Logo

1. Hukuk Dairesi2021/4669 E. 2022/4757 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro tespiti sırasında tescil harici bırakılan taşınmazın zilyetlik yoluyla tescili talebi üzerine, taşınmazın hangi bölümünün davacı adına tescil edileceği uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, taşınmazın zilyetliği konusunda yeterli araştırma ve inceleme yapmadan, hava fotoğrafları gibi önemli delilleri değerlendirmeden karar vermesi ve zilyetliğin başlangıç tarihi ile imar-ihya faaliyetlerinin tamamlanma tarihini tespit etmede eksikliklere düşmesi gözetilerek hüküm bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki tapusuz taşınmazın tescili istemine ilişkin açılan davadan dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece verilen kabul kararı süresi içinde davacı vekili ve davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı ... dava dilekçesinde; sınırlarını belirtmiş olduğu yaklaşık 50.000 metrekare alanı 20 yıl önce imar ihya etmek suretiyle kullanmaya başladığını, zilyetliğinin kesintisiz olduğunu belirterek, dava konusu bölümün adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir

II. CEVAP

Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde; dava konusu yerin zilyetlik ile iktisap edilebilecek yerlerden olmadığını, davacı lehine zilyetlik koşulların oluşmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

Van 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 15/12/2015 tarihli ve 2013/72 E. 2015/640 K. sayılı kararıyla; yapılan keşif, alınan beyanlar ve bilirkişi raporları doğrultusunda davacı lehine zilyetlik koşullarının oluştuğunun anlaşılması nedeniyle 26/06/2015 tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 33.930,54 metrekare bölümün davacı adına, zilyetlik koşulları oluşmayan ve aynı bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen 1715,01 metrekare bölümün davalı Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir

IV. TEMYİZ

1.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Van 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili, davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Temyiz Nedenleri

2.1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde; taşınmazın tamamı yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken (B) harfi ile gösterilen bölüm yönünden davanın reddine karar verilmesinin yerinde olmadığını belirterek, bu bölüme yönelik hükmün bozulmasını talep etmiştir.

2.2. Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde; alınan beyanların soyut olduğunu, zilyetlik suresinin ispat edilemediğini, imar ihya işlemlerinin ne zaman tamamlandığının tam olarak belirlenmediği belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

3. Gerekçe

3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro tespiti sırasında tescil harici bırakılan yerin tescili istemine ilişkindir.

3.2. İlgili Hukuk

3.2.1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713/1. maddesi, "Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir."

3.2.2. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesi, “Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir.”

3.2.3. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 17. maddesi, “Orman sayılmayan Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen araziden, masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilerek tarıma elverişli hale getirilen taşınmaz mallar 14 üncü maddedeki şartlar mevcut ise imar ve ihya edenler veya halefleri adına, aksi takdirde Hazine adına tespit edilir.’’ hükümlerini içermektedir.

3.3. Değerlendirme

3.3.1. Mahkemece, davacı lehine iktisap koşullarının oluştuğu gerekçesi ile hükme esas alınan bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen bölümün davacı adına, iktisap koşulları oluşmadığı gerekçesiyle (B) harfi ile gösterilen bölümün ise davalı Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş ise de yapılan araştırma inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Şöyle ki, bir arazinin kullanım süresi ile niteliğini ve üzerindeki imar-ihya işlemlerinin tamamlandığı tarihi en iyi belirleme yöntemi hava fotoğrafı incelemesi olduğu halde, hava fotoğraflarından yöntemince yararlanılmamış, ziraat bilirkişisinin taşınmazın imar ihyaya muhtaç olup olmadığı, muhtaç ise ne zaman imar ihya işlemlerinin tamamlandığı hususlarını açıklamayan soyut içerikli raporu ile yetinilmiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak karar verilemez.

3.3.2. Hal böyle olunca; Mahkemece, Harita Genel Müdürlüğü web sitesinin harita sorgulama sayfasına girilerek, taşınmaz bölümlerinin bulunduğu köyü/mahalleyi kapsayacak şekilde hangi yıllara ait hava fotoğrafı bulunduğu araştırılıp belirlenmek ve (denetimin sağlanması bakımından) ilgili sayfanın çıktısı dosya arasına alınmak suretiyle, buradan elde edilen verilere göre dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ilişkin farklı dönemlerde çekilmiş stereoskopik hava fotoğraflarının en az üç tanesi tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Müdürlüğünden, bu fotoğraftan yararlanılarak üretilmiş memleket haritaları ile en eski ve yeni tarihli uydu fotoğrafları ilgili kurumlardan getirtilmeli, çekişmeli taşınmaz bölümlerine komşu parsellere ait tespit tutanakları ve dayanağı kayıtlar celp edilerek dosya ikmal edildikten sonra mahallinde, elverdiğince yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik mahalli bilirkişi kurulu ve taraf tanıkları ile 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu, 3 kişilik jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişi kurulu ve fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı, dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, çekişmeli taşınmaz bölümlerinin önceki ve şimdiki niteliği, ilk olarak kime ait olduğu, kimden kime ne zaman ve ne şekilde intikal ettiği, kim tarafından hangi tarihten beri ve hangi tasarruflarla zilyet edildiği, çekişmeli taşınmazlar öncesi itibariyle imar-ihyaya muhtaç yerlerden ise ne şekilde imar-ihya edildiği ve bu çalışmaların hangi tarihte tamamlandığı hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, beyanlar arasında çelişki doğduğu takdirde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle oluşan çelişkilerin giderilmesine çalışılmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsellerin tespit tutanakları ve dayanaklarıyla denetlenmeli; ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan, önceki tarihli zirai bilirkişi raporları da irdelenmek sureti ile taşınmazın evveliyatını, toprak yapısını, niteliğini ve zilyetlikle mülk edinilebilecek yerlerden olup olmadığını, imar-ihya gerektiren yerlerden olmaları halinde imar-ihyasının hangi tarihte tamamlandığını ve üzerindeki zilyetliğin hangi tasarruflarla sürdürüldüğünü, komşu taşınmazlarla karşılaştırmalı şekilde açıklayan somut verilere ve bilimsel esaslara dayanan, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, taşınmaz bölümleri ile çevresinin yakın plan ve panaromik fotoğrafları çektirilip, üzerine taşınmazların sınırlarının işaretlenilmesi istenilmeli; jeodezi ve fotogrametri bilirkişi kurulundan, çekişmeli taşınmaz bölümlerinin kadastro paftasındaki konumunun bilgisayar programı aracılığıyla uydu ve hava fotoğraflarına aktarılması suretiyle, hava fotoğrafları üzerinde stereoskop aletiyle inceleme yaptırılarak, çekişme konusu taşınmazların önceki ve şimdiki niteliği, imar-ihyaya muhtaç yerlerden olmaları halinde imar-ihyalarının hangi tarihte tamamlandığı, ekonomik amaca uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle kullanılıp kullanılmadığı ve kullanımın hangi tarihten itibaren başladığı hususlarında ayrıntılı rapor düzenlemesi istenilmeli; fen bilirkişisine, keşfi takibe, bilirkişi ve tanık sözlerini denetlemeye imkan verir krokili rapor düzenlettirilmeli ve bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.

V. SONUÇ:

Açıklanan nedenlerle; temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 6100 Sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK.'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan harcın temyiz eden davacıya iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13/06/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.