Logo

1. Hukuk Dairesi2021/10201 E. 2023/4695 K.

Yapay Zeka Özeti

Bu karar için yapay zeka özeti oluşturulamadı.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/50 E., 2019/757 K.

HÜKÜM : Davanın Açılmamış Sayılması

Taraflar arasındaki imar ihya ve zilyetliğe dayalı tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı Hazine tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 16. (Kapatılan) Hukuk Dairesi'nin 24.10.2018 tarihli ve 2016/2356 Esas, 2018/6197 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmiştir.

Bozma sonrası verilen Mahkeme kararı davalı taraf vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ... İli ... İlçesi ... Köyü'nde bulunan dava dilekçesine ekli krokide gösterilen toplam 41.638,842 m2'lik taşlık alanın müvekkili tarafından emek ve mesai harcanarak imar ihya edildiğini, 20 yıldan fazla süredir davasız ve aralıksız olarak malik sıfatıyla zilyetliğinde bulundurulduğunu, 4721 sayılı ... Medeni Kanunu'nun 713 üncü maddesinde belirtilen olağanüstü zamanaşımı yoluyla taşınmaz edinmenin şartlarının gerçekleştiğini ileri sürerek müvekkili adına tapuya tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı Maliye hazinesi temsilcisi cevap dilekçesinde özetle; açılan davayı kabul etmediklerini belirterek davanın reddine ve dava konusu taşınmazın hazine adına tapuya tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

Davalılar ... Belediye Başkanlığı vekili ve ... vekilleri cevap dilekçesinde özetle; açılan davayı kabul etmediklerini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir

III. MAHKEME KARARI

Mahkemece yapılan yargılama sonunda 02.12.2015 tarihli ve 2014/906 Esas, 2015/1093 Karar sayılı kararı ile; "dava konusu fen bilirkişi raporunda A harfiyle gösterilen 31.277,47 m2'lik taşınmazın tapulama işlemleri sırasında taşlık olması nedeniyle tapulama harici taşlık alan olarak bırakıldığı, önceleri davacının babası tarafından para ve emek sarfedilerek imar ve ihyalarının tamamlandığı, yaklaşık 30 yıldan uzun süredir davacının babasının ve sonrasında davacının nizasız ve fasılasız zilyetliğinde bulunduğu, orman ve mera olmadığı, kuru tarım arazisi niteliğinde bulunduğu anlaşılmakla, davacı lehine 4721 sayılı ... Medeni Kanun'unun 713 ve 3402 sayılı yasanın 17. maddesinde belirtilen koşulların oluştuğu" gerekçesiyle davanın kabulüne, 27.10.2015 tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 31.277,47 metrekarelik taşınmazın davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı, davalılar Hazine temsilcisi ve ... vekili temyiz yoluna başvurmuştur.

B. Bozma Kararı

Mahkemenin 2014/906 Esas, 2015/1093 Karar sayılı kararının, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesi'nin 24.10.2018 tarihli ve 2016/2356 Esas, 2018/6197 Karar sayılı ilamı ile; "(...) çekişmeli taşınmazın davacının babası ... ait olduğu, dosya arasında bulunan nüfus kayıt örneğine göre baba ... hayatta olup davacı tarafça da çekişme konusu taşınmaz bölümünün babasından kendisine hibe ya da satın alma yoluyla kaldığı iddia ve ispat edilemediğine göre bu durumda davacının aktif dava ehliyeti bulunmadığı, taraf ehliyeti dava koşullarından olup, davanın bu nedenle reddine karar verilmesi gerekirken davanın esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulmasının isabetsiz olduğu" gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.

C. Bozma Kararı Sonrası Mahkemesince Verilen Karar

Mahkemenin 13.11.2019 tarihli ve 2019/50 Esas, 2019/757 Karar sayılı kararıyla; "dosyanın 18/07/2019 tarihinde işlemden kaldırıldığı, işlemden kaldırıldığı tarihten bu yana üç aylık yasal süre geçmesine rağmen davacı tarafça yenilenmediği" gerekçesiyle 6100 sayılı HMK'nın 150/5 inci maddesi gereğince 19.10.2019 tarihinden itibaren davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde Davalı ... ve ... Belediye Başkanlığı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekilleri; davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş olmasına rağmen davalılar lehine vekalet ücretine hükmedilmediğini, vekalet ücreti noktasında temyiz talebinde bulunduklarını belirterek kararın düzeltilerek onanmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kazandırmayı sağlayan zilyetlik, imar ve ihya hukuki sebeplerine dayalı tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

... Medeni Kanunu'nun 713/1 inci 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü ve 17 inci 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 150 nci maddeleri

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması, 6100 sayılı HMK'nın Geçici 3/2 maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK uygulanacağı davalar yönünden HUMK'un 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmaktadır.

3. Davalılar vekillerinin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; temyiz eden davalılar yararına maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile vekalet ücretine hükmedilmemiş olması doğru değildir. Ne var ki, anılan hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, mahkeme kararının hüküm kısmının düzeltilerek onanması, 6100 sayılı HMK’nın geçici 3 üncü maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’un 438 inci maddesinin yedinci fıkrası hükmü gereğidir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalılar vekillerinin temyiz itirazlarının açıklanan nedenlerden ötürü kabulü ile; 20.01.2022 tarihli hükmün vekalet ücretine ilişkin "4" üncü bendinde yer alan "Davanın mahiyeti gereği vekalet ücreti takdirine yer olmadığına" ifadesinin tamamen hükümden çıkarılarak yerine "Davalılar kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı ... ve ... Belediye Başkanlığı'na verilmesine" ifadesinin yazılmasına, Mahkeme kararının bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde temyiz eden davalılara iadesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

21.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.