygulamasına, elektrik faturasına, kart kullanımına, sigorta işlemlerine ve Covid-19 kare kod uygulamasına ilişkin mesajlar tespit edildiğinin, sanığa 22.08.2020 tarihinde 0 *** *** ** *8 numaralı hattan Whatsapp programına davet mesajının geldiği, sanığın 22.08.2020 tarihinde saat 17.22’de 0 *** *** ** *2 numaralı hattan arandığı, görüşmenin bir dakika yirmi dört saniye sürdüğü, her iki hattın ... Denizcilik ve Ticaret Anonim Şirketi adına kayıtlı olduğu, sanık K. tarafından kullanılan **************7 ve *************4 imei numaralı telefonlar üzerinde yapılan incelemede ise Wechat adlı iletişim uygulamasına, iş görüşmelerine, uçak yolculuğuna ve emlak işlemlerine ilişkin mesajlar ile birlikte sanığın eşi tarafından gönderilen mesajların tespit edildiği,
... Gemi Acentalığı Nakil ve Ticaret Anonim Şirketi temsilcisi tarafından iletişim kurulması amacıyla 22.08.2020 tarihinde gemi kaptanı sanığa teslim edilen, 0*** *** *1 *7 numaralı hattın takılı olduğu ... marka telefon üzerinde yapılan inceleme sonucu, Zonguldak Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünce düzenlenen 16.02.2021 tarihli raporda; sanık ... tarafından ... Gemi Acentalığı Nakil ve Ticaret Anonim Şirketi adına kayıtlı olan 0*** *** *4 *7 numaralı hatta "Please call me." şeklinde mesaj gönderildiğinin, ancak mesajın hangi tarih ve saatte gönderildiğinin tespit edilemediğinin, sanığın ... marka telefona ... adına kayıtlı olan 0*** *** ** *1 numaralı hattı "A.,u." şeklinde kayıt ettiğinin belirtildiği,
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanlığı tarafından gönderilen kayıtlara göre; ... 1066D model telefonda kullanılan 0*** *** *1 *7 numaralı hattın .. ... adına kayıtlı olduğu, söz konusu hat ile 22.08.2020 tarihinde saat 07.41’de ... Deniz İşleri Anonim Şirketi, 23.08.2020 tarihinde saat 09.36 ve 10.45’de ... ... , 23.08.2020 tarihinde saat 11.12’de ... ve 24.08.2020 tarihinde saat 20.02’de ... Gemi Acentalığı Nakil ve Ticaret Anonim Şirketi adına kayıtlı hatlar ile görüşmeler gerçekleştirildiği,
Kolluk tarafından düzenlenen 22.12.2020 tarihli tutanakta; Emniyet Genel Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığının 22.08.2020 tarihli yazısı ile Kolombiya’dan Zonguldak ... Limanına gelen ... adlı kargo gemisinden, tekne ya da başka yöntemler kullanılmak suretiyle uyuşturucu madde aktarılacağının bildirildiğinin, söz konusu yazıda; uyuşturucu maddelerin geminin neresinde gizlendiğine, uyuşturucu maddelerle ilgi ve irtibatı bulunan şahıs ya da şahısların kimlik bilgilerine ilişkin herhangi bir açıklamanın yer almadığının belirtildiği,
Sanıklar müdafiinin talebi üzerine, ... Teknik Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği Bölüm ... Prof. Dr. ... tarafından hazırlanan 04.09.2020 tarihli raporda; 01.08.2020 tarihinde gerçekleştirilen su altı denetiminin kinistin alıcıları, dümen, dümen mili, pervaneler ve yalpa omurgası etrafında daha detaylı yapıldığının, diğer kısımlarda ise yüzeysel ve yeterince aydınlatma yapılmadan gerçekleştirildiğinin, geminin 21.08.2020 tarihinde Zonguldak ... Limanı 2 numaralı demir sahasına demirlediğinin, 22.08.2020 tarihinde saat 15.30 sıralarında limana yaklaşıp yükünü tahliye etmeye başladığının, 23.08.2020 tarihinde polislerin limana geldiğinin, aynı gün saat 14.00 sıralarında yükün boşalmasına bağlı olarak geminin su altında kalan kısmının yükselmesiyle iskele tarafına, kıça yakın bir noktaya, tam olarak 15-16 metre draft işaretlerinin yanına mıknatıslarla monte edilmiş, geminin gövdesiyle aynı renkte kırmızı metal kutunun su yüzeyine çıktığının, inceleme konusu geminin 292 metre uzunluğunda, 45 metre genişliğinde ve 165.500 tondan fazla yük taşıma kapasitesine sahip olduğunun, geminin su altında kalan kısmının 23.600 metrekare olarak hesaplandığının, geminin kıvrımları ve kübik şekli dikkate alındığında bu rakamın daha da artacağının, gemilerde su altındaki kısımları gözlemleyebilecek bir teknik cihazın bulunmadığının, limandaki hava şartlarına, suyun bulanıklığına ve dip yapısına bağlı olarak suyun içinin yarın metreden daha ilerisinin gözlemlenmesinin mümkün olmadığının, gemilere limana gelişte ve kalkışta su altı sörveyi yapılmasının tüm limanlar için standart bir uygulama olmadığının, Kolombiya limanlarında ise yargılamaya konu olaylar sıklıkla yaşandığı için gemi kalkışlarında bu uygulamanın yapıldığının, Drummond Limanında gemide 24 saat boyunca bir güvenlik görevlisinin bulunduğunun, denizde ise bir tekne ile kontroller yapıldığının, geminin drafları (suyun altında kalan kısmının ağırlığı); limana giriş yapıldığında baş tarafta 8,08 metre, kıç tarafta 11,40 metre, limandan kalkış anında ise baş tarafta 17,32 metre, vasatta (orta kısımda) 17,52 metre, kıç tarafta 17,63 metre olduğunun, dışarıdan bakan birinin metal kutuyu görmemesi için kutunun monte edildiği bölgenin, su seviyesinin bir miktar altında kalması gerektiği ve metal kutunun geminin kıç iskele kısmına yakın noktada 15-16 metre arasında tespit edildiği dikkate alındığında; metal kutunun sabitleme işleminin, geminin limanda bulunduğu son gün olan 31.07.2020 tarihinde gündüz saatlerinde yükleme devam ederken ya da aynı gün gemi limanda iken yükleme bittikten sonra veya gemi demirde iken su altı sörveyi yapıldığı sırada mümkün olduğunun, metal kutunun rıhtım tarafında değil, açık denize bakan kısımda yer almasının sabitleme işleminin dalgıç kullanılarak yapıldığını gösterdiğinin, liman sahasının güvenlik botu ve kameralar vasıtasıyla izlendiği ve kutu ile içindeki uyuşturucu maddenin ağırlığı gözetildiğinde; kutunun gemiye su altından dalgıç marifetiyle monte edilmesinin daha makul olduğunun, geminin boyutları düşünüldüğünde güverte ile su seviyesi arasında kalan yüksekliğin 6-7 metre civarında olması nedeniyle, gemi personelince ancak gemiden bir çarmıh sarkıtılarak denize inilip kutunun sabitlenmesi gerektiğinin, çarmıhtan bu ağırlıktaki bir kutunun dalgıç kıyafetleriyle indirilmesinin mümkün olmadığının, kaptanın, ikinci kaptanın ve baş mühendisin, gemide güvenlik görevlisi varken, gemide ve liman sahasında kameralarla kayıt yapılırken metal kutuyu sabitlemelerinin