"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil istemine ilişkin açılan davadan dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece verilen kabul kararı Yargıtay (Kapatılan) 14. Hukuk Dairesince bozulması üzerine İlk Derece Mahkemesince bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine ilişkin kararın, süresi içinde davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı Hazine vekili dava dilekçesinde; Hafik ilçesi Yarhisar köyü 6091 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespiti sırasında Hazine adına tespit edildiği, komisyon kararı ile tespitin iptaline ve davalılar adına tapuya kayıt ve tescile karar verildiği, yapılan idari tahkikat neticesinde dava konusu taşınmazın mütegayyip şahıslardan kalan yer olduğunun anlaşıldığını 1331 sayılı emval-i metruke kanunlarına göre taşınmazın Hazine’ye intikal etmesi gerektiği, 3402 sayılı Yasanın 18. maddesinin 2. paragrafına göre bu tür taşınmazları kazandırıcı zamanaşımı yoluyla iktisap edilemeyeceğini belirterek tapu kaydının iptali ile Hazine adına tapuya kayıt ve tescile karar verilmesini talep etmiştir
II. CEVAP
Davalılar duruşmadaki beyanlarında davanın reddini savunmuşlardır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Hafik Sulh Hukuk Mahkemesinin 30/11/2010 tarihli ve 2020/112 E. 2010/445 K. sayılı kararıyla; mahallinde yapılan keşif neticesinde 6090 parsel sayılı taşınmaza uygulanan tapu kaydını kuzeyinde bulunan dava konusu taşınmazın Şükrü Kırdı ile ihtilaflı tarlada olarak okuduğunu, bu kaydın geldisinin Kuzey hududunu Hazine olarak okuduğunu, yerel bilirkişinin dava konusu taşınmazın Ermenilerden kaldığını duyduğunu belirtmiş olması nedeniyle davanın kabulüne, 6091 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Hafik Sulh Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Bozma Kararı
Yargıtay (Kapatılan) 14. Hukuk Dairesi 09/06/2011 tarih 2011/632 4 E. 2011/7596 K. sayılı ilamında “ gerçekten, mülkiyeti yasa gereği Devlete ait olan taşınmazların zilyetlikle kazanılması olanağının bulunmadığı, eldeki davada Mahkemece istem hüküm altına alınmış ise de yapılan araştırma ve incelemenin hüküm kurmaya yeterli olmadığını, dava konusu 6091 numaralı parsel 1973 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında kaçak ve yitik kişilerden kaldığı gerekçesi ile senetsizden Hazine adına tespit edilip, 30/01/2006 tarihli komisyon kararına dayanılarak davalılar adına tescil edildiğini, mahallinde yapılan keşifte dinlenen bilirkişi, taşınmazın öncesinin Ermenilere ait iken 1950 yılından beri davalıların ailesi tarafından kullanıldığını belirttiği, davalı tanığının davalıların savunmasını doğruladığını, 6090 numaralı parsele uygulanan 15/09/1956 tarihli, 1550 numaralı tapu kaydının dava konusu taşınmazı "Hazine" okumakta ise de anılan kaydın Çiftçiyi Topraklandırma Kanunu kapsamında idari yoldan tesis edildiği, kuzey sınırı itibariyle "Şükrü-Hazine ile ihtilaflı tarla" şeklinde olduğu, belirtilen nedenle Mahkemece 6091 parsele komşu yol, dere gibi sınırların ötesindeki parsellere ait kayıtlar ve varsa dayanağı belgeler getirtilmesi, mahallinde yeniden keşif yapılarak uygulanması, tespit bilirkişileri sağ iseler keşifte dinlenmesi, oluşacak sonuca göre tüm deliller değerlendirilerek bir hüküm kurulması” gereğine değinilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
3. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen karar
Sivas 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 04/12/2014 tarihli ve 2012/812 E., 2014/1609 K. sayılı kararıyla; Mahkemece yapılan keşifler neticesinde alınan beyanlar ve komşu taşınmazlara uygulanan tapu kayıtlarından dava konusu yer ve çevresinin daha önce tek taşınmaz olarak kullanıldığı, 1950’li yıllarda mirasçılar arasında taksim edilmesi nedeniyle mevcut durumu aldığı, uzun yıllardan beri davalılar ve murisleri tarafından kullanıldığı, dava konusu taşınmazların mütegayyip kişilerden kaldığına yönelik somut bir beyanın bulunmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
4. Bozma Sonrası İlk Derece Mahkemesi Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar
Sivas 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
5. Temyiz Nedenleri
Davacı Hazine vekili temyiz dilekçesinde özetle; davalılar lehine zilyetlik koşullarının oluşmadığını, dava konusu taşınmazın özel mülkiyete konu edilemeyecek yerlerden olup Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan, kanun gereği Devlete kalan yerlerden olduğu, zilyetlik ile iktisabının mümkün olmadığını, Mahkemenin bozma ilamı gereklerini yerine getirmediğini belirterek eksik araştırma neticesinde verilen kararın bozulmasını talep etmiştir.
6. Gerekçe
6.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava dilekçesindeki açıklamalar ve iddianın ileri sürülüş biçimine göre kadastro öncesi nedenlere dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
6.2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddesi
1331 sayılı Kanun
6.3. Değerlendirme
Mahallinde yapılan keşif ve alınan bilirkişi raporlarına göre çekişmeli taşınmazın kayıp ve yitik kişilerden kaldığı ispat edilemediği, taşınmazın davacı tarafından kullanıldığı ve kadastro tespitine kadar davacı lehine zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluştuğu anlaşılmıştır.
Dosya içeriğine, Mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre kararın (IV.3.) numaralı bendinde yer verilen Sivas 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin kararında dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye göre, yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
V. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 492 Sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13. maddesinin j. bendi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,
21/02/2022 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.