Logo

1. Hukuk Dairesi2021/3660 E. 2022/386 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Tespit harici bırakılan taşınmazın davacı tarafından imar ve ihya edilerek zilyetliğe dayalı olarak kazanılıp kazanılmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın davacı tarafından imar ve ihya edildiğinin, davacının 1985 yılından dava tarihine kadar zilyetliğin koşullarını sağladığının tespit edilmesi ve Hazine’nin temyiz itirazlarının yerinde olmadığı değerlendirilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : GAZİANTEP BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 16. HUKUK DAİRESİ

DAVA TÜRÜ : TESCİL

Taraflar arasındaki tespit harici bırakılan taşınmazın tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince verilen davanın kabulüne ilişkin kararın, davalı Hazine temsilcisi ile davalı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan inceleme sonucundu; başvurunun esastan reddine dair verilen karar, süresi içinde davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü.

I.DAVA

Davacı ... vekili, Halfeti İlçesi Erikli Mahallesinde yapılan kadastro çalışmaları sonucunda tespit harici bırakılan yaklaşık 25.000.00 metrekarelik taşınmazın müvekkili tarafından nizasız ve fasılasız olarak malik sıfatıyla 40 yılı aşkın süredir fıstıklık olarak kullanıldığını, müvekkilinin tescil harici yeri imar ve ihya edip taş ve otlardan temizledikten sonra fıstık ağaçları diktiğini ileri sürerek ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak müvekkili adına tescilini istemiştir.

II.CEVAP

Davalı ... vekili, dava konusu alanın imar planı içerisine alınmasından itibaren 20 yıl süreyle davasız ve aralıksız olarak ekilip biçilmiş olması gerektiğinden hangi tarihte imar planı içerisine alındığının tespit edilmesi gerektiğini ve davacı yararına olağanüstü zamanaşımı ile kazanım şatlarının oluşmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

III.İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Halfeti Asliye Hukuk Mahkemesinin 28.03.2018 tarihli 2016/316 Esas ve 2018/363 Karar sayılı kararıyla; davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV.İSTİNAF

1.İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine temsilcisi ile davalı ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2. İstinaf Nedenleri

2.1.Davalı Hazine temsilcisi özetle; dava konusu taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunduğunu, imar ihya ve zilyetlikle iktisap şartlarının davacı yönünden oluşmadığını, kadastro öncesi nedenlere dayalı bu nitelikteki davaların Kadastro Kanunun 12/3. maddesinde belirtilen 10 yıllık hak düşürücü süre içinde açılması gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.

2.2.Davalı ... vekili özetle; eksik araştırma ve inceleme ile verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava konusu yerin kentsel dönüşüm alanı içinde olduğundan imar ihya nedeniyle kayıt ve tescile uygun olmadığını, salt zilyetlik iddiasıyla açılan davanın reddine karar verilmesi gerektiğini açıklayarak kararın kaldırılmasını istemiştir.

3.Gerekçe ve Sonuç

Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesinin 03.07.2019 tarihli 2018/1212 Esas ve 2019/583 Karar sayılı kararı ile tüm dosya kapsamına göre; imar ihya ve zilyetlikle iktisap koşullarının davacı lehine gerçekleştiği, ilk derece mahkemesi tarafından usulüne uygun olarak keşif uygulamasının yapıldığı, alınan rapor ve beyanlar ile imar ihya ve zilyetlik durumlarının şüpheye yer bırakmayacak şekilde tespit edildiği, alınan bilirkişi raporlarının hüküm kurmaya elverişli olduğu, bu nedenlerle istinaf gerekçelerinin yerinde olmadığı belirtilerek davalılar Hazine ve Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesinin istinaf başvurularının HMK’nun 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.

V.TEMYİZ

1.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine temsilcisi temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Temyiz Nedenleri

Davalı Hazine temsilcisi özetle; yerel mahkeme ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf dilekçesinde ki taleplerini tekrar ile MK’nın 713/6. maddesi uyarınca Hazine adına tescilini ve resen belirlenecek nedenlerle kabul kararının bozulmasını talep etmiştir.

3.Gerekçe

3.1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, TMK’nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 ve 17. maddelerine dayalı olarak açılan tapusuz taşınmazın tescili istemine ilişkindir.

3.2. İlgili Hukuk

4721 sayılı TMK’nın 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. ve 17. maddeleri

3.3. Değerlendirme

Yapılan temyiz incelemesi sonucunda, tüm dosya kapsamından, dava konusu taşınmazın bulunduğu Halfeti İlçesi Erikli Mahallesinde kadastro çalışmalarının 08.01.1975 yılında kesinleştiği ve yapılan kadastro çalışmaları sırasında dava konusu edilen bölümün 766 sayılı Tapulama Kanunun 2. maddesi gereğince tespit harici bırakıldığı, dava konusu edilen taşınmazın kamu hizmetine tahsis edilmeyen yerlerden olduğu, aynı zamanda mera ve orman sayılmayan alan sınırları içerisinde yer aldığı, herhangi bir imar planı kapsamında kalmadığı, davacı lehine kadastro sırasında belgesizden taşınmaz kaydı yapılmadığı, TMK’nın 713/4 ve 5. maddeleri uyarınca gerekli ilanların yapıldığı, 1985 tarihli hava fotoğraflarına göre; tescili istenilen C harfi ile gösterilen kısımda imar ihya çalışmalarının tamamlandığı, ziraat bilirkişi raporuna göre de çekişmeli bölüm üzerinde 10-35 yaşlarında 208 adet Antep fıstığı ağaçları ile 54 adet 15-20 yaşlarında Bağ omcalarının bulunduğunun belirlenmiş olması karşısında imar ihyanın 1985 yılında tamamlandığı ve dava tarihine kadar davacı lehine zilyetlikle kazanım koşullarının oluştuğu anlaşılmakla;

VI.SONUÇ

Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı Hazine temsilsinin yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 492 Sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13. maddesinin j. bendi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına, 19/01/2022 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.