"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : SAMSUN BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 2. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE MAHKEMESİ : PAZAR(RİZE) 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince verilen davanın kabulüne ilişkin kararın, davalılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan inceleme sonucundu; başvurunun kabulüne İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine dair verilen karar, süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü.
I.DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle, dava konusu taşınmazın kadastro çalışmaları sonucunda hatalı olarak davalı ... adına tespit ve tescil edildiğini, ...’ın muvazaalı olarak taşınmazı davalı oğlu ...’a tapuda devir ettiğini, oysaki taşınmazın tarafların ortak murisi ...’ten geldiğini ve terekesinin taksim edilmediğini ileri sürerek davacıların Ferhattan gelen miras haklarıına dayanarak çekişmeli 210 ada 11 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacılar adlarına miras payları oranında tapuya tescilini istemiştir.
II.CEVAP
Davalılar cevap dilekçesinde özetle, kök muris ...’ın sağlığında yapılan sözlü taksim sonucu dava konusu taşınmazın ...’a kaldığını, kız kardeşlerinin hak talep etmemesi üzerine taşınmaz üzerine ...’ın 3 katlı ev yaptırdığını ve borcu nedeniyle taşınmazı oğlu davalı ...’a sattığını belirterek kötü niyetli açılan davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEME KARARI
Pazar (Rize) 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 23/11/2018 tarihli ve 2016/381 Esas - 2018/533 Karar sayılı kararıyla; Davanın kabulüne çekişmeli taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile tapu üzerindeki payların toplamının 16 pay olduğu kabul edilerek 4 payın davacı ..., 3 payın davacı ..., 3 payın davacı ... adına kalan 6 payın davalı üzerinde bırakılmasına, dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan 3 katlı kargir binanın davalı ... tarafından tek katlı kargir binanın kök muris ... tarafından yaptırıldığının tapunun beyanlar hanesine şerh düşülmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
1.İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.İstinaf Nedenleri
Dava konusu taşınmazın davalı ...’a taksim sonucu kaldığını, kök muris...tan kalan başka taşınmazlarda olduğunu davalı ...’a babasından sadece bu taşınmazın kaldığını, ...’ın taşınmaz üzerine 3 katlı ev yaptırdığını, ...’ın borçları nedeni ile taşınmazı oğlu ...’a sattığını, bu satışın muvazaalı bir işlem olmadığını, mahkemece tüm deliller toplanmadan karar verildiğini, keşifte davalı tarafın tanıkları hazır olmasına rağmen dinlenmeden karar verildiğini belirterek mahkemenin kabul kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
3.Gerekçe ve Sonuç
Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesinin 24.01.2020 tarihli ve 2019/1911 Esas - 2020/102 Karar sayılı kararıyla, davacıların murisi ...’ın ölüm tarihi itibariyle terekesinin TMK’nın 701 ve 702. maddeleri gereğince el birliği mülkiyet hükümlerine tabi olduğu, el birliği mülkiyetine tabi taşınmazlar üzerinde mirasçıların belirlenmiş payları olmayıp her birinin payı taşınmazın tamamı üzerinde söz konusudur. TMK’nın 702 maddesi gereğince tasarrufi işlemlerde oy birliği aranır. Dava da bir tasarrufi işlem olup kural olarak üçüncü kişilere karşı tüm mirasçıların birlikte dava açmaları ya da anlaşma sağlanmaz ise terekeye temsilci atanmak suretiyle dava açılması gerektiği, bir mirasçının özellikle acele hallerde miras şirketinin menfaatini korumak için mirasçılar adına yalnız başına dava açması mümkün ise de bu şekilde açılan bir davaya tüm mirasçıların katılının sağlanması zorunludur. Ancak el birliği mülkiyetinin söz konusu olduğu hallerde bir mirasçı, üçüncü kişiye karşı miras payına yönelik olarak tek başına dava açamayacağı gibi sonradan diğer mirasçıların muvafakatinin alınması da hüküm ifade etmeyeceği, somut olayda davalı ...’in tapu maliki olmaması nedeniyle davalının pasif dava ehliyetinin bulunmadığı, davalı ...’in ise kök muris ...’ın terekesine karşı babası sağ olduğu için üçüncü kişi konumunda olması nedeniyle bu davalıya karşı açtıkları dava açısından aktif dava ehliyetlerinin bulunmadığı gerekçesiyle davalılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın, dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir,
V. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz talebinde bulunmuştur.
