"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/702 E., 2021/800 K.
HÜKÜM/KARAR : Ret / Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bulancak 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2017/554 E., 2020/168 K.
Taraflar arasındaki sınırlandırmanın iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davacılar ve asli müdahillerin davalarının ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
Kararın davacılar ve asli müdahiller tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacıların ve asli müdahillerin istinaf başvurusunun ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı bir kısım davacı ... asli müdahil tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I .DAVA
Davacılar ve asli müdahiller dava dilekçelerinde, ... ilçesi ... köyünde yapılan kadastro çalışmaları sonucu 149 ada 1 parsel sayılı taşınmazın hatalı olarak yaylak vasfı ile davalı ... adına tespit ve tescil edildiğini, oysaki davaya konu taşınmazın mera (yaylak) vasfı taşımadığını, yıllardır mirasbırakanları ile kendileri tarafından nizasız fasılasız ve malik sıfatıyla tarım arazisi olarak kullanıldığını, her bir davacı ... asli müdahilin taksimen kullandığı kısmın zeminde belli olduğunu, bu kullanıma ilişkin tarafların herhangi bir ihtilaf yaşamadığını ileri sürerek yaylak olarak yapılan sınırlandırmanın iptali ile kullandıkları kısımların ayrı ayrı adlarına tapuya tescilini istemişlerdir.
II. CEVAP
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde, hak düşürücü süre, zamanaşımı ve kesin hüküm itirazında bulunup dava konusu taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki taşınmazlardan olduğunu, özel mülkiyete konu olmayacağını, kamu orta mallarının kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla iktisap edilemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... temsilcisi, yargılama sırasında davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEME KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın mera ( yaylak ) vasfında olduğu gerekçesiyle davacılar ve asli müdahillerin davalarının ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar ve asli müdahiller istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Nedenleri
Davacılar ve asli müdahiller istinaf dilekçesinde, ilk derece mahkeme kararının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, dava konusu taşınmazın murisleri ve kendileri tarafından uzun zamandır malik sıfatıyla kullanıldığını, söz konusu arazinin kendileri arasında fiili olarak taksim edildiğini, taksimle birlikte herkesin kendi yeri üzerinde nizasız, fasılasız ve malik sıfatıyla uzun yıllar zilyetliğini sürdürdüğünü, taşınmaza tarım ürünleri ektiklerini, üzerinde kendilerine ait evler bulunduğunu, bu evlerin elektrik aboneliklerinin de mevcut olduğunu,dava konusu taşınmazın yalnızca hayvan otlatmak amacıyla kullanılan bir yer olmadığını, tarla vasfına sahip olup ekim dikim yapıldığını, meyve ağaçlarıyla çevrili olduğunu, keşifte dinlenen mahalli bilirkişi beyanlarından da anlaşılacağı üzere kendilerine dedelerinden intikal eden taşınmazın yirmi yıldan fazla süredir zilyetlikleri altında bulunduğunu, taşınmazın tüm semerelerinden faydalandıklarını, hal böyle olmasına rağmen mahkemece mahalli bilirkişi beyanlarının dikkate alınmadığını, kendileri lehine 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü ve 46/1 ... maddelerinde yazılı zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleştiğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmişlerdir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile istinaf edenin sıfatına, ziraat mühendisi bilirkişileri raporlarına, taşınmaz üzerindeki yapıların inşaat mühendisi bilirkişi tarafından belirlenen yaşlarının zilyetlikle iktisaba elverişli bulunmamasına, çekişmeli taşınmaza komşu tüm parsellerin yaylak ya da orman parseli olmasına, davacılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunmasına, her bir davacı ... asli müdahilin talep ettiği kısmın ayrı olması sebebiyle İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile davacılar ile asli müdahillerin istinaf başvurularının HMK'nın 353/1-b.(1) maddesi gereğince ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde bir kısım davacılar ve bir kısım müdahiller tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Bir kısım davacılar ve asli müdahiller temyiz dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf dilekçelerinde ki taleplerini tekrar ile ret kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı olarak sınırlandırmanın iptali ve tapuya tescil isteğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 190 ıncı maddesi; 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü 16 ncı ve 17 nci maddeleri; 4721 sayılı ... Medeni Kanunu’nun 6 ncı ve 713 üncü maddeleri.
3. Değerlendirme
Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacılar ve asli müdahiller tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Bir kısım davacılar ve asli müdahillerin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 210,55 TL bakiye onama harcının temyize gelen davacılar ve asli müdahillerden ayrı ayrı alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
26.09.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.