"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki tapu iptal ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, davanın ve birleştirilen davaların ayrı ayrı kabulüne ilişkin verilen karar, davacı ve birleştirilen davada davacılar vekili ve davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.1. Davacı ... ile birleştirilen davada davacılar ..., ..., ..., ... ve ... vekili, Mardin ili Dargeçit ilçesi Ilısu köyünde yapılan kadastro çalışmaları sırasında davacı ve birleştirilen davada davacılara ait taşınmazlar ile bir bütün halinde 30 yılı aşkın süredir kullandıkları taşınmaz bölümlerinin davalı Hazine adına tespit edildiğini ileri sürerek, Hazine adına kayıtlı 140 ada 67 ve 68 parsel sayılı tapu kaydının davacı ve birleştirilen davada davacılara ait olan kısmının iptal edilerek davacı ve birleştirilen davada davacılar adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
1.2 Yargılama sırasında davacılar vekili 18/03/2014 tarihli dilekçesi ile ... ve ...’un 152 ada 7, 8, 9, 10, 11 ve 12 parsel sayılı taşınmazlar içerisinde kalan ve dava tarihinden sonra devredilen taşınmaz bölümleri için davalarını tazminat davasına dönüştürdüklerini beyan etmiştir.
II. CEVAP
Davalı Hazine tarafından yasal süresi içerisinde cevap dilekçesi sunulmamış, aşamalarda Hazine temsilcisi davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
Dargeçit Sulh Hukuk Mahkemesinin 2008/48 Esas sayılı dosyasında verilen görevsizlik kararı sonucu Dargeçit Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/515 Esas sayılı dosyası ile birleştirilerek yapılan yargılama neticesinde Dargeçit Asliye Hukuk Mahkemesinin 20/05/2014 tarihli ve 2007/515 E., 2014/236 K. sayılı kararıyla; davanın kabulü ile; davacıların dava konusu taşınmazlarla ilgili olağanüstü zamanaşımı ile kazanma şartlarını ayrı ayrı yerine getirdikleri, yapılan keşif, tanık ve mahalli bilirkişi anlatımları, bilirkişi raporları ve mahkeme gözleminden anlaşılmış olduğu gerekçesiyle tüm birleştirilen davaların davacılarının talepleri doğrultusunda davaların ayrı ayrı kabulüne dair karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine temsilcisi temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Bozma Kararı
Karar; Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 30/09/2016 tarihli, 2015/19376 E- 2016/7472 K. sayılı kararıyla; "..davacıların talep ettikleri bölümler hakkında yerel bilirkişilerin zilyetliğe dair soyut beyanlarına ve çekişmeli tüm bölümler hakkında benzer bilgileri içeren, bilimsel verilerden uzak ziraatçi bilirkişi raporuna değer verilmesi, tüm davacılar tarafından taşınmaz bölümleri üzerinde sürdürüldüğü iddia olunan zilyetliğin başlangıç tarihi ile ekonomik amaca uygun olarak sürdürülüp sürdürülmediğinin tespiti için hava fotoğrafı incelemesi yapılmamış olması, öte yandan davacılar ... mirasçıları tarafından talep edilen bölümler ile davacı ... ...'ın talep ettiği ve ilk keşifte (B) harfi ile gösterilen ikinci keşifte (G1) harfi ile gösterilen bölüm hakkında tarım arazisi niteliğinde olmadığına ilişkin ziraat bilirkişi raporu ile olduğu halde dosyaların birleştirilmesinden sonra alınan, taşınmazların tarım arazisi vasfında olduğuna ilişkin rapor; yine davacı Behiye Kul'un talep ettiği ve (L1) – (L2) rumuzu ile gösterilen bölümler hakkındaki ziraatçi bilikşinin tarıma elverişli olamayacak derece eğimli olduğu ve orman ağaçları ile kaplı olduğuna ilişkin ilk raporu ile tarım arazisi vasfında olduğuna ilişkin sonraki rapor arasındaki çelişkinin giderilmemiş olması, yine davacı Abdullah Yeşilmen'in talep ettiği ve (R) harfi ile gösterilen taşınmaz bölümü hakkındaki ilk ziraat bilirkişisi raporunda taşınmazın meşe ağaçları ile kaplı olduğu, davacı Hüseyin oğlu ... ile ...'un ayrı ayrı talep ettikleri bölümlerin ise yamaç arazi