Logo

1. Hukuk Dairesi2021/10014 E. 2023/4295 K.

Yapay Zeka Özeti

Bu karar için yapay zeka özeti oluşturulamadı.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

DAVA TARİHİ : 26.05.2017

HÜKÜM/KARAR : Davanın kısmen kabulüne / esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Koyulhisar Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2017/37 E., 2021/17 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın tereke temsilcisi vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı tereke temsilcisi vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar dava dilekçelerinde, 106 ada 14 ve 12 parsel sayılı taşınmazların mirasbırakan ... ’a ait olduğunu, kadastro tespiti yapılırken 12 parsel sayılı taşınmazın mirasbırakanın oğlu ... adına, 14 parsel sayılı taşınmazın ise mirasbırakanın oğlu ... adına tescil edildiğini, ...’in taşınmazı eşi ...’a devrettiğini, boşanma sonrasında da ...’ın taşınmazı aynı mahallede durumu bilen ve kötü niyetle hareket eden davalı ...’ye temlik ettiğini ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile ... mirasçıları adlarına miras payları oranında tescile karar verilmesini istemişler; aşamada mirasbırakan ...'ın terekesine ... temsilci tayin edilmiştir.

II. CEVAP

Davalı ... cevap dilekçesinde, 12 parsel sayılı taşınmazın ... adına tescil edildiğini, ...’in de taşınmazı İstanbul’daki taşınmazlardan miras payını almaması karşılığında eşi ...’a devrettiğini, ... ile ...'ın boşanması nedeniyle taşınmaz satılmak istenildiğinde ...’in buna engel olduğunu, taşınmazın 3-4 yıl satılamadığını, sonrasında 45.000,00 TL karşılığında taşınmazı kendisinin satın aldığını, bedelin banka aracılığı ile ödendiğini, tapu kaydına güvenerek işlem yaptığını, zamanaşımının geçtiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

Davalı ..., 26.01.2018 tarihli öninceleme duruşmasında davayı kabul ettiğini beyan etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; 14 parsel sayılı taşınmaz yönünden taşınmazın mirasbırakan ...’a ait olduğu ve mirasçının taşınmazdaki zilyetliğinin tereke adına sürdüğü gerekçesiyle davanın kabulü ile davacılar adına miras payları oranında tesciline; 12 parsel sayılı taşınmaz yönünden, taşınmazın mirasbırakan ...’a ait olduğu ancak davalı ...’ye yapılan temlikin gerçek bir temlik olduğu gerekçesiyle davalı ... yönünden davanın reddine, davalı ... yönünden ise pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde tereke temsilcisi vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Tereke temsilcisi istinaf dilekçesinde özetle, 106 ada 12 parsel hakkındaki davada uyuşmazlığın ...'nin iyi niyetli olup olmadığı noktasında toplandığını, tüm bu taşınmazların ...'tan kaldığının biliniyor olmasına rağmen ...'nin taşınmazı devralırken kötü niyetlini ispata yeterli görülmemesinin hatalı olduğunu, bir hak yolsuz tescil edilmiş ise bunu bilen veya bilmesi gereken kişilerin iyiniyetli sayılamayacağını, mahkemece banka dekontu esas alınarak davalının iyi niyetli olduğu kabul edilmiş ise de banka dekontunun 45.000,00 TL ödemeye ilişkin olduğunu, satış sözleşmesinde değerin 60.000,00 TL olarak gösterildiğini, davalının iyi niyetli olmadığını ileri sürerek kararın kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı, davalının taşınmazı alırken durumu bildiği ve iyiniyetli olmadığı hususunun kanıtlanamadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde tereke temsilcisi vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Tereke temsilcisi temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrarla kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297 nci maddesinin ikinci fıkrası(HMK) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddeleri.

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü ve 15 inci maddeleri

4721 sayılı ... Medeni Kanunu'nun (TMK) 1023 üncü maddesi

3. Değerlendirme

1.Dosya içeriği ve toplanan delillerden, temyize konu 12 parsel sayılı taşınmazın kök mirasbırakan ...'tan intikal ettiği, taşınmazın evveliyatında mirasbırakan ...'a ait olmasına rağmen 18.05.2007 tarihinde yapılan ve 04.09.2007 tarihinde kesinleşen kadastro tespiti ile davalı ... adına tespit ve tescil edildiği, bu şekli ile irs ilişkisine dayalı olarak davacıların dava konusu taşınmazda pay istemelerinin yasal hükümler ve dosya içeriğine uygun olduğu anlaşılmaktadır.

Bu durumda çözülmesi gereken husus, tespit ve kayıt maliki ...'den taşınmazı devralan ara malik ... ve son kayıt maliki davalı ...'nin TMK'nın 1023 üncü maddesinin koruyuculuğundan yararlanıp yararlanamayacağı hususudur.

2. Somut olayda, dava dışı ...'ın tespit ve kayıt maliki ...'in eşi, son kayıt maliki ...'nin ise mirasbırakan ...'ın oğlu ...'in baldızı olduğu ve evlenmeden önce aynı köyde ikamet ettiği, bu durumda ... ile davalı ...'nin taşınmazın kök mirasbırakan ...'a ait olduğunu bilen ya da bilmesi gereken konumunda bulundukları kanaatine varılmaktadır. Kaldı ki, dinlenilen tanıklar ve mahalli bilirkişiler de bu yönde beyanda bulunmuşlardır. Bu nedenle, adı geçenlerin iyiniyet karinesinden yararlanmaları mümkün olmadığı gibi, ödeme yapılmasının da sonuca bir etkisi yoktur.

3. Diğer taraftan, davaya konu 14 parsel sayılı taşınmaz yönünden davanın kabulüne karar verilmiş olmasına ve dava dilekçesinde talebin terekeye iade istemli bulunmasına rağmen sadece davacılar adına iptal ve tescil hükmü kurulmuş ve infazda tereddüt yaratacak şekilde veraset ilamına ilişkin bilgiler hükümde belirtilmemiştir.

3. Hal böyle olunca, davaya konu 12 parsel sayılı taşınmaz yönünden de davanın kabulüne karar verilmesi; 14 parsel sayılı taşınmaz yönünden ise infazda tereddüt yaratmayacak ve kök mirasbırakan ...'ın tüm mirasçılarını kapsayacak şekilde iptal ve tescil hükmü kurulması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Tereke temsilcisi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

3.Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

4.Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

12.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.