"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TESCİL
Taraflar arasındaki tapusuz taşınmazın tescili istemine ilişkin açılan davadan dolayı yapılan yargılama sonunda, verilen kabul kararının Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesince bozulması üzerine İlk Derece Mahkemesince bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ilişkin verilen karar, süresi içinde davalılar Hazine, ... ve Bozkır Belediye Başkanlığı vekilleri tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı ... dava dilekçesinde; 184 Ada 2 parsel sayılı taşınmazın babası ... ve kendisine, 184 Ada 1 parsel sayılı taşınmazın ise kendisine ait olduğunu, bu taşınmazın bitişiğinde bulunan evvelinde babasına ait olup kadastro tespitinden önce sözlü olarak kendisine verdiği ve etrafını çevirmek suretiyle kullandığı yerin kadastro tespiti sırasında yol boşluğu olarak bırakıldığını ileri sürerek keşif mahallinde göstereceği bölümün adına tescilini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı hazine vekili cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 22/06/2015 tarihli ve 2014/277 E. 2015/356 K. sayılı kararıyla; dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanlarından dava konusu bölümün davacıya babasından intikal ettiği ve davacının burayı uzun zamandır kullanıldığının belirlendiği, davacı lehine zilyetlikle iktisap koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulü ile 21/05/2015 tarihli fen bilirkişisi raporunda (A) harfi ile gösterilen 379,77 metrekare yüz ölçümündeki bölümün davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Bozma Kararı
Mahkemenin (III.) paragrafta yer verilen hükmü Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 16/11/2017 tarihli 2015/17033 E. 2017/7996 K. sayılı kararı ile “yasal hasım konumundaki ... ile Bozkır Belediye Başkanlığı davada taraf haline getirilerek taraf teşkilinin sağlanması ve TMK 713/4-5 maddesinde belirtilen yasal ilanların yapılması” gereğine değinilerek sair yönler incelenmeksizin bozulmuştur.
3.Bozkır Asliye Hukulk Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen karar
Bozkır Asliye Hukuk Mahkemesinin 12/09/2018 tarihli ve 2018/17 E. 2018/211 K. sayılı kararıyla; bozma kararına uyulduktan sonra davacı lehine zilyetlik koşullarının oluştuğu gerekçesiyle 21/05/2015 tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 379,77 metrekarelik bölümün davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir
4. Bozma Sonrası İlk Derece Mahkemesi Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin (IV.3.) paragraafta belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar Hazine, ... ve Bozkır Belediye Başkanlığı vekilleri tarafından temyiz isteminde bulunmuştur.
5. Temyiz Nedenleri
5.1. Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde; mahkemece zamanaşımı hususunun incelenmediğini, yapılan araştırmanın yetersiz olduğunu belirterek hükmün bozulmasını talep etmiştir.
5.2. Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde; açılan davada kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini belirterek hüküm bozulmasını talep etmiştir.
5.3. Davalı ... Başkanlığı vekili temyiz dilekçesinde; mahkemenin eksik inceleme neticesinde karar verdiğini, hava fotoğrafı incelemesi yapılmadığını, dava konusu taşınmazın imar ihya edilip edilmediği, zilyetliğin süresi ve sürdürülmüş biçimi hakkında yeterince araştırma yapılmadığını belirterek hükmün bozulmasını talep etmiştir.
6. Gerekçe
6.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, yörede yapılan kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmazların, davacı adına tescili isteğinden ibarettir.
6.2. İlgili Hukuk
6.2.1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713/1. maddesi, “Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir. “
6.2.2. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesi, “Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir.”
6.2.3. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 17. maddesi, “– Orman sayılmayan Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen araziden, masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilerek tarıma elverişli hale getirilen taşınmaz mallar 14 üncü maddedeki şartlar mevcut ise imar ve ihya edenler veya halefleri adına, aksi takdirde hazine adına tespit edilir.” hükümlerini içermektedir.
6.3. Değerlendirme
Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle (IV/6.2.) paragrafta yer verilen yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, kararın (IV.3.) numaralı bendinde yer verilen Bozkır Asliye Hukuk Mahkemesi’nin kararında bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
V. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle; davalı Hazine vekili, davalı ... vekili ve davalı ... Başkanlığı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan kararının ONANMASINA, aşağıda yazılı 696,20 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalılar ... ve Bozkır Belediye Başkanlıklarından ayrı ayrı alınmasına, 492 Sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13. maddesinin j. bendi gereğince davalı Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,
kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 15/02/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.