"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : GAZİANTEP BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 16. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE MAHKEMESİ : PÜTÜRGE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince verilen davanın reddine ilişkin kararın, davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan inceleme sonucunda; istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen karar, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü.
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; .... İlçesi, ..... Mahallesinde yapılan kadastro çalışmaları sonucu 108 ada 89 parsel sayılı taşınmazın hatalı olarak bahçe vasfı ile davalı ... adına tespit ve tescil edildiğini, taşınmazın 500 metrekaresinin davacı tarafından ev yeri olarak nizasız ve fasılasız kullanıldığını, davacının taşınmaza uzun zamandır zilyet olduğunu ileri sürerek tapu kaydın iptali ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı ..., davaya cevap vermemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEME KARARI
Pütürge Asliye Hukuk Mahkemesinin 11.02.2020 tarihli 2019/77 Esas - 2020/16 Karar sayılı kararıyla; 3402 sayılı Kanun'un 12/3. maddesi gereğince hak düşürücü sürenin dolmuş olması sebebiyle dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
1.İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.İstinaf Nedenleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Tepehan Belediye Başkanlığı tarafından 500 metrekare yerin ev yeri olarak davacıya verildiğini, uzun zamandır davacıya ait olan evin 2015 yılında çıkan yangın sonucu yandığını, mahkemece keşif yapılmadan, zilyetlik ile ilgili tanıklar dinlenmeden hak düşürücü sürenin geçtiği belirtilerek davanın reddine karar verildiğini, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava konusu taşınmazın davacının ata ve dedeleri tarafından uzun süre kullanıldığını, Belediye adına yapılan tespitin hatalı olduğunu, komşu taşınmazlara ait tapu kayıtları hava fotoğrafları getirtilip incelenmeden, deliller toplanmadan davanın reddedildiğini belirterek, ilk derece mahkeme kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
3.Gerekçe ve Sonuç
Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesinin 06.11.2020 tarihli ve 2020/1185 Esas, 2020/962 Karar sayılı kararıyla, dava konusu taşınmazın kadastro tutanağının 25/01/2005 tarihinde kesinleştiği, davanın ise 18/10/2019 tarihinde açıldığı, bu durumda Kadastro Kanunu 12/3 maddesinde belirtilen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz talebinde bulunmuştur.
2. Temyiz Nedenleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle, İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf dilekçelerindeki taleplerin tekrarı ile resen belirlenecek nedenlerle ret kararının bozulmasını talep etmiştir.
3.Gerekçe
3.1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastrodan önceki nedene dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
3.2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 maddesi hükmünde, kadastro tutanaklarının kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra bu tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere karşı kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak dava açılamayacağı açıklanmıştır. Bu sürenin hak düşürücü niteliğinde olduğu ve taraflarca öne sürülmese bile mahkemece kendiliğinden değerlendirileceği tartışmasızdır.
3.3. Değerlendirme
Dosya içeriğine, toplanan delillere, Bölge Adliye Mahkemesince dayanılan yasal ve hukuksal gerekçeye göre, (IV/3.) numaralı paragrafta yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
VI. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nın 370. maddesi uyarınca ONANMASINA, aşağıda yazılı 26,30 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 14/11/2022 tarihinde kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.