"İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki "kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Kartal 4. Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 26.06.2009 gün ve 2008/340 esas, 2009/253 karar sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 14.06.2010 gün ve 8213/11089 esas, karar sayılı ilamı ile;
(...Dava, 4650 sayılı Yasa ile değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar Dairemizce onanmış, bu karara karşı davacı idare vekili tarafından karar düzeltme isteğinde bulunulmuştur.
Dava konusu edilen taşınmaza Kamulaştırma Kanununun 27. maddesi uyarınca acele el konulmasına ilişkin Kartal 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/163 Değişik İş sayılı dosyasında; davacı idarenin 49.810,00-TL bedel mükabilinde taşınmaza el koymasına karar verilip, söz konusu bedelin davalıya ödenmesinden sonra açılan kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmazın idare adına tescili istemine ilişkin davada, mal sahibi şirket vekili tarafından verilen 05.05.2008 tarihli cevap dilekçesi ile 20.06.2008 tarihli beyan dilekçesinde, kendilerine ödenen 49.810,00-TL'lik bedele itiraz etmeyip kabul ettiklerini, buna rağmen açılan davanın yersiz olduğunu beyan etmesi dikkate alınarak, hüküm altına alınan kamulaştırma bedelinin bu miktarı geçmeyeceği gözetilmeden, mahkemece yapılan keşif sonrası alınan rapor uyarınca davalının razı olduğu bedelden fazla olan miktar üzerinden davanın kabul edildiği, mahkeme kararının açıklanan bu gerekçe ile bozulması gerekirken onandığı bu kez yapılan incelemede anlaşıldığından,
Davacı idare vekilinin karar düzeltme talebinin kabulüne Dairemizin 11.03.2010 gün ve 2009/18322- 2010/3748 sayılı onama ilamının kaldırılmasına hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle bozulmasına...)
gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN : Davacı vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
S O N U Ç : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, 04.05.2011 gününde yapılan ikinci görüşmede oyçokluğu ile karar verildi.