"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara 6.Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 10.12.2009
NUMARASI : 2009/1439 E-2009/2422 K.
Taraflar arasındaki “tazminat” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 6.Sulh Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 11.11.2008 gün ve 2008/1355 E- 2509 K. sayılı kararın incelenmesi davacı tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 3.Hukuk Dairesinin 20.04.2009 gün ve 2009/2879-7064 sayılı ilamı ile;
(...Dava, davacı tarafından davalıya karşı açılan alacak davasında davalının mahkemeye sunduğu dilekçede yazılı sözcüklerin kişilik hakkına saldırı oluşturması nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacının avukat olduğu, davalının ise hukuk profesörü olduğu, davalının mahkemeye sunduğu dava konusu dilekçede; "Davacı, dava ehliyeti konusunda şahsımı kuşkuya sevketmiştir. Davacının psikolojik durum itibarı ile dava ve taraf ehliyetine sahip olup olmadığı açıklığa kavuşturulmalıdır" sözcüklerinin de yazılı bulunduğu anlaşılmaktadır.
Tarafların çok önceden tanışıyor olmaları, aralarında hukuki uyuşmazlıklar bulunması ve dosya içeriği incelenip değerlendirildiğinde; davalının yazdığı bu sözcüklerin o davada iddia ve savunma sınırlarını aştığı, davacının akıl sağlığının incelenmesinin istenmesinin kişilik hakkına saldırı oluşturduğu sonuç ve kanatine varılmıştır. Bu nedenle takdir olunacak uygun miktarda manevi tazminatla davalının sorumluluğuna karar verilmesi gerekirken mahkemece davanın reddedilmesi bozma nedenidir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir...)
Gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN : Davacı vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulu’nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
S O N U Ç : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma
kararında gösterilen nedenlerden dolayı HUMK.nun 429.maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 15.12.2010 gününde, oybirliği ile karar verildi.