makul görünmediğinin, pandemi sürecinde birçok limanda gemi personelinin limandan dışarı çıkmadığının, inceleme konusu geminin mürettebatının da yükleme süresince gemiden ayrılmadığının, söz konusu kutunun sıkı güvenlik kurallarının uygulandığı Drummond Limanında, liman kapısından geçirilip borda iskelesinden gemiye sokulmasının ve gözlerden uzak bir yerde tutulmasının mümkün olmadığının, içinde uyuşturucu madde bulunan metal kutunun belli bir süre geminin içinde bulundurulması hâlinde, ... Limanında yapılan kontroller sırasında kullanılan narkotik arama köpeğinin buna tepki verebileceğinin, geminin su altı denetiminin gece karanlığında yapıldığının ve yaklaşık 50-55 dakika sürdüğünün, su altındaki 17,5 metre derinliğin, 45 metre genişliğin ve 23.600 metrekareden fazla alanın dalgıç ile geceleyin ve yeterli aydınlatma olmadan bir saatten az bir sürede yapılmasının mümkün olmadığının, sonuç olarak; gemi bordasında (yan tarafında) tespit edilen metal kutunun, dışarıdan profesyonel dalgıçlar vasıtasıyla gemiye monte edilmesinin çok daha akla yatkın olduğunun belirtildiği,
Yerel Mahkemece gemi inşaat ve makine mühendisi, uzak yol kaptanı ve uzman dalgıçtan oluşan üç kişilik bilirkişi heyetine hazırlatılan 03.02.2021 tarihli raporda; karina kontrolleri sırasında kana rakamlarına göre gemi draftının 17 metre olduğunun, Kolombiya Deniz Kuvvetleri tarafından yapılan karina kontrol dalışının 31.07.2020 tarihinde saat 23.25’te başlayıp 01.08.2020 tarihinde saat 00.20’de sona erdiğinin, toplam dalış zamanının kayıtlara göre 55 dakika, video görüntülerine göre ise 46 dakika olduğunun, dalgıçların su altı denetimi sırasında; geminin iskele baş omuzluğundan suya girip görüntü alan dalgıç üstte, diğer dalgıç ise altta olacak şekilde geminin başından kıçına doğru yalpalık hizasında ilerlediklerinin, görüntü alan dalgıç yalpalık hattını kameraya çekerken, diğer dalgıcın yalpalık altını kontrol ettiğinin, bu pozisyonda dalgıçların omurga hattının kontrolüne önem vermeden kıça doğru ilerlediklerinin görüldüğünün, dalgıçların iskele kıç omuzlukta bulunan kana rakamlarının olduğu yere geldiklerinde, 2 metre hizasından 9 metre hizasına kadar olan kısmı kamerada gösterip bulundukları derinliği kayda aldıklarının, bu görüntünün dalış sırasında aydınlatmanın ve görüşün gayet açık olduğunu gösterdiğinin, dalgıçlar geminin iskele kıç omuzluk ve sancak kıç omuzluk hizasındaki tüm kinistinlerini, su çıkışlarını, kıç tarafta bulunan dümen ve pervane etrafındaki tüm boşlukları ayrıntısıyla görüntüye aldıklarının, ancak sancak tarafa geçtiklerinde kıçtan başa doğru yine yalpalık hizasından ilerleyerek, başlangıç noktası olan iskele baş omuzluğa geldiklerinin ve bu noktadan satha çıkıp dalışlarını tamamladıklarının, kamera görüntülerine göre çekimler sırasında su altında görüşün yaklaşık olarak 6.5-7 metre civarında olduğunun, içinde uyuşturucu madde bulunan metal kutunun geminin iskele kıç omuzlukta 15.5 metre ile 16 metre kana rakamları arasına, eğimli yüzeyi geminin baş tarafına bakacak şekilde monte edildiğinin, buna bağlı olarak çekim yapan dalgıçların düzeneği kameraya alabilmeleri için bu noktada 12.5 metre çizgisine kadar yükselmeleri gerektiğinin, ancak bunu yapmadıkları için kamera görüntülerinde düzeneğin yer almadığının, metal kutunun boyutları dikkate alındığında; metal kutunun gemi boş iken gemiye monte edilmesinin ve sabitlenirken Drummond Limandaki güvenlik botu tarafından fark edilmemesinin imkansız olduğunun, metal kutunun ve içindeki uyuşturucu maddelerin toplam ağırlığı ile boyutları gözönünde bulundurulduğunda; yüzerlilik hesabı sonucu düzeneğin su almaması durumunda neredeyse nötr yüzerliliğe (su içinde batmama veya bırakılan derinlikte askıda kalma) sahip olduğunun, düzeneğin plastik bir conta ile kapatılmasının da bu amaçla dizayn edildiğini gösterdiğinin, gemi draftı uygun pozisyona geldiğinde kapalı ya da yarı kapalı sistem dalış cihazlarına sahip iki profesyonel dalgıcın söz konusu düzeneği, geminin karinasına (gövdesine) en fazla bir dakika içinde monte edebileceklerinin, buna benzer bir sistemin dünya deniz kuvvetlerinde bir çok su altı özel harekat birimi tarafından düşman gemilerine sabote düzenlemek amacıyla kullanıldığının, bu durumda dalgıçların düzeneği yerleştirmelerinin çok zaman almayacağının ve satıhta bulunan güvenlik botu ya da güverte üzerindeki herhangi bir personel tarafından tespit edilmeden uzaklaşabileceklerinin, metal kutunun yeri dikkate alındığında dalış yapılmadan bu noktaya yerleştirilmesinin ya da gemi güvertesinden bakıldığında görülmesinin mümkün olmadığının, gemi güverte jurnaline gemide geçen belli başlı olayların kayıt edildiğinin, inceleme konusu geminin güverte jurnaline; "Kaçak/uyuşturucu kontrol listesi form 23’e göre gemi limandan ayrılmadan önce arama yapıldı ve herşey normal bulundu." ibaresinin yazıldığının, geminin draft seviyelerinin; Kolombiya Drummond Limanına vardığında baş tarafta 8.08 metre, kıç tarafta 11.40 metre, yüklemenin tamamlandığı 31.07.2020 tarihinde ise baş tarafta 17.32 metre, vasatta (orta kısım) 17.52 metre, kıç tarafta 17.63 metre olduğunun, sonuç olarak düzeneğin yerleştirildiği yer ile geminin güvertesi arasındaki mesafe dikkate alındığında küpeşteden (güverte seviyesinden) bakıldığında metal kutunun görülmesinin imkansız olduğunun, dalış yapılmadan metal kutunun bulunduğu yere sabitlenmesinin mümkün olmadığının, gemi personeli tarafından tüm tedbirlerin alındığının, denizcilik teamülleri dikkate alındığında metal kutunun dışarıdan profesyonel dalgıçlar tarafından gemiye monte edildiğinin, düzeneğin geminin karinasına montesinin dalgıçların gemi altına gelmesinden itibaren en fazla bir dakika süreceğinin, gemiye giriş ve çıkışların kısıtlı ve kontrollü olduğunun, hem liman hem de gemi tarafındaki kameraların sürekli kayıt yaptığının, gemi Drummond Limanında iken güvertede güvenlik görevlisi, denizde de güvenlik botu bulunduğunun, gemideki bir personelin kimseye görünmeden yüksek bir mesafeden kutu ile suya inip su altında montajlama yapmasının imkansıza yakın bir durum olduğunun ifade edildiğinin,
Anlaşılmaktadır.
