Logo

Hukuk Genel Kurulu2009/19-3 E. 2009/63 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının, davalı şirketten alacağının tahsili istemiyle açtığı dava, mahkemece tespit davası olarak nitelendirilerek hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddolmuş, bu karar Yargıtay tarafından bozulmasına rağmen yerel mahkeme direnmiştir; direnme kararının hukuka uygunluğu uyuşmazlıktır.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava dilekçesinde alacağının tahsilini talep etmesi nedeniyle davanın eda davası olarak nitelendirilmesi gerektiği, yerel mahkemenin ise davayı tespit davası olarak değerlendirip hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddetmesinin hatalı olduğu, bu nedenle Yargıtay'ın bozma kararına rağmen direnme kararının usul ve yasaya aykırı olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

Taraflar arasındaki “

“alacak ve menfi tesbit”

” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Balıkesir 2.Asliye Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 08.11.2006 gün ve 2005/389 E- 2006/405 K. Sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 19.Hukuk Dairesinin 02.10.2007 gün ve 2007/2486-8459 sayılı ilamı ile;

(...Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasında bayilik sözleşmesi yapıldığını müvekkilinin bedelini ödediği malların teslim edilmediğini ileri sürerek 57.534.649.388 TL alacağın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili davacının malları teslim alıp daha sonra ödeme yapmasının sözleşmede kararlaştırıldığını, mal almadan peşin olarak ödeme yapıldığı iddiasının doğru olmadığını beyan ederek davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece davacının davalıdan 57.534.649.388 TL alacaklı olduğunun tespitini istediği, eda davasının açılmasının mümkün olduğu hallerde tespit istenemeyeceği,davacının hukuki yararı bulunmadığı gerekçesiyle tespit talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.

Dava dilekçesinin 1.sayfasının davanın konusu bölümünde alacağın tahsili talebinde bulunulmuştur. Bu durumda davanın eda davası olduğu gözetilerek işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken davanın nitelendirilmesinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

TEMYİZ EDEN : Davacı vekili

HUKUK GENEL KURULU KARARI

Hukuk Genel Kurulu’nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.

S O N U Ç : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı HUMK.nun 429.maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 11.02.2009 gününde, oybirliği ile karar verildi.