Logo

Hukuk Genel Kurulu2000/4-1672 E. 2000/1720 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Gazetede yayınlanan bir yazı nedeniyle kişilik haklarına saldırı yapıldığı iddiasıyla açılan manevi tazminat davasında, yayının eleştiri sınırları içinde kalıp kalmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemede sunulan delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmaması ve haberde kullanılan dil ile yapılan eleştirinin davacının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olmadığı değerlendirilerek direnme kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

Taraflar arasındaki "manevi tazminat" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul Asliye 8.Hukuk Mahkemesi'nce davanın reddine dair verilen 8.4.1999 gün ve 1999/13-144 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 4.Hukuk Dairesi'nin 26.11.1999 gün ve 1999/6397-10420 sayılı ilamiyle; (...Dava onur ve saygınlık gibi kişisel değerlere basın yoluyla saldırıda bulunulması iddiasından kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir.

Davacı 21/11/1998 tarihli Ö... Gazetesinde yayınlanan ve "Okay denilen adam" başlıklı yazı nedeniyle 10.000.000.000 lira manevi tazminat ve hükmün iki gazetede yayınlanmasına karar verilmesini istemiştir.

Savunmayı benimseyen mahkeme ise, dava konusu yazının eleştiri sınırları içinde kaldığı ve yasal koşulları gerçekleşmediği gerekçesiyle istemin reddine karar vermiştir.

Anayasal güvence altında bulunan basın hak ve hürriyetinin yine yasalarca korunan kişilik haklarına üstün tutulabilmesi için haber verme, yorum ve eleştiri hürriyetinin öğretide ve uygulamada tartışmasız benimsenen gerçeklik, güncellik, kamu yararı, toplumsal ilgi ve konu ile ifade arasında düşünsel bağ çerçevesinde kullanılması gerekir. Bu kurallardan herhangi birinin ihlali halinde, saldırıya uğrayan kişisel hak, korunmaya değer bir üstünlük kazanır.

Somut olayda davalı Tayfun T... ile yapılan röportaj yayınlanırken "Okay denilen adam" başlığı ile yayın yapılması ve haberin içeriğinde de aynı ifadeye yer verilerek açıklamanın aktarılmasını eleştiri sınırları içinde değerlendirmeye ve konu ile ifade biçimi arasında düşünsel bağın varlığını kabul etmeye imkan yoktur. Gerek Özel Hukuk (BK.m.49) gerekse ceza hukuku açısından önemli olan, kullanılan ifade ve kelimelerin kullanılmasındaki gerçek amaçtır. Eleştiri yazısının genel havası dikkate alındığında bu benzetmenin saldırı nitelikli olduğu açıktır. Yerel mahkemece anılan yön gözetilmeksizin davanın reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

TEMYİZ EDEN : Davacı vekili

HUKUK GENEL KURULU KARARI

Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

Dava, yayın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir.

Mahkemece, haberde kullanılan dil ve yapılan eleştirinin davacının kişilik haklarına saldırı anlamında görülmediği, yayının eleştiri sınırları içinde kaldığı, davacının kişilik haklarına saldırının oluşmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

Özel Daire yukarıda açıklanan nedenle kararı bozmuş, yerel mahkeme aynı gerekçelerle direnmiştir.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, mahkeme kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre,usul ve yasaya uygun bulunan direnme kararının onanması gerekir.

SONUÇ :Davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile, direnme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle ONANMASINA,gerekli temyiz ilam harcı peşin alınmış olduğundan başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 22.11.2000 gününde oyçokluğu ile karar verildi.