2. Temyiz Nedenleri
6098 sayılı TBK’nun 19.maddesi, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2010/1-275 E., 20101/327 K. sayılı kararı, Borçlar Kanunun 18. maddesine göre muvazaalı işlemlerde görünüşteki işlem tarafların gerçek iradelerini yansıtmadığından herhangi bir sonuç doğurmadığı gibi gizli işleminde şekle aykırılık nedeni ile geçersiz sayılacağını, somut olayda dava konusu taşınmazın kök muris ... terekesine dahil olduğu, bağış ya da taksim olmamasına rağmen davalı ... adına tespitinin yapıldığını, ... tarafından muvazaalı satış işlemiyle taşınmazın oğlu ...’a devredildiğini, buradaki muvazaanın mutlak muvazaa niteliğinde olduğunu, gizli işlem ve görünüşteki işlemin batıl olduğunu, bu nedenle davanın usulden reddine karar verilmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu, Yerel mahkeme kararının doğru olduğunu, davalı ...’ın, kök murisin terekesinin taksim yapılmadığını, davacıların miras payları olduğunu bildiğini, bilebilecek durumda olduğundan kötüniyetli olduğunu belirterek ve resen belirlenecek nedenlerle ret kararının bozulmasını talep etmiştir.
3.Gerekçe
3.1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
HMK'nun 369. maddesi uyarınca temyiz dilekçesinde belirtilen sebepler ile kanunun açık hükmüne aykırı gördüğü diğer hususlar noktasında yapılan temyiz incelemesinde;
Uyuşmazlık, dava dilekçesindeki açıklamalar ve iddianın ileri sürülüş biçimine göre, kadastro öncesi nedene dayalı olarak olarak açılan miras payı oranında tapu kaydının iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Çekişmeli 210 ada 11 parsel sayılı 1.508.42 metrekare yüz ölçümündeki taşınmaz, kadastro sonucu belgesizden kazandırıcı zamanaşımı zilyetlik nedeniyle davalı ... adına tespit ve tescil edilmiş daha sonra 31/07/2013 tarihinde satış suretiyle tapuda kayden diğer davalı ... adına intikal ettirilmiştir.
3.2. İlgili Hukuk
TMK 701. madde - Kanun veya kanunda öngörülen sözleşmeler uyarınca oluşan topluluk dolayısıyla mallara birlikte malik olanların mülkiyeti, elbirliği mülkiyetidir. Elbirliği mülkiyetinde ortakların belirlenmiş payları olmayıp her birinin hakkı, ortaklığa giren malların tamamına yaygındır.
TMK 702. madde- Ortakların hakları ve yükümlülükleri, topluluğu doğuran kanun veya sözleşme hükümleri ile belirlenir. Kanunda veya sözleşmede aksine bir hüküm bulunmadıkça, gerek yönetim, gerek tasarruf işlemleri için ortakların oy birliğiyle karar vermeleri gerekir. Sözleşmeden doğan topluluk devam ettiği sürece, paylaşma yapılamaz ve bir pay üzerinde tasarrufta bulunulamaz. Ortaklardan her biri, topluluğa giren hakların korunmasını sağlayabilir. Bu korumadan bütün ortaklar yararlanır.
TMK 703. madde- Elbirliği mülkiyeti, malın devri, topluluğun dağılması veya paylı mülkiyete geçilmesiyle sona erer. Paylaştırma, aksine bir hüküm bulunmadıkça, paylı mülkiyet hükümlerine göre yapılır
3.3. Değerlendirme
Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararın (IV./3.) numaralı bendinde yer verilen Bölge Adliye Mahkemesi’nin kararında dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye göre, yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
VI. SONUÇ
Açıklanan nedenlerle; davacılar vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nin 370. maddesi uyarınca ONANMASINA, aşağıda yazılı 36,30 TL bakiye onama harcının davacılardan alınmasına, 18/05/2022 gününde kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.