"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TESCİL
Taraflar arasındaki tapusuz taşınmazın tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen karar Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesince bozulması üzerine İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, süresi içinde davalı Hazine vekili ile davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü.
I. DAVA
Davacı vekili, Dicle ilçesi Bahroboğaz köyünde yapılan kadastro çalışmalarında tespit harici bırakılan ve sınırlarını dava dilekçesinde açıkladığı yaklaşık 45.000.00 metrekarelik bölümün imar ihya edildiğini ileri sürerek irsen intikal, hibe ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak taşınmazın davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 09/02/2012 havale tarihli dilekçesi ile dava konusunu, mütemmim cüzlerin aidiyetinin tespiti ve tescil olarak ıslah etmiştir.
II. CEVAP
Davalı Hazine vekili ile dahili davalı ... vekili, dava konusu taşınmazın tescil harici bırakılmış ve Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması sebebiyle kazandırıcı zamanaşımı yolu ile iktisap edilemeyeceğini belirterek, davanın reddini savunmuşlardır.
III. MAHKEME KARARI
Dicle Asliye Hukuk Mahkemesinin 22.11.2012 tarihli 2010/12 E., 2012/140 Karar sayılı kararıyla; davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine temsilcisi ve davalı ... vekili temyiz talebinde bulunmuştur.
2. Bozma İlamı
Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 15/04/2013 tarihli ve 2013/2781 E., 2013/3667 K. sayılı kararı ile "Yapılan araştırma ve incelemenin karar için yeterli bulunmadığı, dava konusu taşınmazın neden tespit harici bırakıldığının araştırılması, kadastro çalışmalarının yapıldığı 1987 ve 1991 yıllarına ait birden fazla hava fotoğrafı ve memleket haritaları getirtilerek mahallinde yerel bilirkişiler, taraf tanıklar, 2 ziraat mühendisi, jeoloji mühendisi, fotoğrametri uzmanı, fen bilirkişisi ile yeniden keşif yapılması, yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, imar ihyaya konu edilip edilmediği, imar ihyaya konu edilmiş ise ihyanın hangi tarihte başlayıp ne zaman bitirildiği etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılması, bilirkişi kurulundan taşınmazın zilyetlikle iktisabı mümkün olan yerlerden olup olmadığı, dava tarihinden 20 yıl önceki ve hali hazırdaki niteliği, konumu, bitki örtüsü, kullanım durumunu belirten bilimsel ve teknik verilere dayalı rapor alınması bundan sonra tüm delillerin birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği" belirtilerek mahkeme kararı bozulmuştur.
3. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Dicle Asliye Hukuk Mahkemesinin 18/07/2014 tarihli ve 2014/10 Esas - 2014/181 Karar sayılı kararıyla, davanın kabulü ile 18/07/2014 havale tarihli fen bilirkişi raporunda (b2) harfi ile gösterilen 1.016,70 metrekare'lik kısmın karışık kapama meyve bahçesi vasfıyla (c1) harfi ile gösterilen 1.780,65 metrekarelik kısmın kapama ... bahçesi vasfıyla davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, aynı raporda (b1), (f2), ve (f3) harfleri ile gösterilen kısımlar üzerinde bulunan muhdesatların davacıya ait olduğunun tespitine karar verilmiştir.
4. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili ve davalı ... vekili temyiz talebinde bulunmuştur.
5. Bozma İlamı
Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 14.10.2015 tarihli ve 2014/21858 E., 2015/1703 K. sayılı ilamı ile “....Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı Hazine vekili ve davalı ... vekilinin aşağıda belirtilen hususlar dışındaki sair temyiz itirazlarının yerinde olmadığı ancak, Mahkemece hüküm kurulurken atıf yapılan fen bilirkişisinin 18.07.2014 tarihli raporu ve eki krokide dava konusu edilen kısımların sınırlarının gösterildiği ve bu kısımlar (a1), (a2), (b1), (b2), (c1), (c2), (c3), (d1), (d2), (f1), (f2) ve (f3) harfleri ile ifade edildiği halde, Mahkemece sadece (b2), (c1), (b1), (f2) ve (f3) ile gösterilen kısımlar hakkında davanın kabulüne dair hüküm kurulup, diğer dava edilen bölümler hakkında olumlu veya olumsuz herhangi bir karar verilmemesinin isabetsiz olduğu belirtilerek..." karar bozulmuştur.
6. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen karar
Dicle Asliye Hukuk Mahkemesinin 30/06/2016 tarihli ve 2016/15 Esas - 2016/129 Karar sayılı kararıyla, davanın kabulüne 04/04/2016 tarihli fen bilirkişi raporunda temyize konu (a1), (a2), (c2), (c3), (d1) ve (d2) harfleri ile gösterilen bölümler üzerindeki ağaçların davacıya ait olduğunun tespitine (f1) harfi ile gösterilen bölüm yönünden tespit talebinin reddine karar verilmiştir.
7. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili ve davalı ... vekili temyiz talebinde bulunmuştur.
