"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, Yerel Mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar, süresi içerisinde yargılama sırasında vefat eden davacı ... mirasçıları vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı ... dava dilekçesinde; dava konusu 104 ada 19; 110 ada 80, 83; 115 ada 18, 34 ve 36 parsel sayılı taşınmazlarda, annesi ...’dan gelen hakkı olmasına rağmen kadastro çalışmaları sonucunda taşınmazların davalılar adına tespit ve tescil edildiğini beyan ederek, taşınmazlardaki hakkının tespit edilerek adına tescil edilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; dava konusu taşınmazlardan 110 ada 83 parsel sayılı taşınmazın müvekkili ile bir ilgisinin bulunmadığını, 104 ada 19 ve 115 ada 36 parsel sayılı taşınmazların müvekkilinin dedesi ...’den geldiğini, ...’nin vefatı sonrası müvekkilinin, diğer mirasçıların hisselerini satın aldığını, 110 ada 80 ve 115 ada 34 parsel sayılı taşınmazların müvekkilinin dedesi tarafından satın alındığını bu sebeple yine bu taşınmazlarda da davacının hakkının bulunmadığını, 115 ada 18 parsel sayılı taşınmazın ise müvekkili tarafından satın alındığını, dava konusu taşınmazların yıllardır müvekkili ve ailesi tarafından kullanıldığını, davacının taşınmazlarda hakkının bulunmadığını belirterek, reddine karar verilmesini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Giresun 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 28/01/2015 tarihli ve 2012/357 Esas - 2015/44 Karar sayılı kararıyla; Mahkemece mahallinde yapılan keşifte dinlenen yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarının beyanları ve tüm dosya kapsamına göre, dava konusu taşınmazların davalı ...’in dedesi...’den geldiği, ...’nin ölümü ile de davalının babası...’ye kaldığı, taşınmazların 40-50 yıldır davalı ve ailesi tarafından kullanıldığı, davacının annesi ...’ın sağlığında dava konusu taşınmazlardaki payını sattığı, davacının dava konusu taşınmazları hiçbir zaman kullanmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkeme kararına karşı süresi içerisinde yargılama sırasında vefat eden davacı ... mirasçıları vekili tarafından temyiz başvurusunda bulunulmuştur.
2. Temyiz Nedenleri
1. Yargılama sırasında vefat eden davacı ... mirasçıları vekili temyiz dilekçesinde özetle; Mahkemece öncelikle taraflar arasındaki mirasçılık ilişkisinin araştırılıp belirlenmediğini, tarafların kök muris...’nün mirasçıları olduğunu, ...’nün... ve ... adında 2 çocuğu bulunduğunu, dava konusu taşınmazların...’den geldiğini, onun ölümünden sonra taşınmazların... tarafından kullanıldığını ancak taşınmazlarda ...’ın da payının bulunduğunu, mirasçılar arasında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz iktisabı mümkün olmadığından, taşınmazların davalı ve ailesi tarafından kullanılmış olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesinin yerinde olmadığını belirterek, kararın bozulmasına karar verilmesini istemiştir.
2. Yargılama sırasında vefat eden davacı ... mirasçılarından ... vekili ek temyiz dilekçesinde özetle; 110 ada 83 parsel sayılı taşınmazın dışındaki dava konusu taşınmazların tarafların kök murisinden geldiğini ve murisin terekesinin taksim edilmediğini, dava konusu 110 ada 80 parsele revizyon gören tapu kayıtlarındaki ... payının intikal görmediğini, dava konusu 104 ada 19, 115 ada 34 ve 36 parsel sayılı taşınmazlara revizyon gören 73 sıra numaralı tapu kaydında ...’ın 1/20 payının bulunduğunu, aynı taşınmazlara revizyon gören 145 sıra numaralı tapu kaydında ise ...’ın 6/48 payının bulunduğunu ve bu payın da intikal görmediğini, taşınmazlara revizyon gören diğer tapu kayıtlarında ...’ın payının olup olmadığının Mahkemece araştırılmadığını, taşınmazlara revizyon gören tapu kayıtlarının mahallinde yöntemince uygulanmadığını, davacı taşınmazların bulunduğu köyde oturmadığı için kök muristen gelen yerlerin davalı tarafından kullanıldığını, kadastro çalışmaları yapılırken genelde taşınmazı kim kullanıyorsa tespitin onun adına yapıldığını belirterek, kararın bozulmasına karar verilmesini istemiştir.
