Logo

Hukuk Genel Kurulu2009/14-501 E. 2009/531 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taşkın yapı nedeniyle açılan elatmanın önlenmesi davasına karşı, davalının savunmasında irtifak hakkı tesisi talebinde bulunması üzerine, bu talebin dava yoluyla ve harç ödenerek ileri sürülmesi gerektiği yönündeki bozma kararına rağmen, yerel mahkemenin direnmesinin hukuki olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Davalının, ilk cevap dilekçesiyle birlikte karşı dava açarak irtifak hakkı talebinde bulunduğu ve yargı harcını ödediğinin tespit edilmesi, ayrıca taşkın yapı nedeniyle irtifak hakkı tesisi talebinin karşı dava yoluyla ileri sürülebileceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı uygun bulunmuş, ancak Özel Daire bozma ilamında işin esasına ilişkin diğer temyiz itirazlarını incelemediği için dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Çay Sulh Hukuk Mahkemesi

TARİHİ : 14/05/2009

NUMARASI : 2009/162-2009/197

Taraflar arasındaki “elatmanın önlenmesi ve yıkım ile karşılık dava olarak açılan irtifak hakkı tesisi” davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda; Çay Sulh Hukuk Mahkemesince asıl davanın reddine karşı davanın kabulüne dair verilen 03.12.2008 gün ve 2008/191 E, 2008/413 K. sayılı kararın incelenmesi davacı-karşı davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 19.03.2009 gün ve 2009/1800 E., 2009/3462 K. sayılı ilamı ile; (...Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve kal istemiyle açılmıştır.

Davalılar, savunma yoluyla iyiniyetli yapı sahibi olduklarını, taşkın yapı sebebiyle uygun görülecek bedel karşılığında taşan kısım için irtifak hakkı kurulmasını talep etmişlerdir.

Mahkemece mülkiyet hakkına dayalı davanın reddine, bilirkişi krokisinde kırmızı renkle işaretlenen (A) ile gösterilen bölüm üzerinden davalılar yararına 600 TL bedel karşılığı irtifak hakkı tesisine karar verilmiştir.

Hükmü, davacı temyiz etmiştir.

Gerçekten, Türk Medeni Kanununun 725. maddesi hükmünce taşkın yapıyı iyiniyetle yapan kimse uygun bir bedel karşılığında taşan kısım için irtifak hakkı kurulmasını isteyebilir. Ancak bunun mahkemeden savunma yoluyla değil, dava açarak talep edilmesi gerekir. Açılacak davanın da yargı harcına tabi olacağı kuşkusuzdur. Bu saptama bir yana bırakılarak mahkemece davalılar tarafından ileri sürülen talebin yargı harcı alınmadan hükme bağlanması doğru görülmemiş bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

TEMYİZ EDEN: Davacı-karşı davalı vekili

HUKUK GENEL KURULU KARARI

Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

Asıl dava, elatmanın önlenmesi ve yıkım, karşılık dava ise irtifak hakkı tesisi istemine ilişkindir.

Yerel mahkemece asıl davanın reddine, karşı davanın ise kabulüne karar verilmiş; Özel Dairenin yukarıda yazılı bozma kararı üzerine; davacı-karşı davalı vekilinin cevap süresi içinde ibraz ettiği cevap ve karşı dava dilekçesi ile birlikte karşı davanın harcının yatırıldığı ve buna ilişkin makbuzun cevap ve karşı dava dilekçesi ekinde bulunduğu belirtilerek direnme kararı verilmiştir.

Uyuşmazlık; davalı-karşı davacılar vekilinin 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 725. maddesine dayalı irtifak hakkı tesisi talebine ilişkin yargı harçlarını ödeyip ödemediğinin saptanması noktasında toplanmaktadır.

Dosya içerisinde mevcut belgelerin incelenmesinde, davalı-karşı davacılar vekilinin; dava dilekçesi ve duruşma gününe dair 28.05.2007 günlü tebligat sonrasında cevap süresi içinde 04.06.2007 günü davaya karşı cevap dilekçesi ibraz ettiği, bu dilekçe içeriğinde, karşılık dava açtıklarından bahisle; davalı-karşı davacıların maliki bulunduğu parsel lehine davacı-karşı davalıya ait parsel aleyhine taşılan yerin üzerinde irtifak hakkı tesisi veya bu kısmın tapusunun iptali ile adlarına tescil talebinde bulunulduğu, bu talebe ilişkin olarak 04.06.2007 günlü Sayman Mutemedi Alındı Makbuzu ile belgelendiği üzere başvurma ile peşin karar ve ilam harcının yatırıldığı anlaşılmaktadır.

Yukarıda belirtilen maddi ve yasal olgular dikkate alındığında yerel mahkemenin direnme kararı isabetli bulunmaktadır.

Ne var ki, Özel Dairece işin esasına yönelik diğer temyiz itirazları incelenmemiş olup, dosyanın temyiz itirazlarının incelenmesi için Özel Dairesine gönderilmesi gerekir.

S O N U Ç : Yukarıda açıklanan nedenlerle direnme uygun bulunduğundan dosyanın işin esasına yönelik diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için 14. HUKUK DAİRESİNE gönderilmesine, 18.11.2009 gününde oybirliği ile karar verildi.