Logo

1. Hukuk Dairesi2021/4818 E. 2022/5887 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Tapuda kayıtlı olmayan ve iki parsel arasında kalan bir taşınmazın tescili istemine karşı Hazine ve Belediyenin itirazı üzerine zilyetlikle iktisap koşullarının oluşup oluşmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı lehine zilyetlik koşullarının oluştuğu, keşif ve bilirkişi raporları ile sabit olduğundan, mahkeme kararında isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

DAVA TÜRÜ : TESCİL

Taraflar arasındaki tapusuz taşınmazın tescili istemine ilişkin açılan davadan dolayı Mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ilişkin verilen karar süresi içinde davalı Hazine ve ... vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı dava dilekçesinde; Develi ilçesi Sarıkaya Mahallesi köyiçi mevkiinde bulunan 115 ada 1 ve 118 ada 5 parsel sayılı taşınmazın kendisine ait olduğunu, bu iki taşınmaz arasında bulunan ve babasından kendisine intikal eden bölümün kadastro tespiti sırasında yol boşluğu olarak tescil harici bırakıldığını, bu bölüm üzerinde kendisi lehine zilyetlik koşullarının oluştuğunu belirterek, adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde; dava konusu bölümün kadimden beri kullanılan yol olduğunu, davacının çekişmeli bölüme müdahalesinden dolayı Develi Kaymakamlığı tarafında müdahalenin menine karar verildiğini, davacı lehine zilyetlik koşullarının oluşmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

Develi 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 06/10/2015 tarihli ve 2014/273 E., 2015/241 K. sayılı kararıyla; davanın kabulü ile 05/05/2015 havale tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen bölümün davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

1. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Develi 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Bozma Kararı

Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 08/05/2019 tarihli ve 2016/6177 E., 2019/3499 K. sayılı kararıyla 6360 sayılı Yasa gereğince Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanlığının davaya dahil edilerek taraf teşkilinin sağlanması gereğine değinilerek sair yönler incelenmeksizin hükmün bozulmasına karar verilmiştir

3. Develi 2. Asliye Hukuk Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Develi 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 23/06/2020 tarihli ve 2019/215 E., 2020/113 K. sayılı kararıyla; davanın kabulüne, Develi ilçesi Sarıkaya Mahallesi Köyiçi mevkiinde bulunan arsa vasfındaki fen bilirkişisinin 05/05/2015 havale tarihli raporunda (A) harfi ile gösterilen yerin 118 adada son parsel numarası verilerek davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.

4. Bozma Sonrası Develi 2. Asliye Hukuk Mahkemesi Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar

Develi 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine ve ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

5. Temyiz Nedenleri

5.1. Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde; dava konusu yerin kadimden beri yol olup Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğunu, zilyetlikle iktisabının mümkün olmadığını, bu yer hakkında Develi Kaymakamlığı tarafından men kararı verildiğini, Mahkemece hava fotoğrafı incelemesi yapılmadan eksik inceleme neticesinde karar verildiğini belirtilerek, hükmün bozulmasını talep etmiştir.

5.2. Davalı ... Belediyesi vekili temyiz dilekçesinde; dava konusu yerin zilyetlikle iktisap edilebilecek yerlerden olmadığını, Mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulünün yersiz olduğunu belirterek, hükmün bozulmasına talep etmiştir.

6. Gerekçe

6.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, tapusuz taşınmazın tescili isteğine ilişkindir.

6.2. İlgili Hukuk

6.2.1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713/1. maddesi, "Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir."

6.2.2. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesi, "Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir."

6.2.3. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 17. maddesi, "Orman sayılmayan Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen araziden, masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilerek tarıma elverişli hale getirilen taşınmaz mallar 14. maddedeki şartlar mevcut ise imar ve ihya edenler veya halefleri adına, aksi takdirde Hazineadına tespit edilir." hükümlerini içermektedir.

6.3. Değerlendirme

Yargılama sırasında yapılan keşifte alınan beyanlar ve bilirkişi raporları neticesinde çekişmeli taşınmaz bölümü üzerinde davalı lehine zilyetlik koşullarının oluştuğunun anlaşılması nedeniyle; dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinin yerinde bulunmasına göre (IV/3.) numaralı paragrafta yer verilen Develi 2. Asliye Hukuk Mahkemesi kararında isabetsizlik bulunmamaktadır.

V. SONUÇ

Açıklanan nedenlerle; davalı Hazine vekili ile davalı ... Belediyesi vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Develi 2. Asliye Hukuk Mahkemesi kararının ONANMASINA, 492 Sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13. maddesinin j. bendi gereğince temyiz eden Hazineden harç alınmasına yer olmadığına, aşağıda dökümü yapılan 26,30 TL harcın temyiz eden Kayseri Büyükşehir Belediyesinden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19/09/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.