niteliğinde olduğu bildirildiği halde mahkemece talebe konu bölümler üzerinde nasıl bir zilyetlik sürdürüldüğünün araştırılmamış olması nedeniyle yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmadığı vurgulanarak doğru sonuca ulaşılabilmesi için; kadastro tespit tarihi olan 2003 yılından önceki zilyetlik durumunun tespiti amacıyla bu tarihten 20 yıl öncesini 5'er yıllık periyotlar halinde (15 – 20 – 25 yıl öncesine ait) tespit gününe kadar gösterecek şekilde 3 farklı tarihe ait hava fotoğrafları getirtildikten sonra, mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve aynı yönteme göre tespit edilecek taraf tanıkları, 3 kişiden oluşan ziraat mühendisi, fotogrametri ve harita mühendisi bilirkişiden oluşacak bilirkişi kurulu huzuruyla yeniden keşif yapılmalıdır. Taşınmazlar başında yapılacak keşif sırasında dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan çekişmeli taşınmaz bölümlerinin geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, ekonomik amaca uygun zilyetliğin ne zaman başladığı, etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılması; 3 kişilik uzman ziraat mühendisleri kurulundan çekişmeli taşınmaz bölümlerinin toprak yapısı ile komşuların toprak yapısının mukayese edilmesi suretiyle ve taşınmazların toprak yapısı ve niteliğini belirtir ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınması, rapor ekinde taşınmazların değişik yönlerden çekilmiş sınırları gösterecek şekilde renkli fotoğrafların eklenmesinin istenilmesi; belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik hava fotoğrafları üzerinde jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişiye stereoskop aletiyle inceleme yaptırılarak, çekişmeli taşınmaz bölümlerinin kadastro paftasındaki konumlarının bilgisayar programı aracılığıyla temin edilecek en eski tarihli uydu fotoğrafı ile getirtilecek olan hava fotoğraflarına aktarılması, bu yerlerin tespit tarihinden 20 yıl önceki ve şimdiki niteliğinin ne olduğu, bitki örtüsünün, taşınmazlar üzerinde tespit gününe kadar tarım arazisi niteliği ile ekonomik amaca uygun zilyetliğin var olup olmadığı, var ise ne zaman başlayıp ne süre devam ettiğinin belirlenmesi, bu şekilde davacılar yararına 3402 sayılı Kanun'nun 14. maddesinde öngörülen zilyetlikle kazanma koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediğinin belirlenmesi, tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri de bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanan söz konusu bilirkişi raporlarıyla denetlenmesi, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi " gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur.
3.Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Dargeçit Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından 2017/41 E. sayılı davada davacı ... ile birleştirilen davada davacılar ..., ..., ..., ... ve ... yönünden verilen tefrik kararı neticesinde Dargeçit Asliye Hukuk Mahkemesinin 26/12/2019 tarihli ve 2017/130 E., 2019/764 K. sayılı kararıyla; dava konusu taşınmazların bozma kararı doğrultusunda 1973-1984 ve 2002 yıllarına ait hava fotoğrafları getirtilerek mahallinde yeni mahalli bilirkişiler ve 3 ziraat mühendisi, 1 fotogrametri uzmanı bilirkişi, 1 fen bilirkişi ve 1 inşaat bilirkişi ile 03/01/2018 tarihinde yeniden keşif yapıldığı ve keşif sonucu alınan teknik raporlardan davaya konu gerekçeli karar alt başlığında yazılı taşınmazların 20 yılı aşkın süredir zilyetlik amacına uygun olarak kullanıldığı, bu yerlerin Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olmadığı, dinlenen mahalli bilirkişilerin ve tanıkların beyanlarından dava konusu taşınmazların davacılar tarafından 20 yılı aşkın süredir kullanıldığının belirtildiği, tüm bu hali ile Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin bozma kararında bu davacılar yönünden belirtilen tüm eksikliklerin giderildiği, 3402 sayılı Kanun'nun 14. maddesinde öngörülen zilyetlikle kazanma koşullarının her bir davacı için ayrı ayrı gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne; davacılar yönünden zilyetlik şartlarının gerçekleşmiş olduğu, ancak yol vasfına yada başka bir kamu malı haline dönüşen taşınmazlar yönünden ise talep doğrultusunda tescil yerine mülkiyet tespitine,
