Logo

1. Hukuk Dairesi2021/4350 E. 2022/2743 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro öncesi zilyetliğe dayalı olarak tapu iptali ve tescil davasında, davacının iddia ettiği zilyetliğin varlığı ve zilyetlikle iktisap şartlarının oluşup oluşmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının, uyuşmazlık konusu taşınmaz üzerindeki zilyetliğini ve zilyetlikle iktisap şartlarını ispatlayamaması, taşınmazın yol olarak kullanıldığı ve davacı yararına kazanım şartlarının oluşmadığının tespiti gözetilerek mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasında bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda, davanın reddine ilişkin verilen karar, süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı ..., çekişmeli taşınmazın 18.03.2019 tarihli bilirkişi raporunda (C) harfi ile gösterilen temyize konu bölümünün murisinden intikalen ve taksimen kendisine kaldığını, 40 yıldır zilyet olduğunu iddia ederek dava açmıştır.

II. CEVAP

Davalı ..., çekişmeli taşınmazı kadastrodan sonra tapuda satın aldığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 08.06.2012 tarihli ve 2010/133 Esas, 2012/150 Karar sayılı kararıyla, çekişmeli taşınmazın 07.12.2011 tarihli bilirkişi raporunda (A) ve (C) harfleri ile gösterilen bölümlerin davacıya ait ... ada ... parsele dahil olması gerekirken, kadastro sırasında sehven davalı parsele dahil edildiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

1.Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Bozma Kararı

Dairece “çekişmeli taşınmaz bölümlerinin öncesinde kime ait olduğu, kimden kime intikal ettiği ve ne zamandan beri kimin kullanımında olduğu, davacı ve davalıya ait parseller arasındaki sınırın neresi olduğu, sabit ve değişmeyen sınırlar bulunup bulunmadığı, davalının çekişmeli taşınmazın bulunduğu köyle ilgisinin olup olmadığı, bu köyde ikamet edip etmediği, davacı ve taşınmazı kendisine satan ... ile yakınlığı, çekişmeli taşınmazın temyize konu bölümlerinde davacı yararına kazanım şartlarının oluştuğunun anlaşılması halinde davalının taşınmazın bir bölümünün davacıya aidiyetini bilecek durumda olup olmadığı hususlarında olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınması ve sonucuna göre karar verilmesi” gerekçesiyle bozma yapılmıştır.

3. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin 30.05.2019 tarihli ve 2018/198 Esas, 2019/132 Karar sayılı kararıyla, (C) harfi ile gösterilen taşınmazın duvarının sınırından yaklaşık 7 metrelik bir bahçe bulunduğu beyanını destekler mahalli bilirkişi ve tanık beyanı bulunmadığı, beyanlarından da davacının iddiasına yönelik ispata elverişli bilgi ortaya konulamadığı, bilirkişi raporuna göre de bu yerde daha önce yapı bulunduğuna dair emare bulunmadığı gibi keşif sırasında da gözlemlenmediği önceki kullanıma dair izlenim olmadığı, ve yine fen bilirkişisi raporuna göre yol olduğu, davacıya ait bölüm olması halinde yola çıkan bölümün engelleneceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

4. Bozma Sonrası İlk Derece Mahkemesi Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde bir kısım davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

5. Temyiz Nedenleri

Davacılar vekili, temyiz dilekçesinde, reddedilen (C) bölümünün zilyetliğinin uzun yıllardır davacıda olduğunu, 02.12.2011 tarihli keşif esnasında bu durumun davalı tarafından da kabul edildiği, davalının ikrarı doğrultusunda davanın (C) harfi yönünden de kabul edilmesi gerektiğini belirterek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

6. Gerekçe

6.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasıdır.

6.2. İlgili Hukuk

6.2.1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6. maddesinde, "Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür."

6.2.2. Tapu siciline kayıtlı olmayan taşınmazlarda, zilyetlik mülkiyetin karinesidir. Zilyetliğin konusu taşınır, taşınmaz mallar ve haklardır. Taşınmaz mal tapulu olabileceği gibi, tapusuz da olabilir. Tapusuz taşınmazlarda zilyetliğin ayrı bir önemi ve işlevi bulunmaktadır. Tapuda kayıtlı taşınmazlarda tapu sicili mülkiyete karine teşkil ettiği halde tapusuz taşınmazlarda zilyetlik mülkiyetin karinesidir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 15.02.2012 gün, 2011/20-714 Esas, 2012/78 Karar)

6.3. Değerlendirme

6.3.1. ... İlçesi, ... Köyü çalışma alanında bulunan ... ada ... parsel sayılı taşınmaz kadastro tespiti sonucunda kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... adına tespit ve tescil edildikten sonra 25.04.2002 tarihinde satış yoluyla davalı ...'e geçtiği anlaşılmaktadır.

6.3.2. Davacı ..., çekişmeli taşınmaz bölümlerinin zilyetliğinin uzun yıllardır kendisine ait olduğu ve lehine zilyetlikle iktisap koşullarının oluştuğu iddiasına dayanarak tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmıştır.

6.3.3. Davalı, çekişmeli taşınmazın kendisine ait olduğunu ve çaplı şekilde satın aldığını, bu sebepten 3. iyiniyetli kişi olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur.

6.3.4. Mahkeme tarafından bozma ilamı ışığında mahallinde keşif yapılmış, bilirkişi raporları alınmış, tarafların gösterdiği deliller toplanmış ve yazılı şekilde karar verilmiştir.

6.3.5. Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararın (IV-3) numaralı bendinde yer verilen Yerel Mahkeme kararının gerekçesinde belirtilen yasal ve hukuksal gerekçeye, bozma kararında gösterildiği şekilde işlem yapılmış olmasına göre temyize konu 18.03.2019 tarihli teknik bilirkişi krokisinde (C) harfi ile gösterilen bölümün yol olarak kullanıldığı ve davacı bu bölüm üzerinde zilyetlikle iktisap koşullarının lehine gerçekleştiğini ispat edemediğine göre, yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.

V. SONUÇ:

Açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 36,30 TL bakiye onama harcının temyiz edenden alınmasına 04.04.2022 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.