"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TESCİL
Taraflar arasındaki tapusuz taşınmazın tescili istemine ilişkin davada bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ilişkin verilen karar, süresi içinde davalı Hazine vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; 1974 yılında kadastro tespiti sırasında önce ......adına tespiti yapılıp sonrasında sırasıyla ..... isimli kişilere satış yapıldıktan sonra son olarak davacı ... tarafından satın alınan 278 parsel sayılı taşınmazın yanında bulunan ve yol boşluğu olarak tescil harici bırakılan bölüm üzerinde 40 yılı aşkın bir zamandır eklemeli zilyet ve mutasarrıf olduğunu ileri sürerek yol boşluğu olarak bırakılan bölümün davacı adına tescilini istemiştir.
II. CEVAP
Davalılar cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Tatvan 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 04.12.2015 tarihli ve 2014/520 Esas - 2015/579 Karar sayılı kararıyla; davanın kabulü ile 10/06/2015 tarihli fen bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen bölümün davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Tatvan 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Bozma Kararı
Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 28/11/2018 tarihli ve 2016/2839 Esas - 2018/7125 Karar sayılı bozma ilamında, yasal hasım konumunda olan Karayolları Genel Müdürlüğünün davaya dahil edilmesi gereğine değinilerek sair yönleri incelenmeksizin hüküm bozulmuştur.
... vekili dava konusu edilen bölümün kamulaştırma planı dışında olduğunu belirtmiştir.
3. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen karar
Tatvan 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 25/04/2019 tarihli ve 2018/503 Esas - 2019/187 Karar sayılı kararıyla; davacı lehine zilyetlik koşullarının oluştuğu gerekçesiyle 10/06/2015 tarihli fen bilirkişisi raporunda (B) harfi ile gösterilen bölümün davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
4. Bozma Sonrası İlk Derece Mahkemesi Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar
Tatvan 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili ve davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
5. Temyiz Nedenleri
5.1. Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde; Mahkeme tarafından yeterli araştırma ve inceleme yapılmadığını, bilirkişi raporları ile tanık beyanları arasında çelişki giderilmeden karar verildiğini belirterek, hükmün bozulmasını talep etmiştir.
5.2. Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde; davanın hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığını, dava konusu taşınmaz üzerinde davacı lehine zilyetlik koşullarının oluşmadığını, imar- ihya işleminin yeterli derecede araştırılmadığını belirterek, Mahkeme kararının bozulmasını talep etmiştir.
6. Gerekçe
6.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, yörede yapılan kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın, davacı adına tescili isteğinden ibarettir.
6.2. İlgili Hukuk
6.2.1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713/1. Maddesi, "Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir."
6.2.2. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesi, "Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir."
6.2.3. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun ve 17. maddesi, "Orman sayılmayan Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen araziden, masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilerek tarıma elverişli hale getirilen taşınmaz mallar 14. maddedeki şartlar mevcut ise imar ve ihya edenler veya halefleri adına, aksi takdirde hazine adına tespit edilir." hükümlerini içermektedir.
6.3. Değerlendirme
6.3.1. Kadastro tespitinden sonra taşınmazı çapa dayalı olarak satın alan kişinin, kadastro tespitinden önceki nedene dayanarak hak talep etmesi mümkün olmayıp, hakkının satın aldığı çapla sınırlı olduğu tartışmasızdır. Somut olayda davacı, maliki olduğu 278 parsel sayılı taşınmazı 1974 yılında yapılan kadastro tespitinden sonra, 23/10/2012 tarihinde çapa dayalı olarak satın almıştır. Çapla birlikte kadastrodan önceki sebeple dava açma hakkını da devraldığına ilişkin herhangi bir belge sunarak iddiasını ispat edemediği gibi satın alma tarihi ile dava tarihi arasında 20 yıllık zilyetlik sürenin dolmadığı da sabittir.
6.3.2. Hal böyle olunca, mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.
V. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle; Mahkemece kararın (6.3.1. ve 6.3.2.) paragraflarında açıklanan hususlar göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olduğundan ... ve Hazine vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15/02/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.