"İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki "manevi tazminat" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İzmir 3.Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 22.3.2005 gün ve 2004/114 E. 2005/83 K. sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 4.Hukuk Dairesinin 11.5.2006 gün ve 2005/6675 E. 2006/5654 K.sayılı ilamı ile, (....Dava, kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili çeşitli gazetelerde müvekkili ile ilgili ile ilgili olarak davalı tarafından söylenen sözlerin ve ortaya atılan iddiaların yer aldığını, bunların gerçek dışı olup müvekkilinin kişilik hakkına saldırı oluşturduğunu ileri sürerek manevi tazminat isteminde bulunmuştur.
Davalı ise, davacı hakkında çete mensubu ya da 3-4 kişilik çete içinde yer alıyor demediğini, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi'nden kovulduğunu söylemediğini, "Yalova'dan kavga çıkartacak sözler…
… savaş aştı…
… bugün mani yarın hani…
… Yalova mani'siz duramıyor…
… D..'li Yalova'nın çete sıkıntısı…
…" biçimindeki başlıkların gazetenin kendi yorumu ve başlıkları olduğunu belirterek istemin reddedilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, 03.03.2004 günlü Yeni A.... gazetesinde "bakan iken davacıyı birkaç kez bakanlıktan kovdum, o nedenle ciddiye alınmamıştır…
…" 04.03.2004 günlü Haber E....... gazetesinde "İzmir'den kovacağım", 10.3.2004 günlü Yeni A.... gazetesinde "Gaziantep Belediye Başkanı Celal D...... mani ile çalışmak için makul kişi değildir" 11.3.2004 günlü M...... Gazetesinde "üç beş çete derken sadece Büyükşehir Belediyesindeki Hasan F..... M.... zihniyetini kastettim" biçimindeki sözleri davacının kişilik haklarına saldırı oluşturduğu benimsenerek istemin bir bölümünün kabulüne karar verilmiştir.
Karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya arasındaki bilgi ve belgelere göre; davaya konu edilen yayınların yapıldığı günlerde davacı İzmir Büyükşehir Belediyesi İzmir Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürü ve İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı olarak görev yapmaktadır.
Davalı ise yapılacak yerel seçimde İzmir Büyükşehir belediye Başkan adayıdır. Davalı, seçim çalışmaları sırasında davacının görev alanını da kapsayan konularda bazı açıklamalarda bulunmuş, davacı da davalının bu açıklamaları arasında yer alan yukarıdaki sözlerin kişilik haklarına saldırı oluşturduğunu ileri sürerek eldeki bu davayı açmıştır.
Davalının, davacı hakkında "Gaziantep'ten kovulmadın mı ? …
… ben üç beş çete derken sadece Büyükşehir Belediyesi'ndeki Hasan F..... M.... zihniyetini kastettim…
…"biçiminde açıklamada bulunduğu kanıtlanamamıştır. Davalının kabulünde yer alan açıklamalarının ise davacının kişilik haklarına saldırı oluşturacak nitelik taşımadığı eleştiri sınırları içinde kaldığı anlaşılmaktadır.
Gazetelerde yer alan, ancak davalı tarafından söylendiği kanıtlanamayan sözlerden dolayı davalının sorumlu tutulması düşünülemez. Şu durumda mahkemece, istemin tümden reddedilmesi gerekirken kısmen de olsa kabul edilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir…
….) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN: Davalı vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre,Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken,önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ:Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile,direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429. Maddesi gereğince BOZULMASINA,istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 17.1.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.