Logo

Hukuk Genel Kurulu2005/12-387 E. 2005/428 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Belediyenin, İl Spor Müdürlüğüne ödemekle yükümlü olduğu paydan kaynaklanan alacak için yapılan takipte borçlunun itirazının kaldırılıp kaldırılamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Borçlu belediyenin, borca ilişkin hukuki ilişkiyi kabul edip itirazını ödeme olgusuna dayandırması nedeniyle, alacaklının İİK'nun 68/1. maddesinde belirtilen bir belgesinin olup olmadığına bakılmaksızın, borçlunun 1999 yılına ait ödeme iddiasını İİK 68. maddesinde sayılan belgelerle ispatlayamaması sebebiyle bu kısma ilişkin itirazın kaldırılması gerektiği, ancak 2000 ve 2001 yıllarına ait takip konusu alacağın, alacaklı vekilince sunulan ve borçlu belediyece düzenlenen belgede kabul edilen miktardan fazla olduğunun İİK'nun 68. maddesinde sayılan belgelerle ispatlanamaması ve yargılama gerektirmesi sebebiyle bu yıllara ilişkin itirazın kaldırılması isteminin reddedilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

Mahkemesi : İzmir 8.İcra Hukuk Mahkemesi

Günü : 26.4.2005

Sayısı : 82-163

Taraflar arasındaki “itirazın kaldırılması” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda;İzmir 8.İcra Hukuk Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 22.6.2004 gün ve 2003/64 E. 2004/357 K. sayılı kararın incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12.Hukuk Dairesinin 9.11.2004 gün ve 19289-2315 sayılı ilamı ile;

(...1-Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz sebeplerinin REDDİNE,

2-Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;

3289 Sayılı Yasanın 14/2. maddesinde belediyelerin bir sene evvelki gelir toplamlarının yüzde birini bütçelerinin tasdikini takip eden (6) ay içinde İl Spor Müdürlüğüne aktaracakları öngörülmüştür. Alacaklı, takip talepnamesinde anılan yasa hükmü uyarınca kuruma ödenmesi gerekli 1999,2000 ve 2001 yıllarına ilişkin alacağı talep ettiğini belirtmiş borçlu 1999 yılına ait borcun ödendiğini ileri sürmüş ayrıca 2000 ile 2001 yılları yönünden borca kısmen itiraz etmiştir. Alacaklı vekilince borçlu belediyece düzenlenmiş 11.2.2002 tarihli belgeye dayanılarak itirazın kaldırılması istenmiştir. Bu belgede 1999 yılına yönelik alacağın varlığına ilişkin bir kayıt yok ise de, borçlunun icra dairesine verdiği itiraz dilekçesinde (borcun ödendiğinin) ileri sürüldüğü görülmektedir. Borçlu, borç doğuran hukuki ilişkiyi kabul edip itirazını “ödeme olgusuna” dayandırdığına göre, itirazın kaldırılması isteminin icra mahkemesinde incelenmesi sırasında, alacaklının artık İİK.nun 68/1 maddesinde belirtilen bir belgesinin mevcut olup olmadığı üzerinde durulmasına gerek ve yer yoktur. Borçlu 1999 yılı alacağına yönelik ödeme iddiasını İİK.nun 68.maddesinde sayılan belgelerle ispatlayamadığından bu alacak kalemine yönelik itirazın kaldırılmasına karar verilmesi açıklanan nedenle doğru olup borçlu vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde değil ise de;

Takipte talep edilen 2000 ve 2001 yılları alacağının alacaklı vekilince dayanılan ve borçlu belediyece düzenlenen 11.2.2002 tarihli belgede kabul edilen miktarlardan daha fazla olduğu hususu İİK.nun 68.maddesinde sayılan belgelerden birisi ile kanıtlanamadığından ve alacağın tahsili yargılamayı gerektireceğinden mahkemece bu yıllara ait borçlunun kısmi itirazının kaldırılması isteminin reddi yerine kabulüne karar verilmesi isabetsizdir. Kabule göre de tazminatın itiraz edilen asıl alacak yerine faizinde dahil olduğu miktar üzerinden taktiri de doğru görülmemiştir...)

Gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

TEMYİZ EDEN :Davalı vekili

HUKUK GENEL KURULU KARARI

Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına

uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.

S O N U Ç : Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429.maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine 29.6.2005 gününde, oybirliği ile karar verildi.