1-Mardin ili Dargeçit ilçesi Ilısu köyünde kain 140 ada 68 parsel sayılı taşınmaz içerisinde bulunan 11/03/2014 hakim havale tarihli Fen bilirkişi raporundaki ekli krokide B1 harfi ile gösterilen 306,72 m²'lik yerin mülkiyetinin davacı ...'un dosyada bulunan veraset ilamında ki mirasçılarına ait olduğunun tespiti ile yol olarak terkinine,
2-Mardin ili Dargeçit ilçesi Ilısu köyünde kain 140 ada 76 parsel sayılı taşınmaz içerisinde bulunan 76B harfi ile gösterilen 1091,85 m²'lik yerin Hazine adına olan tapu kaydının iptali ile, davacı ...'un dosyada bulunan veraset ilamında ki mirasçıları adına payları oranında tapuya kayıt ve tesciline,
3-Mardin ili Dargeçit ilçesi Ilısu köyünde kain 140 ada 67 parsel sayılı taşınmaz içerisinde bulunan B2 harfi ile gösterilen 5501,52 m²'lik yerin Hazine adına olan tapu kaydının iptali ile davacı ...'un dosyada bulunan veraset ilamında ki mirasçıları adına payları oranında tapuya kayıt ve tesciline,
4-Mardin ili Dargeçit ilçesi Ilısu köyünde kain 140 ada 68 parsel sayılı taşınmaz içerisinde bulunan C3 harfi ile gösterilen 714,10 m²'lik yerin mülkiyetinin davacı ...'a ait olduğunun tespiti ile yol olarak terkinine,
5-Mardin ili Dargeçit ilçesi Ilısu köyünde kain 152 ada 7 parsel sayılı taşınmaz içerisinde bulunan C1 harfi ile gösterilen 203,90 m²'lik yerle ilgili bilirkişi aracılığıyla belirlenen 3197,15 TL tazminat bedelinin davalı Hazineden alınarak davacı ...'a verilmesine,
6-Mardin ili Dargeçit ilçesi Ilısu köyünde kain 140 ada 67 parsel sayılı taşınmaz içerisinde bulunan C2 harfi ile gösterilen 5805,21 m²'lik yerin Hazine adına olan tapu kaydının iptali ile ... adına tapuya kayıt ve tesciline,
7-Mardin ili Dargeçit ilçesi Ilısu köyünde kain 140 ada 67 parsel sayılı taşınmaz içerisinde bulunan F harfi ile gösterilen 16171,51 m²'lik yerin Hazine adına olan tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline,
8-Mardin ili Dargeçit ilçesi Ilısu köyünde kain 140 ada 68 parsel sayılı taşınmaz içerisinde bulunan A1 harfi ile gösterilen 1628,51 m²'lik yerin mülkiyetinin davacı ...'a ait olduğunun tespiti ile yol olarak terkinine,
9-Mardin ili Dargeçit ilçesi Ilısu köyünde kain 140 ada 76 parsel sayılı taşınmaz içerisinde bulunan 76A harfi ile gösterilen 1086,07 m²'lik yerin Hazine adına olan tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline,
10-Mardin ili Dargeçit ilçesi Ilısu köyünde kain 152 ada 12 parsel sayılı taşınmaz içerisinde bulunan A2 harfi ile gösterilen 302,24 m²'lik yerle ilgili bilirkişi aracılığıyla belirlenen 4.739,12 TL tazminat bedelinin davalı Hazineden alınarak davacı ...'a verilmesine,
11-Mardin ili Dargeçit ilçesi Ilısu köyünde kain 152 ada 11 parsel sayılı taşınmaz içerisinde bulunan A3 harfi ile gösterilen 437,82 m²'lik yerle ilgili bilirkişi aracılığıyla belirlenen 6.865,02 TL tazminat bedelinin davalı Hazineden alınarak davacı ...'a verilmesine,
12-Mardin ili Dargeçit ilçesi Ilısu köyünde kain 152 ada 10 parsel sayılı taşınmaz içerisinde bulunan A4 harfi ile gösterilen 680,51 m²'lik yerle ilgili bilirkişi aracılığıyla belirlenen 10.670,40 TL tazminat bedelinin davalı Hazineden alınarak davacı ...'a verilmesine,
13-Mardin ili Dargeçit ilçesi Ilısu köyünde kain 152 ada 9 parsel sayılı taşınmaz içerisinde bulunan A5 harfi ile gösterilen 799,81 m²'lik yerle ilgili bilirkişi aracılığıyla belirlenen 12.541,02 TL tazminat bedelinin davalı Hazineden alınarak davacı ...'a verilmesine,