Tutanak düzenleyici tanık ... mahkemede; edindikleri istihbarat bilgisi üzerine olay tarihinde ... Limanına gittiklerini, limana girdiklerinde geminin rıhtıma yanaşmış olduğunu, boşaltım işlemlerinin henüz başlamadığını ve çevrede çalışan bir vinç bulunmadığını tespit ettiklerini, olay tutanağındaki limana gidildiğinde geminin yanaşmakta olduğuna dair ibarenin yanlış olabileceğini, arama işlemine hemen başlamadıklarını, yazılı arama emrini aldıktan sonra dalgıçlara önce geminin dış kısımlarını kontrol ettirdiklerini, çünkü birkaç gün önce Çanakkale'deki bir limana yanmış olan geminin dış yüzeyine sabitlenmiş bir kutuda uyuşturucu madde bulunduğunu, dalgıçlar geminin altını kontrol ederken sanık ...'ın da yanlarında bulunduğunu, arama sırasında sanıklarda ve inceleme dışı sanıkta herhangi bir farklı davranış gözlemlemediğini, arama devam ederken yükün bir kısmı boşaltıldığında metal kutunun ortaya çıktığını,
Tutanak düzenleyici tanık ... mahkemede; arama işlemine katıldığını, limana girdiklerinde söz konusu geminin rıhtıma yanaşmış olduğunu gördüğünü, gemiden kömür boşaltılmaya başlanıp başlanmadığını tam olarak hatırlamadığını, yazılı arama emrini aldıktan sonra gemide arama yaptıklarını, arama sırasında bir vinç ile gemiden kömür boşaltıldığını gördüğünü,
Tutanak düzenleyici tanık ... mahkemede; 23.08.2020 tarihinde sabah saatlerinde limana gittiklerini, bu sırada söz konusu geminin limana yanaşmış olduğunu gördüğünü, limana girdiklerinde gemiden kömür boşaltılmaya başlanıp başlanmadığını tam olarak hatırlamadığını, geminin yakınında bir vinç gördüğünü, ancak çalışıp çalışmadığını hatırlamadığını,
İnceleme dışı sanık ... soruşturma evresinde; söz konusu geminin baş mühendisi olduğunu, aramanın yapıldığı 23.08.2020 tarihinde, saat 08.20 sıralarında yanına gelen ikinci kaptan sanık ...'nun; "Geminin sol tarafında birçok kişi var. Dalgıç kontrol yapıyor. Kaptan ile birlikte merdivenin olduğu yere gelin." dediğini, ardından geminin kaptanı sanık ...'nın iskeleye gittiğini, bir süre sonra gemiye gelen polislerin tüm mürettebatın güvertede toplanmasını istediğini, burada mürettebatın sayımını yapan polislerin, kendilerine geminin sağ tarafındaki dinlenme odalarına geçip beklemelerini söylediğini, belli bir zaman sonra geminin kıç tarafındaki suyun boşaltıldığını, sanık ...'ın isteği üzerine adı geçene gemi altı kapı projesinin çıktısını verdiğini, öğle yemeğini yedikten kısa bir süre sonra sanık ... ile geminin üçüncü kaptanının, sanık ...'yı iskeleye çağırdığını, adı geçen ile birlikte iskeleye indiklerini, burada birkaç fotoğraf çektikten sonra tekrar gemiye çıktığını, gemiden aşağıya baktığında geminin gövdesinden metal bir kutu alındığını ve açıldığında da içindeki paketleri gördüğünü, Kolombiya'da yükleme yapılırken gemideki yaşam alanından hiç çıkmadığını, yalnızca yükleme işlemi bittikten sonra demir atılırken, demir makinesinden alarm gelmesi üzerine geminin makinesini kontrol etmek için yaşam alanından çıkıp makine dairesine gittiğini, ele geçirilen metal kutudan haberdar olmadığını, gemide rütbe olarak birinci sorumlu kişinin kaptan olduğunu, daha sonra ise kendisi ile diğer sanık ...'nun geldiğini, sorumluluk bakımından adı geçen ile aynı konumda bulunduklarını, suçlamayı kabul etmediğini,
Mahkemede; gemide toplam yirmi kişi bulunmasına rağmen, yalnızca sanıklar ile kendisinin tutuklanıp yargılandığını, işlemedikleri bir suç nedeniyle uzunca bir süre cezaevinde bulunduklarını, geminin yapısı oval olduğu için metal kutunun montajlandığı bölgenin görünmez bir yer olduğunu, kör noktada kaldığını, geminin makine dairesinden, motorun bakımından ve onarımından sorumlu olduğunu, gemi hareket etmeden önce kaptanın, hazırlık yapması konusunda kendisine talimatlar verdiğini, kaptanın gemiyi uzaktan durdurabildiğini, makine dairesinin bir şey yapmasına gerek bulunmadığını, ikinci kaptan sanık ...'nun yükleme ve boşaltım işlemlerini gerçekleştirdiği esnada adı geçenin kullandığı ekipmanları kontrol ettiğini, gemi durduğunda bunu fark edeceğini, motorun durduğunu anlayacağını, söz konusu gemi önceden yapılan bir plan dahilinde hareket etmediği için şirket tarafından bildirilen talimatlara göre rota belirlediklerini, gemiye mühendis olarak başvurmadan önce gemi mürettebatını tanımadığını, tüm personel ile gemide yolculuk esnasında tanıştığını, sanıkların geminin yüklenmesine, seyrine ve ... Limanında gerçekleşen olaylara ilişkin açıklamalarının doğru olduğunu, hepsine katıldığına, kendisinin ve sanıkların suçsuz olduğunu,
İfade etmişlerdir.
Sanık ... soruşturma evresinde; 03.06.2020 tarihinden itibaren söz konusu geminin kaptanlığını yaptığını, 01.07.2020 tarihinde kömür yükü ile birlikte Kolombiya'nın Puerto Drummond Colombia adlı limanından Türkiye'ye hareket ettiklerini, söz konusu limanda iki gün kaldıklarını, Kolombiya'da bulundukları süre içinde gemiden hiç ayrılmadıklarını, olumsuz bir durum ile karşılaşmadıklarını, liman görevlilerinin gümrük ile ilgili işlemler için gemiye çıktıklarını, söz konusu kişiler dışında gemiye kimsenin gelmediğini, Kolombiya'daki yükleme işleminin yaklaşık 30 saat sürdüğünü, yükleme tamamlandıktan sonra, su altı denetiminin yapılabilmesi için limandan hareket edip yaklaşık 5 mil açıkta gemiyi demirlediklerini, burada Kolombiyalı su altı dalgıçları tarafından geminin etrafında ve altında inceleme yapıldığını, herhangi bir sorun bulunmadığının tespit edilmesi üzerine, buna ilişkin bir belgenin denetimi yapan kişilerce düzenlenip kendisine verildiğini, denetim tamamlandıktan yaklaşık yarım saat sonra demir alıp Türkiye'ye hareket ettiklerini, Kolombiya ile Türkiye arasındaki güzergah boyunca hiçbir limana uğramadıklarını, sadece Türkiye’ye karasularına girince Çanakkale ve İstanbul Boğazlarını geçmeden önce bir süre beklemek zorunda kaldıklarını, 21.08.2020 tarihinde Zonguldak açıklarındaki iki numaralı demir sahasına ulaşıp gemiyi demirlediklerini, 22.08.2020 tarihinde saat 15.30 sıralarında gemiyi ... Limanına yanaştırdığını, 23.08.2020 tarihinde saat 08.00 sıralarında geminin etrafında bazı şahısları gördüğünü, saat 14.00 sıralarında yükünü ve suyunu boşaltmaları sonucu geminin deniz seviyesinin altında kalan kısmının yükselmesi üzerine, içinde uyuşturucu madde ele geçirilen metal kutuyu gördüğünü, söz konusu kutuyu daha önce hiç görmediğini, kutunun gemiye kim tarafından, ne zaman sabitlendiğini bilmediğini, geminin açık denizde seyri esnasında çevresini sürekli kontrol ettiklerini, ancak gemi limanında bulunduğu esnada yükleme ya da boşaltma işlemleri yapıldığı ve limanda da görevliler bulunduğu için geminin etrafını denizdeki kadar sık kontrol edemediklerini, kendisinin, inceleme dışı sanığın ve diğer sanığın suçsuz olduğunu,
