Logo

Hukuk Genel Kurulu2011/2-822 E. 2012/146 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında, kocanın eşinin ameliyatında yanında bulunmaması nedeniyle manevi tazminat ödenmesine hükmedilmesi doğru mudur?

Gerekçe ve Sonuç: Kocanın eşinin ameliyatında yanında bulunmaması olayının üzerinden iki yıl geçtikten sonra açılan boşanma davasında, bu durumun boşanma sebebi olarak kabul edilemeyeceği ve manevi tazminat gerektirmediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

Taraflar arasındaki “boşanma” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Küçükçekmece 1. Aile Mahkemesince davacı/karşı davalı Dursun’nun davasının reddine, davalı/karşı davacı Zeynep’in davasının kabulüne dair verilen 03.12.2009 gün ve 2009/259 Esas ve 2009/1522 Karar sayılı kararın incelenmesi davacı/karşı davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 21.03.2011 gün ve 2010/4146 Esas ve 2011/4997 Karar sayılı ilamı ile,

(1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalı-davacı kocanın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.

2-Evlilik birliğinin sarsılmasına neden olan olaylarda davacı-davalı kocadan kaynaklanan ve davalı-davacı kadının kişilik haklarına saldırı teşkil eden bir olayın varlığı ispatlanamamıştır. Davalı-davacının manevi tazminat talebinin reddine karar vermek gerekirken yazılı şekilde kabulü doğru değildir…)

gerekçesiyle ikinci bentte açıklanan nedenlerle manevi tazminat noktasından bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

TEMYİZ EDEN: Davacı/ karşı davalı Dursun vekili

HUKUK GENEL KURULU KARARI

Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

Dava ve karşı dava, evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuksal nedenine dayalı boşanma ve tazminat istemine ilişkindir.

Yerel Mahkemece, davacı Dursun tarafından, açılan boşanma davasının reddine; karşı davacı Zeynep Tarafından açılan boşanma davasının ve tazminat taleplerinin kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Davacı/karşı davalının temyizi üzerine hüküm, Özel Dairece yukarıda başlık bölümünde yer alan gerekçelerle manevi tazminat noktasından bozulmuştur.

Yerel Mahkemece önceki kararda ısrar edilmiş, direnme hükmünü temyize davacı/karşı davalı vekili getirmiştir.

Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık, davalı/karşı davacı kadının kişilik haklarına saldırı teşkil eden bir olayın varlığının ispatlanıp ispatlanamadığı noktasında toplanmaktadır.

Bilindiği üzere, boşanma sebebini oluşturan olguyu, makul süre içerisinde boşanma davasına konu yapmayan ve evlilik birliğini devam ettiren eş, daha sonra geçmişe dönerek o olguyu boşanma sebebi yapamaz.

Eldeki davada, davalı/karşı davacı kadın, 2007 yılında rahatsızlanarak cerrahi bir operasyon geçirmiş ve davacı/davalı koca, ameliyat sırasında davalı/karşı davacı eşinin yanında bulunmamış, tanık anlatımlarına göre ameliyat sonrası yanına gelmiştir.

Her ne kadar, davalı/karşı davacı kadın vekilince bu husus boşanma ve manevi tazminat nedeni olarak belirtilmiş ise de, 2007 yılında yaşanan bu olay sonrasında, 20.04.2009 tarihinde açılan eldeki dava tarihine kadar, davalı/karşı davacı kadın tarafından, bu olaya dayalı olarak eşi aleyhine boşanma davası açılmamış ve evlilik birliği yaklaşık iki yıl süreyle devam ettirilmiş, sonrasında da davacı/davalı kocadan kaynaklanan ve davalı/davacı kadının kişilik haklarına saldırı teşkil eden bir olayın gerçekleştiği ispatlanamamıştır.

Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına, bozma ilamında ve yukarıda açıklanan ilave nedenlerle, uyulmak gerekirken,önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.

Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.

SONUÇ: Davacı/karşı davalı Dursun vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında ve yukarıda gösterilen ilave nedenlerden dolayı 6217 sayılı Kanunun 30.maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 429. Maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, 14.03.2012 gününde oybirliği ile karar verildi.