Logo

1. Hukuk Dairesi2021/3662 E. 2022/559 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı tarafından, Hazine adına kayıtlı taşınmazın 30 yılı aşkın süredir zilyetliğinde olduğunu iddia ederek tapusuz taşınmazın tescili ile tapu iptal tescil davası açılmış, davalı Hazine ise davanın reddini savunmuştur.

Gerekçe ve Sonuç: Hava fotoğrafları, memleket haritaları ve Google Earth fotoğrafları gibi delillerle davacının iddia ettiği zilyetliğin yirmi yıllık kazandırıcı zamanaşımı süresini doldurmadığı ve taşınmazlarda herhangi bir tarımsal faaliyet yapılmadığı tespit edilerek, olağanüstü kazandırıcı zaman aşımı ile taşınmaz edinme koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle, mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : GAZİANTEP BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ

DAVA TÜRÜ : TAPUSUZ TAŞINMAZIN TESCİLİ-TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasındaki tapusuz taşınmazın tescili ile tapu iptal tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince verilen davanın reddine ilişkin kararın, davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan inceleme sonucunda; başvurunun esastan reddine dair verilen karar, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı ... vekili, hudutlarını dava dilekçesinde belirttiği taşınmaz bölümünün 30 yılı aşkın süredir davacının zilyetliğinde olmasına rağmen Hazine adına tescil edildiğini belirterek taşınmazın davacı adına tescilini talep etmiştir.

Davacı vekilinin keşif neticesinde aynı iddia ile talep ettiği B ve B1 harfi ile gösterilen ve 490 ada 14 parsel sayılı taşınmaz sınırları içerisinde kaldığı anlaşılan taşınmaz bölümleri hakkında mahkeme tarafından 04/05/2017 tarihinde tefrik kararı verilerek davaya tescili talep edilen D ve D1 bölümleri yönünden devam edilmiş, mahkemenin 2017/68 Esasında kayıtlı dava, bu dava ile birleştirilmiştir.

II. CEVAP

Davalı Hazine davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Sason Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 10/05/2018 tarihli 2015/58 E. 2018/87 K sayılı kararıyla, dava tarihinden önce en az yirmi yıldır aralıksız olarak devam eden zilyetlik olmadığı, Medenî Kanunun 713 ve 3402 sayılı Kadastro Kanunun 14. ve 17. maddelerinde öngörülen kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile mülk edinme koşullarının davacı yararına gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

1. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2. İstinaf Nedenleri

Davacı vekili, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, ziraat bilirkişi tarafından D ve B harfli kısımların 30 yıldan beri tarım yapılan arazi olduğunun belirtildiği, sadece jeodezi bilirkişisinin raporuna dayanılarak karar verildiğini, bilirkişi raporları arasındaki çelişkilerin giderilmediğini belirterek kararın kaldırılması ile davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

3. Gerekçe ve Sonuç

Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi’nin 12/06/2019 tarihli 2018/1169 E. 2019/525 K. sayılı kararıyla , kararın dayandığı gerekçe ve 13/04/2018 havale tarihli bilirkişi raporunda, gerçeğin bir resmi olan 1955, 1984, 2002, ve 2008 tarihli hava fotoğrafları ile gerçeğin modeli olan 1958 ve 1985 tarihli memleket haritalarında ve 2011-2014 ve 2017 tarihli google earth fotoğraflarında, yapılan aplikasyon, gösterim ve kulanım durumunun tespiti sonucunda, çekişmeli taşınmazların dere ve çay yatağı ve eğimli tepelik alanlar olduğu ve taşınmazlarda herhangi bir tarımsal faaliyet yapılmadığının tespit edildiği, bu durumun gerek kullanılan hava fotoğrafları ve memleket haritalarından, gerekse arazinin keşif gününde çekilen fotoğraflarından da anlaşıldığı, dolayısıyla olayda, davacı yararına, olağanüstü kazandırıcı zamanışımı ile taşınmaz edinme koşullarının oluşmadığı, dolayısıyla mahkemece davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1-b-1 bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

1.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Temyiz Nedenleri

Davacı vekili, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, ziraat bilirkişisi tarafından D ve B harfi ile gösterilen kısımların 30 yıldan beri tarım yapılan arazi olduğunun belirtildiğini, sadece jeodezi bilirkişisi raporuna dayanılarak karar verildiğini, bilirkişi raporları arasındaki çelişkilerin giderilmediğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

3.Gerekçe

3.1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Taraflar arasındaki uyuşmazlık kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptal ve tescil ve tescil harici bırakılan taşınmaz bölümüne ilişkin tescil istemine ilişkindir.

3.2.İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun Tapuda kayıtlı olmayan taşınmaz malların tespiti başlıklı 14. maddesinde “Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir. (Değişik ikinci fıkra: 3/7/2005 - 5403/26 md.) Sulu veya kuru arazi ayrımı, Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu hükümlerine göre yapılır.”

İhya edilen taşınmaz mallar başlıklı 17.maddesinde “Orman sayılmayan Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen araziden, masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilerek tarıma elverişli hale getirilen taşınmaz mallar 14 üncü maddedeki şartlar mevcut ise imar ve ihya edenler veya halefleri adına, aksi takdirde hazine adına tespit edilir. İl, ilçe ve kasabaların imar planının kapsadığı alanlarda kalan taşınmaz mallarda bu hüküm uygulanmaz.

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun olağanüstü zamanaşımı başlıklı 713. maddesinin birinci fıkrasında "Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir." düzenlemeleri yer almaktadır.

3.3. Değerlendirme

Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararın (III.) nolu bendinde yer verilen İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesine, kararın (IV./3.) nolu bendinde yer verilen Bölge Adliye Mahkemesi kararının gerekçesine göre, yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.

VI. SONUÇ:

Açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nin 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA, aşağıda yazılı 36,30 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 24/01/2022 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.