Mahkemede; kendisinin ve gemideki diğer mürettebatın uluslararası gemi taşımacılığına ilişkin belgelere sahip olduklarını, ancak gemideki hiçbir personelin dalgıçlığa ilişkin bir sertifikasının bulunmadığını, uluslararası kurallara göre geminin su altında kalan kısmının kontrolünün, yanaşılan limandaki devlet görevlileri tarafından yapıldığını, söz konusu devletin vatandaşı olmayan kişilerin kontrol için su altına dalmasının mümkün olmadığını, gemi personelinin yalnızca geminin gözle görünür yerlerini, diğer bir ifadeyle geminin su üstünde kalan kısımlarını kontrol ettiğini, gerek parmak izi incelemesi, gerekse kullandığı telefonlar üzerinde yapılan kontroller dikkate alındığında suçsuz olduğunun ortaya çıktığını, İstanbul Boğazına yaklaştıklarında gemi emniyeti bakımından motoru kısa aralıklarla çalıştırdıklarını, uyguladıkları bu yöntem nedeniyle İstanbul Boğazında bulundukları esnada uyuşturucu maddeleri almak için hiç kimsenin gemiye yaklaşmasının mümkün olmadığını, arama için gelen polislere yardımcı olup geminin kuyruk kısmının en kısa sürede deniz seviyesinin üzerine çıkması için gerekli işlemleri gerçekleştirdiklerini, kendisinin, diğer sanığın ve inceleme dışı sanığın isnat edilen suçla herhangi bir ilgilerinin bulunması hâlinde, Çanakkale Boğazında ya da ... Limanına yanaşmadan önce açıktaki demirleme sahasında bekledikleri sırada, suç konusu uyuşturucu maddeleri teslim alacak kişilerle iletişime geçip gemiye sabitlenmiş olan metal kutunun alınmasını sağlayabileceklerini, bunun için gerekli sürenin bulunduğunu, Kolombiya'ya en son 15 yıl önce gittiğini, diğer sanık ve inceleme dışı sanık ile daha öncesinde tanışmadığını, gemi personeli ile 30.05.2020 ya da 01.06.2020 tarihinde, sanık ... ile 02.06.2020 tarihinde tanıştığını, Kolombiya'daki limanda yükleme yapılırken, geminin yakıtını kontrol eden, geminin su seviyesini inceleyen, limanın güvenlik görevlisi ve acente çalışanı olmak üzere dört liman görevlisinin hazır bulunduğunu, güvenlik görevlisinin yükleme yapılırken ara sıra gemiye gelip etrafı kontrol ettiğini, yükleme esnasında sanık ...'nun, geminin su seviyesini kontrolden sorumlu liman görevlisi ile birlikte limanın içindeki bota binip geminin su seviyesini incelediğini, bu incelemenin yüklemeden önce, yükleme bitmeden dört saat önce ve yükleme tamamlandıktan sonra olmak üzere üç defa yapıldığını, yükleme yapılırken bir defasında geminin sol tarafına doğru gittiğinde, denizde yaklaşık 80 metre uzakta bir bot gördüğünü, söz konusu botu belli bir süre izlediğini, güvenlik botu olabileceğini düşündüğünü, yükleme işleminin yaklaşık kırk saat sürdüğünü, yük yüklendikten sonra Drummond Limanından hareket edip yaklaşık iki saat uzaklıktaki, su altı denetiminin yapılacağı demirleme sahasına ulaştıklarını, burada biri dalgıç diğeri ise kılavuz botu olmak üzere iki bot bulunduğunu, kontrol için dört dalgıcın görevlendirildiğini, dalgıçlardan birinin gemiye çıktığını, diğerinin geminin altını kontrol ettiğini, kılavuz ve dalgıç botlarında ise birer dalgıç bulunduğunu, söz konusu kontrolün yaklaşık bir ya da bir buçuk saat sürdüğünü, denetim bittikten sonra bir dalgıcın gemiye çıkıp video kayıtlarını CD'ye yüklediğini, bu işlemin de yaklaşık kırk dakika sürdüğünü, kayıt işlemleri tamamlandıktan sonra demir alıp Türkiye'ye hareket ettiklerini, Türkiye'ye gelene kadar hiçbir yerde durmadıklarını, sabit hızla ilerlediklerini, yalnızca bir kez Çanakkale, bir kez de İstanbul Boğazında beklediklerini, Zonguldak'a belirlenen tarihten yaklaşık iki gün geç geldiklerini, çünkü gerek Çanakkale gerekse İstanbul Boğazında geçiş sırasında refakat eden kılavuzun geç geldiğini, her iki boğazda kılavuzu beklemeleri nedeniyle boşaltma limanına geç ulaştıklarını, yine her iki boğazda beklerken gelen başka bir geminin geçişini engellememek ve hemen hareket edebilmek amacıyla motoru yarım saatte bir durdurup çalıştırdıklarını, bu şekilde motorun sıcaklığını korumaya çalıştığını, pervaneler döndüğü sırada kimsenin gemiye yaklaşmasının mümkün olmadığını, ancak pervaneler durduğu vakit gemiye yaklaşılabileceğini, 22.08.2020 tarihinde saat 16.30 sıralarında gemiyi ... Limanına yanaştırdığını, ardından yanaşma ve yük indirme için gerekli belgeler tamamlandıktan sonra kömürün boşaltımına başlandığını, aynı gün yükün bir kısmının limana indirildiğinin, 23.08.2020 tarihinde sabah saatlerinde iskeleye geminin yanına polislerin geldiğini, polisler gemiye çıktıklarında kömürlerin belirli bir kısmının boşaltılmış olduğunun, gemide yük bulunduğu zaman bazı hesaplamalar yapılarak ve su alınıp boşaltılarak geminin su altındaki bölümünün belirli bir kısmının deniz seviyesinin üzerine çıkarılabileceğini, geminin ikinci kaptanı olan sanık ...'nun yükleme ve boşaltım sırasında su seviyesini kontrol ettiğini, kendisinin de adı geçenin önceden yapıp hazırladığı planları kontrol ederek imzaladığını, normal olmayan bir durumun ortaya çıkması hâlinde adı geçenin kendisinden onay beklediğini, baş mühendis inceleme dışı sanık ...'ın ise mekanik kısımdan sorumlu olduğunu, inceleme dışı sanığın, kendisinin ve diğer sanığın planlarına göre makineleri kontrol ettiğini, yükleme sırasında bir problem meydana geldiğinde inceleme dışı sanığın, kendisine ve diğer sanığa haber verip onay beklediğini, büyük bir arıza ortaya çıktığında ise kendisine bildirdiğini, gemi durmadan ya da hareket etmeden önce makine dairesine, diğer bir anlatımla inceleme dışı sanığa bildirim yaptığını, makine dairesinin bir sorun bulunmadığını belirtmesi üzerine geminin hareket ettiğini, 22.08.2020 tarihinde limana yanaştıklarında Türkiye’deki acente şirketin görevlisi tarafından, kendisine ... marka cep telefonunun verildiğini, hiçbir zaman uyuşturucu ticaretine bulaşmadığını,
