Logo

1. Hukuk Dairesi2021/5247 E. 2022/7791 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Miras yoluyla intikal eden taşınmazlar üzerinde tapu iptali ve tescil davasında, taşınmazların davacıların kök murisinden gelip gelmediği ve davacıların miras paylarının belirlenmesi noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, davacıların miras hakkı bulunmayan bir taşınmaz hakkında davanın kabulüne karar vermesi ve diğer taşınmazlar bakımından da kök murisin yanlış belirlenmesi suretiyle miras paylarının hatalı hesaplanması nedeniyle bozma ilamına uyularak verilen karar, ispat yükü, miras hukuku ve kadastro hukuku kuralları gözetilerek bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, davanın kabulüne ilişkin verilen karar, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı ... ve arkadaşları, çekişmeli taşınmazın müşterek muristen intikal ettiği ve mirasçılar arasında terekenin taksim edilmediği iddiasına dayanarak tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmıştır.

II. CEVAP

Davalı cevap dilekçesinde; açılan davayı kabul etmediğini, çekişmeli taşınmazların kendisine amcası tarafından hibe edildiğini ve zilyetliğinin uzun yıllardır müstakilen kendisinde olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 30.01.2015 tarihli ve 2012/191 Esas, 2015/38 Karar sayılı kararıyla, davanın kabulüne, çekişmeli 105 ada 46, 64, 95, 128; 106 ada 63, 65; 109 ada 2; 176 ada 16; 183 ada 4 parsel sayılı taşınmazların davalı adına olan tapu kayıtlarının iptali ile Amasra Sulh Hukuk Mahkemesinin 13.08.2013 tarihli 2013/138 Esas, 2013/211 Karar sayılı veraset ilamına istinaden toplam 28800 pay üzerinden, 5775 hissesinin davacı ... adına, 5775 hissesinin davacı ... Gür (Kocabaş) adına, 5775 hissesinin davacı ... adına, 11.475 hissenin davalı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

1.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Bozma Kararı

Hüküm, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 04.04.2018 tarihli ve 2015/19946 Esas, 2018/2383 Karar sayılı kararıyla; “... çekişmeli 105 ada 46, 64, 95, 128 parseller ile 106 ada 63 ve 65 parsel sayılı taşınmazlara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle bu taşınmazlara yönelik usul ve yasaya uygun olan hükmün onanmasına; çekişmeli 109 ada 2, 176 ada 16 ve 183 ada 4 parseller yönünden ise eksik araştırma yapıldığı belirtilmek suretiyle taşınmazın evvelinin kime ait olduğu hususundaki çelişkinin keşfen araştırılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği” gerekçesiyle bozulmuştur.

3. Mahkemece Bozma Kararına Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 24.12.2020 tarihli ve 2019/9 Esas, 2020/306 Karar sayılı kararıyla, temyize konu çekişmeli 109 ada 2, 176 ada 16 ve 183 ada 4 parseller yönünden davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazların davalı adına olan tapu kayıtlarının iptali ile Amasra Sulh Hukuk Mahkemesinin 13.08.2013 tarihli 2013/138 Esas, 2013/211 Karar sayılı veraset ilamına istinaden toplam 28800 pay üzerinden, 5775 hissesinin davacı ... adına, 5775 hissesinin davacı ... Gür (Kocabaş) adına, 5775 hissesinin davacı ... adına, 11.475 hissenin davalı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.

4. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

5. Temyiz Nedenleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde, çekişmeli taşınmazların kök muris .... ile bir ilgisinin bulunmadığını, davacıların böylece iddia konusu ettikleri hususu ispatlayamadıklarını, davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, öte yandan yargılama gideri ve vekalet ücretinin Mahkemece yanlış şekilde hesaplandığını belirterek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

6.Gerekçe

6.1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, miras yoluyla gelen hakka ve kadastro öncesi nedene dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

Kadastro sonucu Danişment köyü çalışma alanında bulunan 105 ada 46, 64, 95, 128 parseller ile 106 ada 63 ve 65 parsel sayılı 179.41, 416.67, 69.03, 542.02, 94.11, 1.871,31 metrekare yüz ölçümündeki taşınmazlar, Kavaklı köyü çalışma alanında bulunan 109 ada 2; 176 ada 16 ve 183 ada 4 parsel sayılı 960.61, 630,08 ve 1019,44 metrekare yüz ölçümündeki taşınmazlar irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... adına tespit ve tescil edilmiştir.

6.2. İlgili Hukuk

6100 sayılı HMK’nın 190/1. maddesinde, “İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.”

4721 sayılı TMK’nın 6. maddesinde, “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.”

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddesi “ Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir.”

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713/1. maddesi, "Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir. " düzenlemelerine yer verilmiştir.

6.3. Değerlendirme

6.3.1. Davalı vekilinin temyize konu 109 ada 2 parsel sayılı taşınmaza yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Mahkemece mahallinde yapılan keşif ve uygulama, dinlenen bilirkişi ve tanık sözleri ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; çekişmeli taşınmazın ... terekesine ait bir mal olmadığı, öncesinde Hafize Yöndem isimli şahsa ait olduğu ve davacıların bu taşınmaz üzerinde miras hakkının bulunmadığı anlaşılmakla, davacının bu parsele yönelik davasını ispat edemediği gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken, bu parsel hakkında davanın kabulüne yönelik değerlendirme yapılması isabetsizdir.

6.3.2. Davalı vekilinin temyize konu 176 ada 16 ve 183 ada 4 parsellere yönelik temyiz itirazlarına gelince; Mahkemece, çekişmeli taşınmazların tarafların kök murisi ...’den geldiği ve ölümüyle terekesinin taksim edilmediği gerekçesiyle yazılı olduğu şekilde karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Mahkemece mahallinde yapılan keşif ve uygulama, dinlenen bilirkişi ve tanık sözleri ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; çekişmeli taşınmazların kök muris ...’e ait olmadığı, fakat davacıların da mirasçısı olduğu amcaları ...’e ait olduğu sabit olup, davacıların taşınmazlardaki payı, ancak ...’den gelen miras payları ile sınırlıdır.

Hal böyle olunca; Mahkemece, çekişmeli taşınmazların tarafların ortak murisi olan ...’den intikal ettiği gözetilerek davacılar yönünden miras payı ile bağlı kalmak suretiyle davanın kabulü ile tapuya tesciline, bakiye payların ise davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, çekişmeli taşınmazların kök muris ...’den kaldığı değerlendirilerek yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi isabetsizdir.

V. SONUÇ:

Açıklanan nedenlerle;

Davalı vekilinin 109 ada 2, 176 ada 16 ve 183 ada 4 parsel sayılı taşınmazlara yönelik temyiz itirazlarının açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/11/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.