Logo

1. Hukuk Dairesi2021/10007 E. 2023/4714 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Hazine'nin, kadastro çalışmaları sonucu davalılar adına tescil edilen taşınmazın tapu kaydının iptali ve Hazine adına tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Hazine'nin özel mülkiyet iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil talebinin hak düşürücü süreye tabi olduğu ve davanın bu süre geçtikten sonra açıldığı, mera iddiasının ise taşınmazın fiili durumu ve yöre koşulları gözetildiğinde yerinde olmadığı değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/314 E., 2021/1586 K.

HÜKÜM/KARAR : Ret/Esastan Red

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2017/287 E., 2020/78 K.

Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı Hazine vekili, Kasım 1939 tarihli, 35 sıra numaralı tapu kaydına dayanarak ve davalılar yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının da oluşmadığını belirterek çekişmeli 117 ada 35 parsel sayılı taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile Hazine adına tapuya tescilini, olmazsa taşınmazın mera olarak sınırlandırılmasını talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili, iştirak ettiği oturumlarda davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının dayandığı tapu kaydının çekişmeli taşınmaza ait olmadığı, taşınmazın mera niteliği taşınmadığı bilakis özel mülkiyete konu taşınmaz vasfında bulunduğu, zilyetlikle mülk edinme koşullarının davalılar yararına oluştuğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı Hazine vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayandığını ve hava fotoğraflarından yöntemince istifade edilmediğini ileri sürerek hükmün kaldırılmasını ve idare Hazine hüküm kurulmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı Hazinenin tapu iptali ve tescil talebi yönünden özel mülk iddiasına dayandığı, bu talebin hak düşürücü süreye tabi olduğu, eldeki davanın ise 3402 sayılı Kanun'un 12/3 üncü maddesinde belirlenen hak düşürücü süre dolduktan sonra açıldığı, öte yandan davacının mera iddiası yönünden ise taşınmazın mera vasfında olmadığının belirlendiği gerekçesiyle istinaf başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı Hazine vekili temyiz dilekçesinde, istinaf başvuru dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrarla kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı Hazine adına tesis edilmiş tapu kaydına dayanılarak açılan kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil, mümkün olmadığı takdirde taşınmazın mera olarak sınırlandırılması istemine ilişkindir

2. İlgili Hukuk

1. 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3 üncü 14 üncü 16/B ve 20 nci maddeleri,

2. 4721 sayılı ... Medeni Kanunu'nun 713/1 nci maddesi,

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı HMK'nın 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Kadastro sonucunda, ... ili, ... ilçesi, ... köyü çalışma alanında bulunan 117 ada 35 parsel sayılı taşınmaz Şubat 1941 tarihli, 23 sıra numaralı tapu kaydı, taksim, pay temliki, satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... ve ... adına tespit ve tescil edilmiştir.

3. Davacı Hazine tapu kaydına dayanmak suretiyle tapu iptali ve tescili isteğinde bulunmuş ise de, Hazine tarafından özel mülk iddiasıyla açılan davaların 3402 sayılı Kanun'un 12/3 üncü maddesi uyarınca hak düşürücü süreye tabi olduğu somut olayda kadastro tespitinin 15.01.2007 tarihinde kesinleştiği, davanın hak düşürücü süre geçtikten sonra 24.08.2017 tarihinde açıldığı; davacı idarenin mera iddiasına yönelik olarak ise, çekişmeli taşınmazın mera sayılan yerlerden olmadığı, tasarruf sınırlarının bulunduğu, taşınmazın yer aldığı yörede mera yaylak ve kışlak tahdidinin bulunmadığı, usulünce yapılan mera araştırmasında kadim mera niteliğinde olmadığının tespit edildiği anlaşılmakla yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

4. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı Hazine vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Hazine vekilinin temyiz itirazının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13 üncü maddesinin j bendi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

21.09.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.