Logo

Hukuk Genel Kurulu2008/21-577 E. 2008/568 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının Kurum kayıtlarında yer almayan çalışmasının tespiti davasında, mahkemenin eksik inceleme yapıp yapmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının çalıştığı iddia edilen döneme ait bordrolar, ücret bordroları ve diğer işyeri belgelerinin Kurumdan ve işverenden istenilmesi, primlerin kimin adına yatırıldığının araştırılması, aynı işyerinde çalışan tanıkların dinlenilmesi ve gerektiğinde komşu işyerlerinin kayıtlarının incelenmesi gibi hususların yerine getirilmemesi ve sosyal güvenliğe ilişkin davalarda mahkemenin re'sen araştırma yükümlülüğü bulunması gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Kadıköy 1.İş Mahkemesi

TARİHİ : 23/07/2008

NUMARASI : 2008/37 E-2008/414 K.

Taraflar arasındaki “sigortalılık süresinin tespiti” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Kadıköy 1.İş Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 13.12.2006 gün ve 2005/1390 E-2006/727 K. sayılı kararın incelenmesi davalı Sosyal Güvenlik Kurumu vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 21.Hukuk Dairesinin 14.01.2008 gün ve 2007/3272-2008/12 sayılı ilamı ile; (...Davacı, Kurum kayıtlarında yer almayan 1.7.1981 tarihinden itibaren 90 günlük çalışmasının tesbitine karar verilmesini istemiştir.

Mahkeme yazılı gerekçelerle istemin kabulüne karar vermiştir.

Yapılan incelemede, davacının dava konusu işyerinden verilmiş 1.7.1981 tarihli işe giriş bildirgesinin bulunduğu, sigortalı hizmet cetvelinde işyerindeki çalışmalarının 1981/4. dönemden itibaren yer aldığı, 1.7.1981 tarihinden itibaren başlayan 1981/3. dönem çalışmaların mevcut olmadığı, işyerinin 1.1.1981-18.4.1990 tarihleri arasında faaliyet gösterdiği, dava dilekçesine ekli 1981 yılı 7,8,9 . aylara ait aylık sigorta primleri bildirgelerinde ve prim makbuzlarında sigortalı adının yer almadığı, bu nedenle bu bildirge ve makbuzların davacıya mal edilemeyeceği, Kurumun 7.1.1982 tarih, 002847 sayılı yazısının ise iptal-ipka işlemine ilişkin olup yanlızca 1.7.1981 tarihli girişten bahsedildiği, bu yazıda çalışma süresine yönelik bir bilgi bulunmadığından çalışmaya dair açık bir delil olamayacağı, Mahkemenin ise yetersiz belgeler sigortalı giriş bildirgesi ve işyerinin muhasebecisi olduğunu beyan eden yetersiz tanık beyanı üzerinden istemin kabulüne karar verdiği anlaşılmaktadır.

Dava, 1.7.1981-30.09.1981 tarihleri arasındaki süreye ilişkin hizmet tesbiti davasıdır. Yasal dayanağı, Mahkemenin de hükmünde kabul ettiği üzere 506 sayılı Yasa'nın 79/10. maddesi olan bu tür davalarda işveren davaya usulüne uygun olarak dahil edilmeli ve dava hakkındaki beyanı alınmalı, 1981/3 dönem bordroları ücret bordroları ve diğer işyeri belgeleri kurumdan ve işverenden istenilmeli, primlerin kimin adına yatırıldığı araştırılmalı, bordro tanıkları dinlenilmeli, bordrolar mevcut değil ise aynı işyerinde çalıştıkları giriş bildirgesi, hizmet cetveli gibi belgelerden anlaşılan tanıkların ve gerektiğinde işyerine komşu işyerlerinin kayıt veya zabıta araştırması ile belirlenmiş kişilerin beyanlarına başvurulmalı, sosyal güvenliğe yönelik bu tür davalarda mahkemenin re'sen araştırma yapabileceği dikkate alınmalı, deliller olabildiğince toplanarak çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duruksamaya yer bırakmayacak bir şekilde açıkça belirlenmelidir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 2003/21-634-572, 2004/21-480-579 ve 2005/21-495-582 sayılı kararlarıda bu yöndedir.

Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

O halde, davalı kurum bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

TEMYİZ EDEN : Davalı vekili

HUKUK GENEL KURULU KARARI

Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle Hukuk Genel Kurulu’nun 15.10.2003 gün ve 2003/21-634 esas, 2003/572 karar; 03.11.2004 gün ve 2004/21-480 esas, 2004/579 karar; 22.03.2006 gün ve 2006/21-43 esas, 2006/98 karar; 12.03.2008 gün ve 2008/21-242 esas, 2008/251 karar; sayılı ilamlarında da aynı ilkenin kabul edilmiş bulunmasına göre, Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.

S O N U Ç : Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında ve yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429.maddesi gereğince BOZULMASINA, 24.09.2008 gününde, oybirliği ile karar verildi.