8. Bozma İlamı
Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 17.02.2020 tarihli ve 2016/15675 E., 2020/524 K. sayılı ilamı ile “....Dosya içeriğine, Mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre hükme esas alınan fen bilirkişi raporunda a1, a2, ve f1 harfleri ile belirtilen bölümlere ilişkin hükmün onanmasına,
Dava konusu (c2), (c3), (d1) ve (d2) harfleri ile belirtilen bölümlere ilişkin dosya arasında bulunan 20.05.2016 tarihli ziraat bilirkişi raporunda çekişmeli bölümler üzerinde sadece dağınık halde ve değişik sayıda yabani badem ağaçlarının bulunduğunun belirtildiği, yabani badem ağaçlarının arazide kendiliğinden yetişen ve bir emek gerektirmeden büyüyen ağaçlar olması nedeniyle bu ağaçların davacıya aidiyetinin tespitinin yerinde olmadığı bu bölümler yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiği belirtilerek..." karar bozulmuştur.
9. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Dicle Asliye Hukuk Mahkemesinin 08/10/2020 tarihli ve 2020/723 Esas - 2020/407 Karar sayılı kararıyla, dava konusu taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında tespit harici bırakıldığı, tapuda kayıtlı olmadığı, taşınmazın davacının babası tarafından uzun yıllar kullanıldıktan sonra davacıya devredildiği ve davacı tarafından da 20 yılı aşkın süredir kesintisiz ve davasız olarak kısmen ev, kısmen bahçe, kısmen bademlik ve kısmen de bağ olarak ekonomik zilyetliğe uygun şekilde kullanıldığı, tespit harici bırakılma tarihi olan 1987 yılından geçmesi gereken 20 yıllık sürenin dolmuş olduğu, TMK’nın 713 maddesinde yer alan koşulların davacı yararına oluştuğu, baraj gölü kamulaştırma kotu dışında olan taşınmaz bölümleri yönünden davanın kabulüne, mütemmim cüzlerin aidiyetinin tespiti talebi yönünden alınan beyanlar nazara alınarak a1 ve a2 harfi ile belirtilen yerde bulunan muhdesatların davacıya ait olduğunun anlaşıldığı, f1 harfi ile gösterilen yerin boş olması, c2, c3, d1 ve d2 harfleri ile gösterilen yerlerde bulunan badem ağaçlarının arazide kendiliğinden yetişen ve bir emek gerektirmeden büyüyen ağaçlar olması nedeniyle bu ağaçlar yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle; davanın kısmen kabulüne 18/07/2014 tarihli raporunda (b2) harfi ile gösterilen 1.016.70 metrekarelik kısmın karışık kapama meyve bahçesi vasfıyla, (c1) harfi ile gösterilen 1.780.65 metrekarelik kısmın kapama ... bahçesi vasfıyla davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, 04/04/2016 tarihli fen bilirkişi raporunda (b1), (f2), (f3), (a1), (a2) harfleri ile gösterilen bölümler üzerindeki muhdesatların davacıya ait olduğunun tespitine (f1), (c2), (c3), (d1), (d2) harfleri ile gösterilen bölümler yönünden tespit talebinin reddine karar verilmiştir.
10. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili ve davalı ... vekili temyiz talebinde bulunmuştur.
11. Temyiz Nedenleri
Davalı Hazine vekili, Mahkemece eksik inceleme ve araştırma ile karar verildiğini, dava konusu taşınmazın orman sahası olduğuna dair iddialarının yeterli araştırılmadığını, bölgede yapılan ... alanının kamulaştırma işlemlerine ... tarafından 1990’lı yıllarında başlanmış olup davacının taşınmaz üzerinde tesis ettiği muhdesatların barajdan sonra yapıldığını, davacının iyiniyetli olmadığını, dava konusu köyün güvenlik sorunu olan yerlerden olması nedeni ile davacı tarafa söz konusu muhdesatlar için 5233 sayılı ... ve ... Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkındaki Yasa kapsamında herhangi bir tazminat alıp almadığı hususunun araştırılmadığını ve resen belirlenecek nedenlerle kabul kararının bozulmasını talep etmiştir.
Davalı ... vekili, mahkeme kararının kanuna, usule, aleyhe bozma yasağı ilkesine ve bozma ilamına aykırı olduğu belirtilerek bozulmasını talep etmiştir.
12.Gerekçe
12.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, TMK’ nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 ve 17. maddelerine dayalı olarak açılan tapusuz taşınmazın tescili istemine ilişkindir.
12.2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddesi “ Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir.”
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713/1. maddesi, "Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir. "
3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 17. maddesi, "Orman sayılmayan Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen araziden, masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilerek tarıma elverişli hale getirilen taşınmaz mallar 14 üncü maddedeki şartlar mevcut ise imar ve ihya edenler veya halefleri adına, aksi takdirde Hazine adına tespit edilir.” hükümlerini içermektedir.
12.3. Değerlendirme
Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, (IV/9) no.lu paragrafta yer verilen ve hükmüne uyulan bozma kararında gösterildiği şekilde işlem yapılarak yazılı şekilde karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
V. SONUÇ
Açıklanan nedenlerle davalı Hazine vekili ve davalı ... vekilinin yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 492 Sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13. maddesinin j bendi gereğince Hazine ve DSİ Genel Müdürlüğünden harç alınmasına yer olmadığına
yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.03.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.