Sanık... soruşturma evresinde; geminin ikinci kaptanı olduğunu, Kolombiya'da gemiye yükleme yapılırken geminin basınç ayarı, su boşaltımı ve su süpürmesi çalışmalarından sorumlu olduğunu, bu işlemler sırasında güverte ofisinde bulunduğunu, Kolombiya'da gemiden iki kez ayrıldığını, ilk olarak yüklemenin devamı sırasında limanın yüklemeden sorumlu personeli ile birlikte su seviyesini, diğer bir ifadeyle geminin su altında kalan kısmını tespit etmek amacıyla suya indiğini, yaptıkları inceleme neticesinde geminin su altında kalan kısmının 17.10 metreden az bir miktar fazla olduğunu belirlediklerini, bunun üzerine yaptıkları hesaplama sonucu 2000 ton kömür daha yüklenebileceğine karar verdiklerini, yükleme bittikten sonra yük hesabı talebi üzerine, tekrar yüklemeden sorumlu liman personeli ile birlikte ikinci kez suya indiklerini, yaptıkları inceleme sonucunda geminin su seviyesinin 17.65 metreye ulaştığını tespit ettiklerini, her iki inceleme sırasında da üzerine korona virüs önlemleri nedeniyle beyaz tulum bulunduğunu, bu iki işlem dışında gemiden hiç ayrılmadığını ve genelde geminin güvertesindeki balans ofisinde bulunduğunu, yükleme tamamlanıp hareket ettiklerinde, kendisinin gemiyi sabitlemek için kullanılan geminin baş kısmındaki, yardımcısının ise kuyruk kısmındaki halatlardan sorumlu olduğunu, bu nedenle sürekli geminin baş kısmında beklediğini, buna denizcibaşının da tanıklık edebileceğini, Drummond Limanının yaklaşık 5 mil açığındaki demirleme sahasına geldiklerinde sanık ...'ın talimatı üzerine, demirleme işlemini gerçekleştirdiğini, bir süre sonra su altı denetimi için dalgıçların geldiğini, sanık ...'ın talimatı üzerine diğer personel ile birlikte güverte ofisine geçip su altı kontrolüne yardımcı olduğunu, kontrol süresince güverte ofisinde bulunduğunu, bu süre zarfında denizcibaşının güverte üzerinde etrafı kontrol ettiğini, saat 00.30 sıralarında su altı denetiminin bittiğini, denizcibaşı ile birlikte geminin önündeki demiri çektiklerini, yükleme boyunca çok yorulduğu için odasına gidip dinlendiğini, saat 03.50 sıralarında gece vardiyasında çalışmaya başladığını, 20.08.2020 tarihinde Türkiye'ye giriş yaptıklarını, 21.08.2020 tarihinde Zonguldak açıklarındaki iki numaralı demir atma lokasyonuna demir attıklarını, 22.08.2020 tarihinde saat 13.30 sıralarında operatör platformundan gelen duyuru üzerine, denizcibaşı ile birlikte demiri çekip halatı ayarladıktan sonra gemiyi limana yanaştırdıklarını, daha sonra güverte ofisine gittiğini, saat 21.00'e kadar sanık ... ile birlikte burada çalıştığını, 23.08.2020 tarihinde saat 08.20 sıralarında merdiveni kontrol ederken, ... adındaki personelin; "Liman iskelesinde bazı kişiler var. Ne yaptıklarını anlamadım." dediğini, bunun üzerine merdivene çıktığını ve geminin kıç tarafındaki dalgıçları gördüğünü, durumu sanık ...'a ve inceleme dışı sanığa bildirdiğini, bunun üzerine adı geçen ile inceleme dışı sanığın gemiden inip iskeleye çıktıklarını, içinde uyuşturucu bulunan kutuyu, geminin suyunu boşaltması sonucu su altına kalan kısmın yüzeye çıkması üzerine gördüğünü, daha önce söz konusu kutuyu hiç görmediğini,
Mahkemede; söz konusu kuru yük gemisinin yeni olduğunu, ilk seferini Kolombiya'dan Türkiye'ye yaptığını, Kolombiya'ya ilk kez gittiğini, gemi personeli ile yolculuk sırasında tanıştığını, geminin önce Çin'den Rusya'ya hareket ettiğini, 03.07.2020 tarihinde Rusya'ya vardıklarını, burada gemiye mazot aldıklarını, 05.07.2020 tarihinde Rusya'dan hareket ettiklerini, 06.07.2020 tarihinde kömür yükü için Kolombiya'nın Drummond, boşaltım için ise Türkiye'deki ... Limanına gidileceği talimatını aldıklarını, Drummond Limanına giriş yaptıkları sırada limandan bir geminin hareket ettiğini, söz konusu limanda başka bir geminin bulunmadığını, yine yükleme yapıldığı süre zarfında da ikinci bir geminin limana yanaşmadığını, polislere gelen kadar suç konusu uyuşturucu maddeden haberdar olmadığını, sanık ...'ın Kolombiya'daki yükleme işlemine, deniz seyrine ve Türkiye'deki boşaltım işlemlerine ilişkin açıklamalarının doğru olduğunu, söz konusu beyanlarına katıldığını, ... Limanına 22.08.2020 tarihinde akşam saatlerinde yanaştıklarını, aynı gün yük indiriminin başladığını ve kömürlerin bir kısmını boşalttıklarını, boşaltım işlemenin yalnızca vardiya geçişlerinde durduğunu, 23.08.2020 tarihinde sabah saatlerinde geminin güvertesinde rutin kontrollerini yaptığı sırada, limandaki kalabalık ile denizdeki dalgıçları fark ettiğini, arama için gelen polislerin, geminin altında uyuşturucu madde bulunduğundan şüphelendiklerini söylediklerini, sanık ...'ın talimatı üzerine geminin kıç tarafını yükselttiğini, bunu polislere yardımcı olmak amacıyla yaptıklarını, 22.08.2020 tarihinde normalde yükün iki vinçle boşaltılmasının planlandığını, ancak liman görevlilerinin vinçlerden bir tanesinin bozuk olduğunu söylemeleri üzerine tek vinçle çalışıldığını, bu nedenle boşaltım hızının yavaşladığını, ikinci ve sekizinci ambardan aynı anda yük indirmeleri gerekirken, tek vinç çalıştığı için sadece sekizinci ambardan boşaltım yaptıklarını, gemide dokuz ambar bulunduğunu, geminin baş tarafındaki ambarın bir, geminin kıç tarafındaki ambarın ise dokuz numaralı ambar olduğunu, polisler limana gelmeden önce tek vinçle, arka taraftaki sekizinci ve yedinci ambardan kömür indirdiklerini, bu ambarlardan boşaltım yaptıkları için polisler geldiği sırada, geminin kıç tarafının ön tarafa göre 80 cm yüksekte bulunduğunu, yükleme ve boşaltım işlemeleri yapılırken geminin balans ayarını sağlamak zorunda olduklarını, geminin arka tarafı yükseldiği zaman dengeyi sağlamak için gemiye su almaları gerektiğini, 22.08.2020 tarihinde kömürün bir kısmı limana indirildiği için gemiyi dengede tutmak amacıyla gemiye su aldığını, içinde uyuşturucu madde bulunan ve gemiye sabitlenmiş olan metal kutunun, su seviyesinin yaklaşık iki buçuk metre altında olduğunu, bu bölümün kontrolünün mümkün olmadığını, hayatı boyunca kurallara uyduğunu, talimatlara uyduğu için şirketi tarafından kendisine takdir belgesi verildiğini, kendisi ile diğer sanığın ve inceleme dışı sanığın maaş durumlarının iyi olduğunu, suçlamayı kabul etmediğini,
Savunmuşlardır.
V. GEREKÇE
A. İlgili Mevzuat ve Doktrinde Uyuşmazlık Konusuna İlişkin Görüşler
Anayasa'nın 138/1. ve CMK'nın 217/1. maddeleri ile Anayasa'nın 38. ve İHAS'nin 6/2. maddeleri sarahatine göre ispat hukuku bakımından vicdani kanaat esasını benimseyen Ceza muhakememizin amacı, maddi gerçeği insan onuruna yaraşır biçimde ortaya çıkarmaktır. Geçmişte yaşanan ya da yaşandığı iddia olunan bu vakıayı/maddi gerçekliği, olay mahkemesi yapacağı öğrenme yargılaması ile taraflar ve delillerle doğrudan muhatap olup muhakeme hukukuna ilişkin normlar doğrultusunda, gerektiğinde mantık ilminden ve tecrübe kurallarından da faydalanarak sonradan mahkeme önünde temsil etmeye çalışacak, böylece sezgileriyle değil akıl yoluyla vicdani kanaate ulaşarak (M. Feyzioğlu, Ceza Muhakemesinde Vicdani Kanaat, Yetkin Yayınevi, Syf. 139) maddi sorunu çözecektir. Bu yetki münhasıran olay mahkemesine aittir.
Vicdani kanaate ulaşılması, isnat olunan fiilin ispatlandığı anlamına gelir. Bu nedenle, vicdani kanaat hukuki sorunla değil, maddi sorunla ilgili bir kavramdır ve vicdani kanaate ulaşacak makam da maddi uyuşmazlığı çözmeye yetkili derece mahkemeleridir. Hukuki sorunun çözümünde vicdani kanaat ölçütü kullanılamaz. Çünkü; hukuki sorunun doğru çözümü, maddi olaya uygulanması gereken hukuk kurallarının doğru bulunması ve doğru yorumlanması ile ilgilidir.
