Logo

1. Hukuk Dairesi2021/10149 E. 2023/5230 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Hazine'nin, davalılar adına kayıtlı taşınmazın mülkiyetinin tapu kaydının iptaliyle kendisine tescilini talep ettiği davada, taşınmazın mera vasfında olup olmadığı ve davalılar tarafından zilyetlikle mülk edinilip edinilmediği uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Hazine'nin özel mülkiyet iddiasında hak düşürücü süre geçmesine rağmen, mera vasfı iddiasına yönelik yeterli araştırma yapılmadığı ve taşınmazın mera olup olmadığının tespiti için detaylı bir keşif ve bilirkişi incelemesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1102 E., 2021/1575 K.

HÜKÜM/KARAR : Ret/ Esastan Red

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2017/346 E., 2020/227 K.

Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı Hazine vekili Temmuz 1964 tarih, 75 sıra numaralı tapu kaydına dayanarak davalılar yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının da oluşmadığını ve taşınmazın mera ile komşu olduğu ve mera araştırması yapılması gerektiğini de belirtmek suretiyle çekişmeli 106 ada 61 parsel sayılı taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile Hazine adına tapuya tescilini, olmazsa taşınmazın mera vasfıyla sınırlandırılmasını talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar cevap dilekçesinde, hak düşürücü süre itirazın bulunmuş, irsen intikal eden eklemeli zilyetliğe tutunarak davanın reddini savunmuştur.

Bir kısım davalılar vekili katıldığı oturumlarda davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının dayandığı tapu kaydının çekişmeli taşınmaza ait olmadığı, taşınmazın mera niteliği taşınmadığı özel mülkiyete konu taşınmaz vasfında bulunduğu, zilyetlikle mülk edinme koşullarının davalılar yararına oluştuğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı Hazine vekili istinaf dilekçesinde özetle; eksik inceleme ve yetersiz uygulama yapıldığını ileri sürerek hükmün kaldırılması ve idare lehine hüküm kurulmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davacı Hazinenin tapu iptali ve tescil talebi yönünden özel mülk iddiasına dayandığı, bu talebin hak düşürücü süreye tabi olduğu, eldeki davanın ise 3402 sayılı Kanun'un 12/3 üncü maddesinde belirlenen hak düşürücü süre dolduktan sonra açıldığı, öte yandan davacının mera iddiası yönünden ise toplanan delillerden taşınmazın mera vasfında olmadığının belirlendiği gerekçesiyle başvurunun esastan reddine hükmedilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı Hazine vekili temyiz dilekçesinde, istinaf başvuru dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil taşınmazın mera vasfında olduğunun anlaşılması halinde mera olarak sınırlandırılması istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3, 14, 16/B, 20 inci maddeleri,

2.4721 sayılı ... Medeni Kanununun 713/1 inci maddesi,

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Kadastro sonucunda,... ili, ... ilçesi,... köyü çalışma alanında bulunan 106 ada 61 parsel sayılı taşınmaz irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... ve müşterekleri adına tespit edilmiş ve tespit 15.01.2007 tarihinde kesinleşmiş, dava ise 08.09.2017 tarihinde açılmıştır.

3. Davacı Hazine tapu kaydına dayanmak suretiyle tapu iptali ve tescili isteğinde bulunmuş ise de, Hazine tarafından özel mülk iddiasıyla açılan davaların 3402 sayılı Kanun'un 12/3 üncü maddesi uyarınca hak düşürücü süreye tabi olduğu somut olayda davanın hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığı anlaşılmakla davacı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

4. Davacı Hazine vekilinin taşınmazın mera vasfında olduğuna dair iddiasına yönelik temyiz incelemesine gelince, Mahkemece, hükme yeterli araştırma ve inceleme yapıldığını söyleyebilme olanağı yoktur.

5.Hal böyle olunca, sağlıklı bir sonuca varılabilmesi için Mahkemece mahallinde, elverdiğince yaşlı, tarafsız ve yöreyi iyi bilen şahıslar arasından seçilecek aynı köy ve komşu köyler halkından ayrı ayrı üçer kişilik yerel bilirkişi kurulu, taraf tanıkları, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisi, önceki keşfe refakat eden bilirkişiler dışında belirlenecek 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu ve fen bilirkişinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı; yapılacak keşifte yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın öncesinin ne olduğu, kimden kime kaldığı, zilyetliğin ne zaman başladığı, taşınmazın kim tarafından ne zamandan beri kullanıldığı, kamu orta malı niteliğinde mera, yaylak gibi yerlerden olup olmadığı, meradan sökülerek elde edilip edilmediği hususlarında maddi olaylara dayalı bilgi alınmalı, taşınmazın mera yönünde genişleyip genişlemediği belirlenmeli, keşifte alınan beyanlar komşu parsellerin tutanak ve dayanağı kayıtlar ile denetlenmeli; ziraat bilirkişisi kurulundan, çekişmeli taşınmazın önceki ve mevcut niteliğini, toprak yapısını, eğimini, bitki desenini ve komşu parseller ile nasıl ayrıldığını açıklayıp, tarımsal niteliğini belirten, taşınmazın değişik yönlerden ve özellikle komşu mera parseli ile müşterek sınırının bulunduğu bölümden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisine taşınmazı kapsayan hava fotoğrafları üzerinde stereoskop aletiyle inceleme yaptırılarak dava konusu taşınmazın hava fotoğraflarında gösterilmesi istenilmeli, taşınmazın önceki ve şimdiki niteliğinin ne olduğunu ve arazinin ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığını, komşu mera parseli ile çekişmeli taşınmazın yerlerin ve sınırlarını belirtilen ayrıntılı rapor düzenlettirilmeli; fen bilirkişisine keşfi izlemeye yarayan kroki hazırlatılmalı; belirtilen şekilde yapılan uygulama sonunda taşınmazın mera vasfında olup-olmadığı, meradan sökülerek kazanılıp kazanılmadığı belirlenmeli, öncesi mera olan taşınmazlar üzerinde sürdürülen zilyetliğin süresi nereye ulaşırsa ulaşsın hukuken değer taşımadığı göz önünde bulunadurularak toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle sonucuna göre bir karar verilmelidir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle; davacı Hazine vekilinin temyiz itirazının değinilen yönden kabulü ile;

1. Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

3. Hazine harçtan muaf olduğundan bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

05.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.