Logo

Hukuk Genel Kurulu2009/2-17 E. 2009/46 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Vesayet altındaki kişinin, vesayetinin kaldırılması talebinin reddine ilişkin yerel mahkeme kararına karşı yapılan temyiz üzerine, Yargıtay'ın bozma ilamına karşı direnilmesi nedeniyle, vesayet kaldırma davasında direnme kararının hukuka uygunluğu.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının, Türk Medeni Kanunu'nun 406. maddesi gereğince mal varlığını kötü yönetmesi sebebiyle vesayet altına alındığı ve vesayetin kaldırılması için kanunda öngörülen koşulların ortadan kalktığını ispatlayamaması, herkesin kendi iddiasını ispat yükümlülüğü altında olması ve dosyada vesayetin devamına dair rapor bulunması gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

Taraflar arasındaki “

“Vesayetin Kaldırılması”

” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda;Ankara 3.Sulh Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 14.02.2007 gün ve 2005/107 E., 2007/68 K. sayılı kararın incelenmesi davalı vasi vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 2.Hukuk Dairesinin 31.10.2007 gün ve 17132-14549 sayılı ilamı ile;

(...Davacı hakkında verilen vesayet kararı, Türk Medeni Kanununun 406. maddesine dayanmaktadır. Vesayeti gerektiren sebebin ortadan kalktığına ilişkin yeterli delil mevcut değildir. İsteğin reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

TEMYİZ EDEN: Davalı (Vasi) vekili

HUKUK GENEL KURULU KARARI

Hukuk Genel Kurulu’nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle davacı Türk Medeni Kanunu’nun 406.maddesinde yazılı olan vesayeti gerektiren hallerden; mal varlığını kötü yönetmesi sebebiyle kendisini ve ailesini darlık veya yoksulluğa düşürme tehlikesine yol açması nedeniyle, vesayet altına alınmış olup, alkol ve uyuşturucu bağımlılığı bulunmadığına dair alınan raporun, kısıtlılığın devamına veya kaldırılmasına herhangi bir etkisi bulunmadığına ve TMK.m.6 uyarınca herkesin iddiasını ispatlaması gerektiğine, davacının da iddiasını ispatlayamadığına göre, Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.

SONUÇ: Davalı (vasi )vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı HUMK.nun 429.maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine 04.02.2009 gününde, oyçokluğu ile karar verildi.