"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Gaziosmanpaşa 1.Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 24/10/2007
NUMARASI : 2007/191 E-2007/396 K.
Taraflar arasındaki “Tazminat” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Gaziosmanpaşa 1.Asliye Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 10.5.2005 gün ve 260-181 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 4.Hukuk Dairesinin 13.11.2006 gün ve 12893-12123 sayılı ilamı ile; (...Dava, arazi kullanım bedelinin ödetilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, davaya konu edilen taşınmazın bulunduğu sahada ve bu taşınmazı da kapsayan geniş bir alanda davalı şirket ile birlikte birçok şirketin benzer faaliyetlerde bulunduğu, taşınmazın bizzat davalı şirket tarafından kullanıldığının tereddüde yer bırakmayacak şekilde ispatlanmadığı gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya kapsamından; davacıya ait bulunan taşınmazdan davalının malzeme alarak yararlandığı ve dava konusu zarara neden olduğu anlaşılmaktadır. Şu durumda davalı, haksız eyleminin sonuçlarından sorumludur. Mahkemece, maddi meselenin takdirinde hataya düşülerek ve dosya içeriğine uygun düşmeyen gerekçelerle istemin reddi yerinde değildir. Davacının zararının kapsamının belirlenmesi ve hüküm altına alınması gerekir. Karar, açıklanan nedenlerle yerinde görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir....) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN : Davacı vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Dava, kömür madeni sahası kullanım bedelinin ödetilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, taşınmazın bulunduğu sahayı da kapsayan geniş alanda davalı şirketle birlikte birçok şirketin davalı ile benzer faaliyetlerde bulunduğu, taşınmazın bizzat davalı şirket tarafından kullanıldığının tereddüde yer bırakmayacak şekilde ispatlanamadığı gerekçeleri ile kurulan hüküm, Özel Dairece yukarıda açıklanan nedenlerle bozulmuştur.
Her ne kadar mahkemece davanın ispatlanamadığı, Özel Dairece ise davanın sübut bulduğu kabul edilmişse de, dosya kapsamına göre yapılan araştırma ve incelemenin hüküm vermeye elverişli olmadığı anlaşılmaktadır.
Mahkemece yapılması gereken iş; davacı Hazinenin 31.5.2001 havale tarihli delil listesinde yer alan tüm delillerin eksiksiz toplanması, Milli Emlak Müdürlüğü elemanlarınca mahallinde tanzim edilen tutanakta yer alan zabıt mümzisi tanıkların tespit edilmesi, yine davalı şirketin 14.6.2001 havale tarihli delil listesinde yer alan tüm delillerin eksiksiz toplanıp, tanık deliline de dayanıldığından, bunların bildirilmesi için süre ve gerektiğinde kesin süre verilmesi, tüm deliller toplandıktan sonra, mahallinde uzman jeoloji, maden ve harita mühendislerinden oluşacak bilirkişi kurulu marifetiyle keşif yapılması, teknik aletler de kullanılarak bu sahada faaliyet gösteren şirketlerin ruhsat sahalarının ve dava konusu taşınmazın hangi şirketin ruhsat sahası içinde kaldığının belirlenmesi, arazinin sular altında kaldığının saptanması durumunda, ne zamandan beri ve ne şekilde su altında kaldığı, su altında da olsa bu alandan kömür çıkarmanın mümkün olup olmadığının araştırılması, buradan kömür çıkarıldığının saptanması durumunda ne kadar süre ve kim tarafından çıkarıldığının araştırılması şahitlerin mahallinde dinlenilmesi ve sonucuna göre karar verilmesidir.
Mahkemece bu yönde bir araştırma ve inceleme yapılmadan verilen hüküm hatalı olup bozulmalıdır.
S O N U Ç : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429.maddesi gereğince BOZULMASINA, 07.05.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.