Logo

1. Hukuk Dairesi2021/10825 E. 2022/3009 K.

Yapay Zeka Özeti

Bu karar için yapay zeka özeti oluşturulamadı.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 2. HUKUK DAİRESİ

İLK DERECE MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 17. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki gaiplik, tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İstanbul 17. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen davanın kabulüne ilişkin kararın, davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi tarafından yapılan inceleme sonucunda; başvurunun esastan reddine dair verilen karar, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı, 1109 ada 2 parsel sayılı, ...Vakfından olan taşınmazın 192/93216 payının ... Hanım Binti Abdullah, 192/93216 payının ... İbni Cankır uhdelerinde iken kadastroda 192/93216'şar paylarının ayrı ayrı ... ve ... adlarına tespit ve tescil edildiğini, 1109 ada 2 parselin ifraz edildiğini, sonrasında imar uygulaması yapıldığını, meydana gelen taşınmazlardan 2405 ada 9 parselin 85/188'er paylarının ... ve ...adlarına tescil edildiğini, ifrazdan önceki 1109 ada 2 parsel sayılı taşınmazdaki bir kısım paydaşlar ile birlikte ... ve ...paylarına 22/11/1966 tarihinde taviz bedeli karşılığında ipotek konulduğunu, anılan vakıf taşınmazının adı geçen paydaşlarının gaip olmaları nedeniyle Üsküdar 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2005/513 E. 2005/543 K. sayılı kararı ile kayyım tayin edildiğini, kayyımlık kararında ve Kayyım Bürosu Başkanlığının yazısında dava konusu taşınmazın sehven 2045 ada olarak yazıldığını, yine hata yapılarak paydaşlar ... ve ...'in baba adlarının ... olarak yazıldığını, paydaşlar arasında ... oğlu ... ve ... oğlu ...adında kimsenin bulunmadığını, taşınmazın ise 2405 ada 9 parsel olduğunu, kaldı ki kayyımlık şerhinin de 2405 ada 9 parsel kayıtlarına işlendiğini ileri sürerek, gaiplik kararı verilmek suretiyle Vakıflar Kanunu'nun 17 nci maddesi gereğince ... ve ...paylarının tapu kaydının iptali ile ...Efendi Vakfı adına tesciline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı, 10 yıllık kayyım idare süresinin sona erdiğini, davanın Hazineye ihbar edilmesini istediğini, davanın kayyım yönünden husumetten reddedilmesi gerektiğini, alınan mahluliyet kararlarının hukuki dayanağı bulunmadığını, dava konusu taşınmazda mahluliyet kararı da bulunmadığını, adı geçen vakfın sahih olup olmadığının, gayeye göre kullanılıp kullanılmadığının tespit edilmesi gerektiğini belirterek, davanın husumetten ve esastan reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 31/01/2019 tarihli ve 2017/180 E., 2019/34 K. sayılı kararıyla; davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

1. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2.Kaldırma Kararı

Bölge Adliye Mahkemesinin 10/09/2019 tarihli ve 2019/552 E., 2019/1117 K. sayılı kararıyla; dava konusu taşınmazın dava tarihindeki değeri keşfen belirlenerek davacı tarafa harcın tamamlattırılması, ondan sonra yargılamaya devam olunması gerektiği, kabule göre; dava konusu taşınmazın davacı vakfa ait olup olmadığı, vakıf icareli olup olmadığının duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmediği, dosyada mevcut kadastro tespit tutanakları ve tapu müstenidatı evrakların okunaklı olmadığı, vakıf lehine ipotek şerhi dışında bir kayıt tespit edilemediği dikkate alındığında vakıf şerhinin bulunup bulunmadığı, taşınmazın vakıf icareli ya da mukaatalı taşınmazlardan olup olmadığı, vakıf taşınmazı ise vakıf şerhinin terkin edilip edilmediği, ipotek şerhinin taviz bedeline ilişkin olup olmadığı Tapu Müdürlüğü ve Vakıflar İdaresinden araştırılarak, vakıf şerhinin terkin edilip edilmediği gerekirse kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak, taşınmazın vakıf malı olup olmadığı tespit edildikten sonra sonucuna göre ve usuli müktesep haklar gözetilerek karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle, istinaf başvurusunun kabulü ile, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-4 maddesi uyarınca, İlk Derece Mahkemesince verilen karar kaldırılarak yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

