"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Hatay Kadastro Mahkemesi
TARİHİ : 26/08/2008
NUMARASI : 2008/6-2008/17
Taraflar arasındaki “tespite itiraz“ davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Hatay Kadastro Mahkemesince karar verilmesine yer olmadığına dair verilen 21.2.2007 gün ve 2007/6 E- 2007/26 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 16.Hukuk Dairesinin 28.3.2008 gün ve 2007/4650 E, 2008/1972 sayılı ilamı ile, (...Kadastro sırasında 582 parsel sayılı 1.444 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davacı adına tespit edilmiştir. İtirazı Kadastro Komisyonunda reddedilen davacı adına tespit edilen 582 sayılı parselin üç dönümlük kısmının eksik olduğu, bu kısmın 357 sayılı parselde kaldığı iddiası ile kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; çekişmeli 582 sayılı parsele davacı tarafından açılmış dava olmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Aynı taşınmaz hakkında birden fazla dava açılması halinde davaların birleştirilerek görülmesi zorunludur. Çekişmeli taşınmazın mahkemenin 1987/53 esas sayılı dava dosyasında davalı olduğu ve 582 sayılı parsele ait tutanak aslının dosyaya getirtilmediği anlaşılmaktadır. Davacı 18.5.1987 tarihli dava dilekçesinde adına tespit edilen 582 parsel sayılı taşınmaz içinde olması gereken bir bölümün 357 parsel içinde kaldığını belirterek 357 sayılı parseli dava etmiştir. 357 sayılı parselin mahkemenin 1987/56 esas sayılı dava dosyasında davalı olduğu anlaşılmaktadır. Yargılamanın en az masrafla ve en kısa zamanda gerçekleştirilmesi bakımından aynı taşınmazla ilgili davaların ve aralarında fiili ve hukuki irtibat bulunan tüm davaların birleştirilmesi ve tutanak asıllarının dosyada bulunmasıda zorunludur. Mahkemenin 1987/53 ve 1987/56 esas sayılı davalarının birleştirilmesi hususu düşünülmeli, toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu olgular gözardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN: Davacı vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre,Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken,önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile,direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429. Maddesi gereğince BOZULMASINA,istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 7.10.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.