Logo

Hukuk Genel Kurulu2000/6-1816 E. 2000/1826 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Vefa hakkına dayalı tapu iptali ve tescil davasında, vefa bedelinin sözleşmede belirtilen tutar üzerinden mi yoksa dava tarihindeki alım gücü göz önünde bulundurularak mı hesaplanması gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların vefa hakkı sözleşmesinde vefa bedelini açıkça belirlemiş olmaları ve davacının da bu bedeli dava dilekçesiyle birlikte depo etmiş olması gözetilerek, vefa bedelinin sözleşmede kararlaştırılan tutar üzerinden hesaplanması gerektiği değerlendirilerek direnme kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

Taraflar arasındaki "tapu iptali ve tescil" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda;Adana 2.Sulh HukukMahkemesi'nce davanın reddine dair verilen 27.12.1999 gün ve 1999/428 E. 1999/1970 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 6.Hukuk Dairesi'nin 27.4.2000 gün ve 3665-3848 sayılı ilamiyle; (...Dava, vefa hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir.Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Davacı, vefa hakkıyla takyitli olarak davalıya tahsis edilen taşınmazda, imar durumuna, tasdikli projeye fenni esaslara uygun konuta sahip olma yerine imarsız çarpık yapı nizamı sağlamaya yönelik kamu zararına olan bu davranışı nedeniyle davalıya yapılan tahsis ve tescilin vefa hakkına istinaden iptali ve taşınmazın davacı adına tescilini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkeme dava tarihindeki Amerikan Doları ve Alman Markına karşılık vefa bedeli 100.000 TL.'nin karşılığı olan 18.354.000 TL.'yi davacının verilen süre içerisinde yatırmadığından dolayı davayı reddetmiştir.

Vefa hakkı Medeni Kanunun 660.maddesi hükmünde belirlenmiş olup, bu maddede "vefa hakkı tapu siciline şerh verildiği surette bu şerhteki müddetle gayrimenkulün herhangi malikine karşı dermeyan olunabilir" denilmektedir.

Vefa hakkı 1.3.1989 tarihinde tapuya şerh verilmiş ve bedel olarak 100.000 TL. gösterilmiştir. Herne kadar aradan uzunca bir süre geçtikten sonra dava açılmışsa da taraflar kendi iradeleri ile bedel belirlemiş olduklarından satış bedelinin vefa hakkı bedeli olarak kabul edilmesi gerekir. Davacı vekili de akit tarihindeki 100.000 TL. vefa bedelini dosyaya yatırdığından bunun dışında bir bedel yatırma zorunluluğu yoktur.

Ancak dosyadaki kayıtlardan dava konusu bağımsız bölümün davalıya intikalini de gösterecek şekilde akit tablolarının tamamının mevcut olmadığı görülmektedir.Bu kayıt örnekleri de getirtilip yukarıdaki esaslar çerçevesinde uygulama yapılması için hükmün bozulması gerekmiştir....) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle,yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

TEMYİZ EDEN : Davacı vekili

HUKUK GENEL KURULU KARARI

Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

Dava, vefa hakkına dayanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

Mahkemece, vefa bedeli olarak sözleşmede belirtilen paranın dava tarihindeki alım gücü esas alınarak belirlenen tutarın davacı tarafından ödenmemesi nedeniyle davanın reddine dair verdiği karar,Özel dairece yukarıda belirtilen ilamla bozulmuştur.

Yerel mahkeme depo edilmesi gereken vefa bedelinin sözleşmede öngörülen paranın dava tarihindeki alım gücüne göre belirlenmesi gerektiğini gerekçe göstererek direnme kararı vermiştir.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, mahkeme kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, usul ve yasaya uygun bulunan direnme kararının onanması gerekir.

SONUÇ :Davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile, direnme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle ONANMASINA, gerekli temyiz ilam harcı peşin alınmış olduğundan başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 20.12.2000 gününde oyçokluğu ile karar verildi.