"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 13. HUKUK DAİRESİ
DAVA TÜRÜ : TESCİL
Taraflar arasındaki tespit harici bırakılan taşınmazın tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince verilen davanın reddine ilişkin kararın, davalı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan inceleme sonucunda; başvurunun esastan reddine dair verilen karar, süresi içinde davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü.
I. DAVA
Davacılar vekili, Ankara İli Polatlı İlçesi ... İğciler Köyünde yer alan birden fazla taşınmazın bir bütün olarak 539 parsel adı altında 2.812.960 metrekare yüz ölçümlü olarak 29.09.1950 tarihinde tapulama komisyonunca maliklerinin tespit edildiğini, ancak Tapulama Mahkemesine açılan davada 539 parsel içerisinde tahminen 1295.850 metrekarelik taşınmazın davalılar adına olan tapulama tespitinin iptaline ve taşınmazın 1986 yılında tapulama dışı bırakılmasına karar verildiğini, bu dosyada müvekkillerinin taraf olmadığını, müvekkillerinin ve 48 arkadaşının bu taşınmazı ... ve varislerinden 1956 tarihinde satın alıp aralarında taksim yapıp para ve emek sarf ederek imar ve ihya edip 1957 - 1958 yılından itibaren bu güne kadar nizasız ve fasılasız malik sıfatıyla zilyet olup mülk edinmiş ve daha sonra müvekkillerine devir ettiğini bu güne kadar da müvekkillerinin zilyetliğinde bulunduğunu yaklaşık 17.7738 metrekarelik taşınmazın müvekkilleri adına tapuya tescilini istemiştir.
Davacı Hazine vekili Polatlı 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/402 Esas sayılı dava dosyasına verdiği dava dilekçesinde özetle; aynı tescil harici bırakılan taşınmaz bölümünün ... ve Yılmaz Avcı tarafından haksız olarak fuzuli işgal edildiğini ileri sürerek eski hale getirme bedeli ve haksız kullanma alacağına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı Hazine'nin açtığı dava önce iş bu tescil davası ile birleştirilmiş daha sonra tefrik edilerek ayrı esasa kaydedilmiştir.
II. CEVAP
Davalı Hazine vekili, İl Mera Komisyonunun dava konusu taşınmazın mera olduğuna dair kararı bulunduğunu, davacı ve murisinin malik sıfatıyla zilyet olmadıklarını belirterek haksız, hukuki ve fiili dayanağı bulunmayan davanın reddini talep savunmuştur.
Dahili davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur..
III. İLK DERECE MAHKEME KARARI
Polatlı Asliye Hukuk Mahkemesinin 01.03.2018 tarihli 2010/189 Esas 2018/116 Karar sayılı kararıyla; davacı ... yönünden davanın HMK 307 ve 311 madde hükümleri gereğince feragat nedeniyle reddine, davacı ... yönünden davanın esastan reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
1.İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.İstinaf Nedenleri
Mahkemece açılan tescil davasının davacı ... hakkında feragat nedeniyle, diğer davacı yönünden esastan red edildiği halde Hazine lehine iki ayrı vekalet ücreti hükmedilmemesinin doğru olmadığını, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığının davada taraf edilmemesinin doğru olmadığını ve Polatlı 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/402 Esas sayılı dosyası ile açtıkları davanın bu dosya ile birleştirilmesine karar verildiği ve talepleri hakkında inceleme yapıldığı halde davaları hakkında esastan karar verilmemesinin doğru olmadığını ileri sürerek, Mahkeme kararının kaldırılmasını ve talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir.
3.Gerekçe ve Sonuç
Ankara Bölge Adliye Mahkemesinin 16.05.2019 tarihli 2019/805 Esas 2019/937 Karar sayılı kararıyla; davacı Hazine tarafından açılan haksız işgalden kaynaklanan dava, davacıların açtığı tescil davası ile önce birleştirilmiş ise de mahkemenin 01.03.2018 tarihli celsesinde verilen ara karar ile bu dava dosyasından tefrik edilerek ayrı esasa kaydedilmesine karar verildiği, ayrıca davacı şahısların açtığı tescil davasının reddine karar verilmesi nedeniyle Ankara Büyükşehir Belediyesinin davaya dahil edilmesine gerek bulunmadığı, davacılar aynı dava dilekçesi ile aynı taşınmaz hakkında adlarına birlikte tescil talep ettiklerinden dava sebepleri aynı bulunduğundan Mahkemece davalı Hazine lehine tek vekalet ücreti hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçeleriyle istinaf başvurusunun HMK.'nın 353/1-b-1 maddesince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Temyiz Nedenleri
Yerel Mahkeme ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, istinaf dilekçelerinde ki taleplerini tekrar ile verilen kararın hükmen bozulmasını talep etmiştir.
3.Gerekçe
3.1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, imar-ihya ile kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı olarak açılan tapusuz taşınmazın tescili istemine ilişkindir.
3.2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddesi “Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir.”
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713/1. maddesi, "Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir."
3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 17. maddesi, “Orman sayılmayan Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen araziden, masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilerek tarıma elverişli hale getirilen taşınmaz mallar 14'üncü maddedeki şartlar mevcut ise imar ve ihya edenler veya halefleri adına, aksi takdirde Hazine adına tespit edilir.” hükümlerini içermektedir.
3.3. Değerlendirme
Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararın (IV./3.) numaralı bendinde yer verilen Bölge Adliye Mahkemesi’nin kararında dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye göre, yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
VI. SONUÇ
Açıklanan nedenlerle; davalı Hazine vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nın 370'inci maddesi uyarınca ONANMASINA, 492 sayılı Harçlar Kanunun değişik 13. maddesinin “j” bendi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına, 09/02/2022 tarihinde kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.