3. Bozma Kararı
Karar, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 25/09/2018 tarihli ve 2018/294 Esas - 2018/5023 Karar sayılı kararıyla; “6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun "hükmün kapsamı" başlığını taşıyan 297. maddesinin (b) bendinde, tarafların ve davaya katılanların kimlikleri ile TC kimlik numarası, varsa kanuni temsilci ve vekillerinin ad soyadları ile adreslerinin de kararda yer alması gerektiğinin düzenlendiğini, ne var ki, gerekçeli karar başlığında davacılar vekili ile davalıların isimlerinin gösterilmediğini, anılan eksiklik Mahkemece tavzih yoluyla "ara karar" ile giderilmeye çalışılmış ise de; gerekçeli karar başlığına tavzih yoluyla taraf eklenebileceğine dair yasal bir düzenlemenin bulunmadığı, hal böyle olunca, Mahkemece oluşturulan hükmün 6100 sayılı HMK'nın 297. maddesine aykırı olması nedeniyle isabetsizliğine” değinilmek suretiyle sair yönler incelenmeksizin bozulmuştur.
4. Mahkemece Bozma Kararına Uyularak Verilen Karar
Giresun 2. Asliye Hukuk Mahkemesince bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda, 15/10/2019 tarihli ve 2018/653 Esas - 2019/328 Karar sayılı kararla; mahallinde yapılan keşifte dinlenen yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarının beyanları ve tüm dosya kapsamına göre, dava konusu taşınmazların davalı ve davalıdan önce de üstsoyu tarafından kullanıldığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
5.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkeme kararına karşı süresi içerisinde yargılama sırasında vefat eden davacı ... mirasçıları vekili tarafından temyiz başvurusunda bulunulmuştur.
6. Temyiz Nedenleri
Yargılama sırasında vefat eden davacı ... mirasçıları vekili temyiz dilekçesinde; kararın (IV/2) numaralı paragraflarda belirtilen temyiz sebeplerini tekrarla, kararın bozulmasına karar verilmesini istemiştir.
7. Gerekçe
7.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Kadastro sonucunda ...,...,..., köyü çalışma alanında bulunan 104 ada 19 parsel sayılı 210,74 metrekare, 110 ada 80 parsel sayılı 2.659,45 metrekare, 115 ada 18 parsel sayılı 3.073,55 metrekare, 115 ada 34 parsel sayılı 3.281,75 metrekare ve 115 ada 36 parsel sayılı 472,10 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, tapu kaydı, hibe, harici satın alma, ifraz ve taksim nedeniyle davalı ... adına tespit ve tescil edilmiş; 110 ada 83 parsel sayılı 9.157,62 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise aynı nedenlerle Nejmi Zıvalı adına tespit ve tescil edilmiştir.
Dava; tespit öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
7.2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 13/1. maddesi,
“Tapuda kayıtlı taşınmaz mal:
A) Kayıt sahibi veya mirasçıları zilyet bulunuyorsa;
a) Kayıt sahibi adına,
b) Kayıt sahibi ölmüş ise mirasçıları adına,
c) Mirasçılar tayin olunamazsa, ölü olduğu yazılmak suretiyle kayıt sahibi adına,
B) Kayıt sahibi veya mirasçılarından başkası zilyet bulunuyorsa;
a) Kayıt sahibi veya mirasçılarının kadastro teknisyeni huzurunda muvafakatları halinde zilyet adına,
b) Zilyet, taşınmaz malı, kayıt malikinden veya mirasçılarından veya mümessillerinden tapu dışı bir yolla iktisap ettiğini, onların beyanı veya herhangi bir belge ile veya bilirkişi veyahut tanık sözleriyle ispat ettiği ve ayrıca en az on yıl müddetle çekişmesiz, aralıksız ve malik sıfatıyla zilyet bulunduğu takdirde zilyet adına,
c) (Değişik: 3/5/2012-6302/4 md.) Kayıt sahibinin yirmi yıl önce gaipliğine hüküm verilmiş veya tapu sicilinden malikin kim olduğu anlaşılamamış ise çekişmesiz ve aralıksız yirmi yıl müddetle ve malik sıfatıyla zilyet bulunan kimse adına tespit olunur." hükmünü içermektedir.
7.3. Değerlendirme
Dosya içeriğine, Mahkeme kararının gerekçesinde belirtilen yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinin yerinde bulunmasına göre, Mahkemece yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
V. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 26,30 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacı taraftan (yargılama sırasında vefat eden davacı ... mirasçılarından) alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26/05/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.