3. İlk Derece Mahkemesince Kaldırma Kararı Sonrasında Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin 22/12/2020 tarihli ve 2019/279 E., 2020/242 K. sayılı kararıyla; ortadan kaldırma kararı doğrultusunda taşınmazın tüm geldi kayıtları ve vakıf şerhi ile ipoteğe ilişkin tapu kayıtları müstenidatları celp edilerek bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, harcın tamamlandığı, taşınmaz maliklerinin gaip kişilerden olduğu, 5737 sayılı Vakıflar Kanunu'nun 17. maddesi gereğince dava konusu taşınmazın vakfı adına tesciline karar vermek gerektiği gerekçesiyle davanın kabulü ile ...ve ...'in gaipliğine, dava konusu taşınmazdaki ... ve ...adına kayıtlı payların tapu kaydının iptali ile ...Efendi Vakfı adına tesciline karar verilmiştir.

4. Kaldırma Kararı Sonrası İlk Derece Mahkemesi Kararına Karşı İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

5. İstinaf Nedenleri

Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; eksik inceleme ve araştırma ile hüküm tesis edildiğini, davanın Maliye Hazinesi yönünden ihbarı sağlanmaksızın kabulüne dair karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, kayyımla idare süresi olan 10 yıllık süre dolmuş olduğundan davanın Hazineye ihbarı gerektiğini ve geçici bir yönetim olan kayyım aleyhine dava açılmasının husumet yönüyle usul ve yasaya aykırı olduğunu, gaip kişilerin mirasçılarına yönelik yeterli araştırma yapılmamış olup, eksik inceleme ile karar verildiğini, ...Efendi Vakfının sahih bir vakıf olup olmadığı yönünde yeterli araştırma yapılmaksızın karar verildiğini bildirerek ve önceki beyanlarını tekrarla İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak, davanın Maliye Hazinesine ihbar edilerek, yeniden hüküm tesis edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

6. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 16/11/2021 tarihli ve 2021/798 E. 2021/1755 K. sayılı kararıyla; taşınmazın evveliyatının vakıftan icareli olduğu ve vakıf malı olduğu, yasal ilanların yapıldığı, tapu maliki ve mirasçılarının tespit edilemediği, Vakıflar Kanunu'nun 17. maddesindeki yasal koşulların oluştuğu, vakıf bilirkişinin vakfın sahih vakıf olduğunu bildirdiği, davanın Defterdarlığa yöneltilmesinde yasaya aykırılık bulunmadığı, taşınmazın evveliyatının vakıf malı olması nedeniyle Hazineye geçmesi mümkün olmadığından davanın Hazineye ihbarının zorunlu olmadığı, mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca, davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

1.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Temyiz Nedenleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; kararın eksik inceleme ile sübut bulduğunu, İlk Derece Mahkemesince dayanak alınan bilirkişi raporunda eksik ve yetersiz inceleme yapıldığını, dava konusu taşınmaz üzerindeki kayyımlık şerhinin niteliği ve vakfiyesinin özelliği incelenmeksizin karar verildiğini, dava konusu taşınmazın kayyımla idare süresi dolmuş olduğundan, davanın Hazineye ihbarı gerekirken, kayyım aleyhine dava açılmasının husumet yönüyle reddi gerektirdiğini, ...Efendi Vakfının sahih bir vakıf olup olmadığı yönünde yeterli araştırma yapılmadığını, gaip kişilerin mirasçılarına yönelik yeterli araştırma yapılmadığını, eksik inceleme ile karar verildiğini bildirerek ve önceki beyanlarını tekrarla kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

3. Gerekçe

3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, gaiplik ve Vakıflar Kanunu'nun 17. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

3.2. İlgili Hukuk

5737 sayılı Vakıflar Kanunu'nun ''Taşınmazların vakfına dönmesi'' başlıklı 17. maddesinde; ''Tasarruf edenlerin veya maliklerin mirasçı bırakmadan ölümleri, kaybolmaları, terk veya mübadil gibi durumlara düşmeleri halinde icareteynli ve mukataalı taşınmaz malların mülkiyeti vakfı adına tescil edilir.'' hükmüne yer verilmiştir.

3.3. Değerlendirme

Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararının dayandığı yasal ve hukuksal gerekçelere göre Bölge Adliye Mahkemesince (IV/6) no.lu paragrafta belirtilen şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.

VI. SONUÇ:

Açıklanan nedenlerle; davalının yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nın 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA, aşağıda yazılı 13.128,21 TL bakiye onama harcının davalıdan alınmasına, 12/04/2022 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.