Logo

Hukuk Genel Kurulu2012/4-141 E. 2012/676 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Hakimlerin yargılama faaliyetleri nedeniyle açılan manevi tazminat davasının, 6110 sayılı Kanun ile getirilen yeni düzenlemeler çerçevesinde açılıp açılamayacağı.

Gerekçe ve Sonuç: 6110 sayılı Kanun ile 2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanunu'na eklenen 93/A maddesi ve HUMK'nun 573. maddesinde yapılan değişiklik uyarınca hakimlerin yargılama faaliyetleri nedeniyle artık sadece Devlet aleyhine tazminat davası açılabileceği ve ceza davası sonucunda verilen hükmün kesinleşmesinden sonra dava açılabileceği gözetilerek, ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin dava dilekçesinin reddine dair kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Yargıtay 4.Hukuk Dairesi (İlk Derece)

TARİHİ : 25/10/2011

NUMARASI : 2011/20-2011/100

Taraflar arsındaki tazminat davasının yapılan incelemesi sonucunda ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 4. Hukuk Dairesince ;

(..."Dava, hakimlerin hukuki sorumluluğuna dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir.

"Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair" 6110 sayılı Yasa 14/02/2011 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanmak suretiyle yürürlüğe girmiştir. 6110 sayılı Yasa'nın 12. maddesi ile 2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanunu'na 93/A maddesi eklenmiştir. Maddedeki düzenlemeye göre:

Hakim ve savcıların bir soruşturma, kovuşturma veya davayla ilgili olarak yaptıkları işlem, yürüttükleri faaliyet veya verdikleri her türlü kararlar nedeniyle:

a)Ancak Devlet aleyhine tazminat davası açılabilir.

b)Kişisel kusur, haksız fiil veya diğer sorumluluk sebeplerine dayanılarak da olsa hakim veya savcı aleyhine tazminat davası açılamaz.

Devlet aleyhine açılacak tazminat davası ancak dava konusu işlem, faaliyet veya kararın dayanağı olan;

a)Soruşturma sonucunda verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın veya kamu davası açılmış ise kovuşturma sonucunda verilen hükmün,

b)Dava sonunda verilen hükmün, kesinleştiği tarihten itibaren bir yıl içinde açılabilir. Kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın veya hükmün kesinleşmesinden önce, hakim veya savcının söz konusu işlem, faaliyet veya kararıyla ilgili olarak görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle görevini kötüye kullanmaktan mahkumiyeti halinde ise tazminat davası bu hükmün kesinleşmesinden itibaren bir yıl içinde açılabilir.

Yine, 6110 sayılı Yasa'nın 14. maddesi ile HUMK'nun 573 maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi değiştirilmiş ve "Hakimlerin yargılama faaliyetlerinden dolayı aşağıdaki sebeplere dayanılarak Devlet aleyhine tazminat davası açılabilir." biçiminde düzenleme yapılmıştır.

Dava konusu, ceza soruşturması sırasında yapılan işleme ilişkindir. Açılan ceza davası ise, Sakarya 1.Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2011/223 esas sayılı dosyasında derdest bulunmaktadır. 6110 sayılı Yasa ile değişik 2802 sayılı Yasa'nın 93/A maddesi uyarınca; ancak, asıl dava sonucunda verilen hükmün kesinleşmesinden sonra tazminat davası açılabilir. Şu durumda, davacının istemi dinlenilebilir bulunmamakta olup; dava dilekçesinin reddine karar verilmelidir.

HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;

1-Dava dilekçesinin reddine,

2-Davanın reddi nedeniyle alınması gereken 18,40-TL maktu karar ve ilam harcının peşin alınan 237,00-TL'den düşümü ile kalan 218,60-TL'nin istek halinde davacıya iadesine,

3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi uyarınca davalı hazine yararına takdir olunan 2.200,00-TL maktu avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,

4-Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,”...)

dair oybirliği ile verilen 25.10.2011 gün ve 2011/20-100 sayılı kararın temyiz edilmesi üzerine kararın süresinde temyiz edildiğinin anlaşılmasından ve dosyadaki tüm kağıtların okunmasından sonra gereği düşünüldü:

HUKUK GENEL KURULU KARARI

Dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bilgi ve belgelere, daire kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, usul ve yasaya uygun olduğu tespit edilen Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği kararın onanması gerekir.

SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile 4. Hukuk Dairesinin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği kararın yukarıda açıklanan nedenlerle ONANMASINA, gerekli temyiz ilam harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 6217 sayılı Kanunun 30.maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı HUMK'un 440. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05.10.2012 gününde oybirliği ile karar verildi.