Vicdani ispat sisteminde hâkimler, hür vicdanlarına göre hüküm verirler. Her türlü delil aracı, kural olarak kullanılabilir ve bunlar serbestçe değerlendirilir. Ancak bu serbestliğin sınırını yine hukuk belirler. Nitekim, Anayasa'nın 138/1. maddesine göre hâkim, vicdani kanaatini oluştururken, Anayasa'nın, kanunların ve hukukun çizdiği çerçevede kalmak zorundadır. Delil araçlarının ne zaman ve kimler tarafından ikame edilebileceği, bunların muhakemede tabi tutulacakları işlemler, delil aracı ikame taleplerinin hangi şartlarda ret olunabileceği, çelişme yönteminin nasıl hayata geçirileceği, delil aracı yasaklarının neler olduğu gibi konular hukuk tarafından düzenlenir (M. Feyzioğlu, Syf. 357).
Kural olarak delillerle doğrudan temas kurmayan ve öğrenme yargılaması yapamayan Yargıtayın, hukuka uygun olarak elde edilen delilleri takdir etme ve bu suretle ilk derece mahkemelerinin vicdani kanaatini denetleme, aslında olayın nasıl cereyan ettiğini ortaya koyma imkanı bulunmamaktadır. Ancak hükmün gerekçesini esas alarak, bu delillerle varılan sonucun/kabul edilen maddi vakıanın, akıl yürütme/mantık kurallarına, genel hayat tecrübelerine ve bilimsel kaidelere uygun olup olmadığını denetleyebileceğinde de kuşku yoktur. 288. maddenin Hükûmet Tasarısı'ndaki gerekçesinde bu duruma: "Delillerin yanlış değerlendirilmesi, kuralların yorumunu ve eylemin gerçek niteliğinin saptanmasını etkilediğinde elbetteki hukuka aykırılık oluşturur." denilerek işaret edilmiştir. Uygulama da bu şekilde istikrar kazanmıştır. Doktrinde Yenisey aynı düşünceyi; "Bir hukuk normu olmayan fizik ve mantık kuralları ve tecrübe kaidesi, bir hukuk normu gibi ele alınarak bunlara aykırı olan vicdani kanaatin denetlenmesine imkan sağlamaktadır." (Prof. Dr. Feridun Yenisey, İstinafta Maddi Ve Hukuki Mesele Denetimi, Dr. Dr. Silvia Tellenbach'a Armağan, Seçkin Yayınları, Syf. 1282) diyerek benimsendiğini ifade etmiştir. Çünkü; sağlıklı bir hukuki denetimin ön şartı, maddi vakıanın usulüne uygun, tam ve doğru olarak belirlenmiş olmasıdır.
Ceza yargılamasında kanıt serbestliği ilkesi başlığı altında toplayabileceğimiz temel prensiplere göre; a) Herşeyin kanıt olabileceği (hukuka uygun yöntemlerle elde edilmiş), b) İlgililerin kanıt ileri sürebilecekleri, c) Hâkimin kendiliğinden kanıt araştırabileceği, (hatta zorunlu olarak araştırması gerektiği), d) Kanıt ileri sürmede zaman kısıtlaması olamayacağı, e) Kanıtlama külfetinin sanığa yüklenemeyeceği, f) Kanıt değerlendirmede hâkimi bağlayan üstün kanıtın söz konusu olmayıp hâkimin tüm kanıtları serbestçe değerlendirebileceği, (vicdani kanaat) ceza yargılamasının temel ilkeleridir. Bu ilkelerin birinden dahi vazgeçmek, ceza yargılamasının temel ilke ve yapısına aykırı davranmak anlamını taşır (YCGK., 08.04.1991 tarihli ve 81-111 sayılı).
Amacı, somut olayda maddi gerçeğe ulaşarak adeleti sağlamak, suçu işlediği sabit olan faili cezalandırmak, kamu düzeninin bozulmasını önlemek ve bozulan kamu düzenini yeniden tesis etmek olan ceza muhakemesinin en önemli ve evrensel nitelikteki ilkelerinden birisi de öğreti ve uygulamada; suçsuzluk ya da masumiyet karinesi olarak adlandırılan kuralın bir uzantısı olan ve Latincede; in dubio pro reo olarak ifade edilen şüpheden sanık yararlanır ilkesidir. Bu ilkenin özü, ceza davasında sanığın mahkûmiyetine karar verilebilmesi bakımından göz önünde bulundurulması gereken herhangi bir soruna ilişkin şüphenin, mutlaka sanık yararına değerlendirilmesidir. Oldukça geniş bir uygulama alanı bulunan bu kural, dava konusu suçun işlenip işlenmediği, işlenmişse sanık tarafından işlenip işlenmediği veya gerçekleştirilme biçimi konusunda bir şüphe belirmesi halinde de geçerlidir. Sanığın bir suçtan cezalandırılabilmesinin temel şartı, suçun hiçbir şüpheye mahal bırakmayacak kesinlikte ispat edilmesidir. Gerçekleşme şekli şüpheli veya tam olarak aydınlatılamamış olay ve iddialar sanığın aleyhine yorumlanarak mahkûmiyet hükmü kurulamaz. Ceza mahkumiyeti; herhangi bir ihtimale değil, kesin ve açık ispata dayanmalı, bu ispat hiçbir şüphe ya da başka türlü oluşa imkan vermemelidir. Toplanan delillerin bir kısmına gözetilip diğer kısmı gözardı edilerek ulaşılan kanaat üzerinden yüksek de olsa bir ihtimale sanığı cezalandırmak, ceza muhakemesinin en önemli amacı olan gerçeğe ulaşmadan hüküm vermek anlamına gelecektir (YCGK, 11.6.2013 tarihli ve 36-294 sayılı).
Şu hâlde, sanığa isnat edilen fiilin sanık tarafından icra edildiğinin kabulü için, gerekçeli ve muhtemel şüphenin tamamen yenilmesi gerekir. Zira kabili te'lif olmayan şüphe ile gerçeğin yan yana mevcudiyeti ile vicdani kanaate ulaşılmasının, mantık ve hukuk kuralları bakımından mümkün olduğu söylenemez.