14-Mardin ili Dargeçit ilçesi Ilısu köyünde kain 152 ada 8 parsel sayılı taşınmaz içerisinde bulunan A6 harfi ile gösterilen 769,76 m²'lik yerle ilgili bilirkişi aracılığıyla belirlenen 12.069,84 TL tazminat bedelinin davalı Hazineden alınarak davacı ...'a verilmesine,
15-Mardin ili Dargeçit ilçesi Ilısu köyünde kain 152 ada 7 parsel sayılı taşınmaz içerisinde bulunan A7 harfi ile gösterilen 293,11 m²'lik yerle ilgili bilirkişi aracılığıyla belirlenen 4.595,96 TL tazminat bedelinin davalı Hazineden alınarak davacı ...'a verilmesine,
16-Mardin ili Dargeçit ilçesi Ilısu köyünde kain 140 ada 67 parsel sayılı taşınmaz içerisinde bulunan D harfi ile gösterilen 18126,02 m²'lik yerin Hazine adına olan tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline,
17-Mardin ili Dargeçit ilçesi Ilısu köyünde kain 140 ada 77 parsel sayılı taşınmaz içerisinde bulunan Y harfi ile gösterilen 5038,36 m²'lik yerin Hazine adına olan tapu kaydının iptali ile davacı ...'un dosyada bulunan veraset ilamındaki mirasçılarının payları oranında adlarına tapuya kayıt ve tesciline,
18-Mardin ili Dargeçit ilçesi Ilısu köyünde kain 140 ada 67 parsel sayılı taşınmaz içerisinde bulunan E harfi ile gösterilen 11448,62 m²'lik yerin Hazine adına olan tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline, dair karar verilmiştir.
4. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve birleştirilen davada davacılar vekili ve davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
5. Temyiz Nedenleri
Davacı ve birleştirilen davada davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle, birleştirilen her bir dava dosyası yönünden Mahkeme tarafından ayrı ayrı vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken tüm dosya için tek bir vekalet ücretine hükmedilmiş olunmasının hukuka aykırı olduğunu, zira her bir davacı için 2008 yılında davaların ayrı ayrı açılmış olduğunu ve yargılama aşamasında dosyaların birleştirildiğini, tazminata karar verilen kısımlar yönünden nispi vekalet ücretine karar verilmesi gerektiğini, verilen tazminat kararları için, Hazine tarafından Ilısu köyü 152 ada, 7-8-9-10-11-12 no.lu parsellerin üçüncü kişilere devredildiği tarihten itibaren yasal faiz işletilmesi gerekirken; bu yönde karar tesis edilmemiş olunmasının hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek, temyiz isteminde bulunmuştur.
Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde özetle, davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmadığını, kadastro çalışmaları sırasında tüm usulü işlemlerin yerine getirildiğini ancak itiraz olmadığını, dava konusu yerlerin Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olup özel mülkiyete konu olamayacağını, dinlenen bilirkişiler ve tanıkların davacı ile aynı köyden olup birçoğunun akrabası olduğunu, yanlı ve taraflı beyanda bulunduklarını, beyanların bir kısmının da kendi içinde çelişkili olduğunu, davacıların dava dilekçelerinde uzun yıllara dayanan zilyetliklerinin olduğunu beyan ederek taşınmazların adlarına tespiti ile tescilini talep ettikleri herhangi bir tazminat talebinde bulunmadıklarını, taleple bağlılık ilkesini aşarak talepten fazlasına hükmedildiğini, davacıların dava konusu taşınmaz üzerinde herhangi bir zilyetlik olgusunun varlığından söz edilemeyeceğini, alınan bilirkişi raporlarını imar - ihyaya ilişkin net tespitler içermediğini, raporlara değer tespiti yönü ile de usul ve yasaya aykırı olduğunu, davanın tamamen kabul edilmiş gibi Hazine aleyhine hükümler kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğu gibi kısmen reddedilen kısımlar yönünden Hazine vekil ile temsil edildiğinden vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek, temyiz isteminde bulunmuştur.