B. Somut Olayda Hukuki Nitelendirme
Emniyet Genel Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığınca, 22.08.2020 tarihinde, saat 15.50'de Zonguldak İl Emniyet Müdürlüğüne gönderilen yazıda; uluslararası uyuşturucu madde ticaretinin önlenmesine yönelik yapılan çalışmalar kapsamında, Kolombiya'dan hareket edip Zonguldak ... Limanına gelen, ... adlı kargo gemisinden tekne ya da başkaca yöntemler kullanılmak suretiyle uyuşturucu madde aktarılacağına dair bilgi elde edildiğinin belirtildiği, bunun üzerine Çorlu İlçe Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlar Grup Amirliği görevlilerince konu hakkında yapılan araştırmalar neticesinde, söz konusu geminin Panama Bandıralı, ******* IMO numaralı ve kömür yüklü olduğunun, kömürün ... Santralinde kullanılacağının, Kolombiya'dan gelen geminin liman açıklarında beklemekte olduğunun tespit edildiği, edinilen bilgi ve yapılan çalışmalar hakkında bilgilendirilen Cumhuriyet savcısı tarafından, bahsi geçen geminin takip edilip limana demir atması hâlinde bilgi verilmesi talimatının verildiği, 21.08.2020 tarihinde ... Limanı açıklarına gelen ve limandaki yoğunluk nedeniyle aynı gün açıktaki demirleme sahasında bekleyen ... adlı geminin, 22.08.2020 tarihinde saat 15.35'de gemiye çıkan kılavuz kaptan eşliğinde, demirleme alanından hareket edip limana doğru ilerlediği, aynı gün saat 17.10'da 1 numaralı rıhtıma demir atan gemiden, saat 19.50'de kömür boşaltım işleminin başladığı, 23.08.2020 tarihinde saat 07.00 sıralarında limana gelen görevlilerce, geminin limana demir attığının görülmesi üzerine Cumhuriyet savcısına bilgi verildiği, Cumhuriyet savcısının 23.08.2020 tarihli yazılı arama emrine istinaden, refakate alınan İngilizce bilen liman personeli ile birlikte söz konusu gemiye çıkılıp toplam yirmi kişiden oluşan mürettebat ile geminin tüm giriş ve çıkışlarının görevlilerce kontrol altına alındığı, gerçekleştirilecek işlemler hakkında tercüman vasıtasıyla sanıklara ve inceleme dışı sanığa açıklama yapıldıktan sonra, saat 09.45 sıralarında narkotik arama köpeği eşliğinde arama işlemine başlandığı, bu kapsamda geminin güvertesinde, seyir ve kaptan köşkünde, personel kamaralarında, depolarda, mutfaklarda, koridorlarda, teknik odalarda, makine dairelerinde ve diğer tüm ortak kullanım alanlarında yapılan aramalarda herhangi bir suç unsuruna rastlanmadığı, gemideki kömürün boşaltımının devam ettiği saat 11.00 sıralarında, geminin su altında kalıp görünmeyen kısımlarının kontrol edilebilmesi amacıyla Zonguldak Resif Dalış Merkezinde görevli iki dalgıcın limana intikalinin sağlandığı, dalgıçlar tarafından geminin karina olarak adlandırılan su altında kalan kısımlarında yapılan inceleme neticesinde; geminin iskele (Sol) tarafının, pupa olarak adlandırılan kıç kısmına yakın bir yerine, 16-15 metre draft işaretlerinin hemen yanına, mıknatıs kullanılmak suretiyle bir metal kutunun yerleştirildiğinin tespit edildiği, gemideki yükün boşaltımının sürdüğü saat 13.00 sıralarında, geminin su altındaki kısmının belli bir seviyeye yükselmesi üzerine sanık ... ve liman personelleri refakatinde küçük bir tekneden sarkıtılan halatın, geminin iskele tarafına mıknatıs ile monte edilmiş metal kutuya bağlandığı, tekne ile çekilerek geminin gövdesinden ayrılan kutunun dalgıçlarca rıhtıma çıkarıldığı, görevlilerce yapılan incelemede; metal kutunun üzerinde 14 adet mıknatıs bulunduğunun, kutunun boyutlarının 83x53x16 cm olduğunun, kutunun dış kısmında tutma, çekme, askı ya da montaj amacıyla kullanıldığı değerlendirilen çıkıntıların ve bir ucu söz konusu çıkıntılara bağlı, diğer ucu ise kesilmiş olan kalın iplerin bulunduğunun, kutunun içine su girmemesi amacıyla kapak kısmının plastik conta ve vidalarla kapatıldığının, kutunun uç kısmının su direncinin kırılması maksadıyla geminin gidiş istikameti yönünde ve eğimli şekilde dizayn edildiğinin tespit edildiği, görevlilerce vidaları sökülüp kapağı açılan kutunun içinde 28 paket hâlindeki, toplam net 27890 gram suç konusu kokainin ele geçirildiği olayda;
Suç konusu uyuşturucu maddelerin içinde bulunduğu materyaller üzerinde tespit edilen tasnife elverişli izlerin sanıkların parmak izleriyle eşleşmemesi, dosyadaki bilgi ve belgelere göre; yükleme işlemi sırasında 24 saat boyunca gemide bir güvenlik görevlisi, denizde ise bir güvenlik botu bulundurulduğu, yükleme alanının rıhtımdaki kameralar ile izlendiği, gemiye girişlerde kimlik kontrolünün yapıldığı, narkotik arama köpeği eşliğinde kontrol usulünün uygulandığı, bu bağlamda birçok limanda uygulanmayan güvenlik tedbirlerinin gerçekleştirildiği Kolombiya’nın Drummond Limanında, kömür yüklendikten sonra ... adlı gemide yapılan kontrolde herhangi bir uyuşturucu ya da uyarıcı maddeye rastlanmaması, adı geçen geminin su altında kalan bölümlerinin Kolombiyalı dalgıçlar tarafından kontrolü üzerine düzenlenen "Su Altı Muayenesi" başlıklı 01.08.2020 tarihli belgede; dalgıçlarca geminin dümeninde, ana ve yardımcı pervanelerinde, kinistininde, denge omurgası ile sağlayıcısında ve gövdesinde yapılan inceleme herhangi bir değişikliğin ve olağan dışı bir bileşenin bulunmadığı belirtilmekle birlikte, 22.12.2020 tarihli CD çözümleme tutanağında; Kolombiya'da gerçekleştirilen su altı denetimine ilişkin görüntülerin incelemesinde, suç konusu uyuşturucu maddelerin yerleştirildiği metal kutunun geminin gövdesine sabitlendiği yer olan, 15-16 metre draft işaretlerinin bulunduğu bölgenin denetim sırasında kontrol edilmediğinin ifade edilmesi, sanıkların müdafileri tarafından dosyaya sunulan 04.09.2020 tarihli rapor ile kovuşturma evresinde gemi inşaat ve makine mühendisi, uzak yol kaptanı ve uzman dalgıçtan oluşan üç kişilik bilirkişi heyete tarafından düzenlenen 03.02.2021 tarihli raporda; Kolombiya'da gerçekleştirilen su altı denetiminin kinistin alıcıları, dümen, dümen mili, pervaneler ve yalpa omurgası etrafında daha detaylı yapıldığının, denetim sırasında omurga hattı ile diğer kısımların kontrolüne önem verilmeden, yüzeysel ve yeterince aydınlatma yapılmadan geminin kıç tarafına doğru ilerlendiğinin, dalgıçların geminin iskele kıç omuzlukta bulunan kana rakamlarının olduğu yere geldiklerinde, 2 metre hizasından 9 metre hizasına kadar olan kısmı ve derinliği kayda aldıklarının, metal kutunun geminin iskele kıç omuzlukta 15-16 metre kana rakamları arasına monte edilmesi nedeniyle dalgıçların düzeneği tespit edebilmeleri için 12.5 metre çizgisine kadar yükselmeleri gerektiğinin, ancak bunu yapmadıkları için metal kutunun kamera kaydında yer almadığının, 292 metre uzunluğundaki geminin su altı denetiminin gece karanlığında yapılıp yaklaşık 50-55 dakika sürdüğünün, su altındaki 17,5 metre derinliğin, 45 metre genişliğin ve 23.600 metrekareden fazla alanın dalgıç ile geceleyin, yeterli aydınlanma olmadan bir saatten az sürede yapılmasının mümkün olmadığının, Drummond Limanında yükleme yapılırken gemide bir güvenlik görevlisi, denizde ise bir güvenlik botu bulunması, rıhtımdaki kameralar vasıtasıyla operasyon alınanı sürekli izlenmesi ve gemiye girişlerin kısıtlı ve kontrollü olması nedeniyle gemi personelinin kimseye görünmeden yüksek bir mesafeden metal kutu ile denize inip su altında sabitleme işlemi yapmasının imkansıza yakın bir durum olduğunun, dalış yapılmadan kutunun gövdeye sabitlenemeyeceğinin, ağız kısmı plastik conta ile kapatılması nedeniyle su almadığı anlaşılan metal kutunun nötr yüzerliliğe (Su içinde batmama/bırakılan derinlikte askıda kalma) sahip olduğunun, dolayısıyla geminin su altında kalan bölümünün (Draft seviyesinin) uygun bir seviyeye gelmesi durumunda, kapalı ya da yarı kapalı sistem dalış cihazlarına sahip iki profesyonel dalgıcın, güvenlik botu ya da güvertedeki gemi personeli tarafından fark edilmeden metal kutuyu geminin gövdesine en fazla bir dakika içinde monte edebileceğinin, söz konusu kutunun sabitlendiği yerin gemi güvertesinden görülmesinin imkansız olduğunun belirtilmesi,
Söz konusu geminin sigorta temsilcisi ile Kolombiyalı yetkililer arasında 01.09.2020 ve 02.09.2020 tarihleri arasında gerçekleştirilen e-posta yazışmalarından; Kolombiya'daki yasa dışı oluşumların uluslararası uyuşturucu madde ticaretinde çeşitli yöntemlere başvurduklarının ve bunlardan bir tanesinin de içinde uyuşturucu madde bulunan düzeneklerin yükleme limanındaki gemilerin gövdesine sabitlemek olduğunun anlaşılması, bu bilgiyi doğrulayan, diğer bir anlatımla bu nakil şeklinin tercih edilen bir yöntem olduğunu gösteren bir olayın, sanıkların müdafii tarafından dosyaya sunulan Çanakkale 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 24.11.2021 tarihli ve 137-627 sayılı kararına konu olduğu, söz konusu olayda da tıpkı uyuşmazlık konusunda olduğu gibi, Kolombiya'nın Drummond Limanından kömür yükü ile birlikte 28.07.2020 tarihinde hareket edip 21.08.2020 tarihinde boşaltım yeri olan Çanakkale 2. İçdaş Limanına gelen ... adlı kuru yük gemisinin, sancak (Sağ) tarafının pupa olarak adlandırılan kıç kısmına yakın bir yerinde, 16 metre draft işaretlerinin hemen yanında, mıknatıs kullanılmak suretiyle sabitlenmiş metal bir düzeneğin tespit edildiğinin anlaşılması, her ne kadar Yerel Mahkemece, suç konusu uyuşturucu maddelerin bulunduğu metal kutunun, Kolombiya'daki su altı denetimi yapıldıktan sonra geminin açık denizde durması üzerine gövdesine sabitlendiği kabul edilmiş ise de dosya içinde yer alan makine daire defterinde ve "Metro Shipping Agency Co. İstanbul Olayın Çizelgesi" ile "Form A" başlıklı belgelerde; ... adlı geminin 01.08.2020 tarihinde saat 00.57'de Kolombiya'dan hareket ettikten sonra, Çanakkale ve İstanbul Boğazlarından geçiş yaptığı 20.08.2020 tarihine kadar hiç durmadığının, söz konusu geminin 21.08.2020 tarihinde Zonguldak ... Limanı açıklarındaki demirleme alanına demir attığının ve kömür yükünü boşaltmak amacıyla 22.08.2020 tarihinde saat 15.35'de adı geçen limana hareket ettiğinin belirtilmesi ve yine gerek sanıkların; Türkiye’ye gelene kadar hiç durmadıklarına ilişkin, gerekse hakkındaki beraat hükmü kesinleşen geminin baş mühendisi inceleme dışı sanığın; geminin seyrine, yasal kömür yükünün yüklemesine ve boşaltılmasına ilişkin sanık beyanlarının doğru olduğuna, sürekli geminin makine dairesinde bulunması nedeniyle geminin ya da motorların durması hâlinde bunu fark edebileceğine dair aşamalardaki savunmaları karşısında; Yerel Mahkemenin, geminin açık denizde durması sonrası metal kutunun sabitlendiği kabulünün dosyadaki bilgi ve belgeler ile örtüşmediğinin anlaşılması, sanıklar tarafından suç konusu uyuşturucu maddelerin içinde bulunduğu metal kutunun, geminin limana yanaşmasından önce durduğu sırada Türkiye'deki irtibatlı olunan kişilere teslim edilmesi mümkün iken, bunun yapılmayıp bir gece boyunca liman açıklarında demirlemiş şekilde beklendikten sonra, metal kutunun sabitlendiği yönden (İskele tarafından) limana yanaşılarak, uyuşturucu maddelerin yerleştirildiği düzeneğin görünür hâle gelmesine imkan verecek şekilde gemideki yükün boşaltılmaya başlanmasının, sanıkların suç konusu uyuşturucu maddelerle ilgi ve irtibatlarının bulunmadığına ilişkin savunmalarını doğrulaması, isnat edilen suçun, sanıklar dışındaki gemide bulunan diğer bir ya da birkaç personel tarafından da üçüncü kişilerle birlikte iştirak hâlinde işlenebilmesinin hukuken mümkün olduğu ve gemide toplam yirmi kişinin bulunduğu düşünüldüğünde, sırf görev tanımlarından hareketle sanıkların ceza sorumluluklarına gidilmesinin, ceza hukuku prensipleriyle bağdaşmayan varsayıma dayalı bir kabul olması, sanıkların tüm aşamalarda isnat edilen suçlamayı kabul etmemeleri,
Diğer taraftan, geminin boyutları, seyir hâlindeki ortalama hızı, yükleme yapıldıktan sonraki tonajı, uyuşturucu maddelerin yerleştirildiği düzeneğin geminin gövdesine sabitlendiği nokta ve bilirkişi raporu uyarınca uyuşturucu maddelerin yerleştirildiği metal kutunun, hareket hâlinde olmayan bir geminin gövdesine uzman iki dalgıç tarafından çok kısa bir süre içinde sabitlenebileceği dikkate alındığında; uyuşturucu madde nakli için özel olarak hazırlanmış bir düzeneğin, seyir hâlindeki bir geminin gövdesine yerleştirilmesinin mümkün olup olmadığına ilişkin ve yine yapılan inceleme neticesinde isnat edilen suçla ilgili olarak herhangi şüpheli bir durumun belirlenemediği sanıkların kullandığı telefonlara ilişkin HTS kayıtlarındaki, içeriği tespit edilemeyen görüşmelerden yola çıkılarak yapılacak bir araştırmanın sonuca etkili olmayacağı ve toplanıp tartışılan delillerin maddi gerçeğe ulaşılması açısından yeterli olduğu anlaşıldığından, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının eksik araştırma ile hüküm kurulduğu yönündeki itirazlarının yerinde olmadığı,
Hususları birlikte değerlendirildiğinde; sanıklar hakkında eksik araştırmayla hüküm kurulmadığı, mahallinde ikame olunan ve tartışılan delillerin, gerekçeli/muhtemel şüphenin tamamen ortadan kaldırılması ve sanıkların müsnet uyuşturucu madde ithal etme suçunu işledikleri yönünde vicdani kanaat oluşması için yeterli olmadığı anlaşılmakla in dubio pro reo/şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereğince ispat edilemeyen suçtan beraatlerine kararı verilmesi gerektiği kabul edilmelidir.
Bu itibarla, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının değişik gerekçe ile kabulüne karar verilmelidir.
Uyuşmazlık konusuna ilişkin olarak yapılan oylamalarda çoğunluk görüşüne katılmayan;
Üç Ceza Genel Kurulu Üyesi; sanıklar hakkında eksik araştırmayla hüküm kurulduğu,
Bir Ceza Genel Kurulu Üyesi ise; sanıklara isnat edilen uyuşturucu madde ithal etme suçunun sabit olduğu, bu nedenle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının reddedilmesi gerektiği,
Düşünceleriyle karşı oy kullanmışlardır.
VI. KARAR
Açıklanan nedenlerle;
1-Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının DEĞİŞİK GEREKÇEYLE KABULÜNE,
2-Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 28.12.2021 tarihli ve 15643-14421 sayılı sanıklar hakkındaki temyiz istemlerinin esastan reddi ile hükümlerin onanmasına ilişkin kararının KALDIRILMASINA,
3-Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin 18.05.2021 tarih ve 1025-1291 sayılı kararının, sanıklara isnat edilen uyuşturucu madde ithal etme suçunun sabit olmadığının gözetilmemesi isabetsizliğinden BOZULMASINA,
4-Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının kabul edilip Özel Dairenin temyiz istemlerinin esastan reddi kararının kaldırılmasına ve Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin hükmünün bozulmasına karar verilmesi nedeniyle sanıkların cezalarının İNFAZININ DURDURULMASINA ve TAHLİYELERİNE, başka bir suçtan hükümlü veya tutuklu olmadıkları takdirde derhal salıverilmeleri için YAZI YAZILMASINA,
5-Dosyanın, CMK'nın 304/2-a maddesi uyarınca Zonguldak 3. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 15.01.2025 tarihinde yapılan müzakerede oy çokluğuyla, infazların durdurulup sanıkların tahliyeleri yönünden ise oy birliğiyle karar verildi.