6. Gerekçe
6.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Taraflar arasındaki uyuşmazlık kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.
6.2.İlgili Hukuk
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesinde, "Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür."
3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun Tapuda kayıtlı olmayan taşınmaz malların tespiti başlıklı 14. maddesinde “Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir. (Değişik ikinci fıkra: 3/7/2005 - 5403/26 md.) Sulu veya kuru arazi ayrımı, Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu hükümlerine göre yapılır.”
Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin karşılık davada, davaların birleştirilmesinde ve ayrılmasında ücret başlıklı 8. maddesinde “Bir davanın takibi sırasında karşılık dava açılması, başka bir davanın bu davayla birleştirilmesi veya davaların ayrılması durumunda, her dava için ayrı ücrete hükmolunur.” düzenlemeleri yer almaktadır.
6.3. Değerlendirme
6.3.1. Kadastro sonucu Ilısu köyü çalışma alanında bulunan 140 ada 63 parsel sayılı 293.123,34 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması nedeniyle ham toprak vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edilmiş, daha sonra ifraz edilerek 140 ada 65, 66 ve 67 parsel sayılı taşınmazlar; bu taşınmazlardan 140 ada 65 ve 66 parsel sayılı taşınmazlar ile kamulaştırma sonucu mülkiyeti Hazineye intikal eden dava dışı başkaca taşınmazların tevhidiyle 205.516,10 metrekare yüzölçümündeki 140 ada 68 parsel sayılı taşınmaz oluşturulmuştur. 08.01.2009 tarihinde 140 ada 68 parsel sayılı taşınmaz üzerinde yapılan parselizasyon işlemi sonucunda muhtelif yüzölçümlerde 140 ada 73, 74, 75, 76, 77, 147 ada 1 ila 12, 148 ada 1, 149 ada 1, 150 ada 1 ila 14, 151 ada 1 ila 10, 152 ada 1 ila 12, 153 ada 1 ila 6, 154 ada 1 ila 6 parsel sayılı taşınmazlar ile park ve bahçeler oluşturulmuş, bu taşınmazlardan 153 ada 1 ila 12 parsel sayılı taşınmazların mülkiyeti Hazine tarafından 3. kişilere intikal ettirilmiştir.
6.3.2. Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dosya içeriğine, toplanan delillere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, kararın (IV/2.) no.lu bendinde yer verilen hükmüne uyulan bozma kararında gösterildiği şekilde işlem yapılmasına, kararın (IV/3.) no.lu bendinde yer verilen Mahkeme kararının dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye göre, yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
6.3.3. Davacı ve birleştirilen davada davacılar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dosya içeriğine, toplanan delillere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, kararın (IV/2.) no.lu bendinde yer verilen hükmüne uyulan bozma kararında gösterildiği şekilde işlem yapılmasına, kararın (IV/3.) no.lu bendinde yer verilen Mahkeme kararının dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, Mahkemenin önceki tarihli hükmünün davacı ve birleştirilen davada davacılar tarafından temyiz edilmeyerek davalı lehine usulü kazanılmış hak oluştuğu anlaşıldığına göre davacı ve birleştirilen davada davacılar vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak asıl dava ve birleştirilen davalar yönünden 20.05.2014 tarihli kararda maktu vekalet ücretine hükmedildiği ve davacı ve birleştirilen davada davacılar tarafından da bu hükmün temyiz edilmeyerek davalı Hazine lehine usulü kazanılmış hak oluştuğu dikkate alınarak ayrı ayrı maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken tek vekalet ücretine hükmedilmiş olması doğru değil ise de; bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir.
V. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
1.Kararın (IV/6.3.2.) no.lu bendinde açıklanan nedenlerle; davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının reddine,
2.Kararın (IV/6.3.3.) no.lu bendinde açıklanan nedenlerle; davacı ve birleştirilen davada davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine,
3.Davacı ve birleştirilen davada davacılar vekilinin temyiz itirazlarının (IV/6.3.3.) numaralı paragrafta açıklanan nedenlerle kabulü ile hükmün 24. fıkrasında yer alan "AAÜT gereğince" sözcüklerinden sonra gelmek üzere “ayrı ayrı” sözcükleri eklenmek suretiyle hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın istek halinde davacı ve birleştirilen davada davacılara iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 15/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.