Logo

1. Hukuk Dairesi2021/529 E. 2022/464 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasbırakanın taşınmazını satış yoluyla devretmesinin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı muvazaalı bir işlem olup olmadığı uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Dairenin önceki bozma kararında, dosyadaki delillerden mirasbırakanın mal kaçırma amaçlı temlik yaptığı sonucuna varıldığı ve yerel mahkemenin de bu karara uyarak davanın kabulüne karar vermesinde isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek, davalılar vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davası sonunda Büyükçekmece 3. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 03/11/2020 tarihli ve 2020/125 Esas, 2020/338 Karar sayılı karar yasal süre içerisinde davalılar vekili tarafından duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla; duruşma günü olarak saptanan 20/01/2022 Perşembe günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalılar vekili Avukat ... geldi. Davetiye tebliğine rağmen temyiz edilen davacı vekili gelmedi. Yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı, mirasbırakanı ... ...'nün 1514 ada 7 parsel sayılı taşınmazını komşusu olan dava dışı ... ...'a devrettiğini, ...’in daha sonra taşınmazda kat irtifakı tesisi ile oluşan 1, 2 ve 3 no.lu bağımsız bölümleri davalı ...’e, davalı ...’in de 2 no.lu bağımsız bölümü davalı ...’a temlik ettiğini, temliklerin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, dava konusu bağımsız bölümlerin davalılar adına olan tapu kayıtlarının iptali ile miras payı oranında adına tesciline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalılar, satış işlemlerinin gerçek olduğunu, muvazaalı işlem yapılmadığını belirterek, davanın reddini savunmuşlardır.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemece, temliklerin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

1.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Yukarıda belirtilen karara karşı süresi içinde davacı temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Bozma Kararı

Dairenin 05/12/2019 tarihli ve 2016/12899 E., 2019/6329 K. sayılı kararıyla; “Somut olaya gelince; dosyadaki belgeler ve dinlenen tanık beyanlarından mirasbırakana 1987 yılında ölen eşinden taşınmazlar intikal ettiği, mirasbırakanın bu taşınmazlardan kira geliri olduğu ve mal satma ihtiyacı bulunmadığı, taşınmazın ... ...’a temlik edildiği tarihte her ne kadar vasfı tapu kaydında tarla olarak belirtilmişse de üzerinde 3 katlı bir bina bulunduğu ve ... ...’ın taşınmazı devraldığı tarihten davalı ...’e temlik ettiği tarihe kadar geçen 6 yıllık sürede taşınmazı hiç kullanmadığı, öte yandan dava dışı 74 ada 35 parseldeki 4 no.lu bölümün tarafların babalarından kaldığı ve 1988 yılında açılan ortaklığın giderilmesi davası nedeniyle mirasbırakanın davacıya kırgın olduğu hususları dosyadaki diğer deliller ile birlikte değerlendirildiğinde yapılan temliklerin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu sonucuna varılmaktadır.Hâl böyle olunca, tapu iptal ve tescil isteğinin kabulüne karar verilmesi gerekirken delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru değildir.” gerekçesiyle bozulmuş; davalılar vekilinin karar düzeltme istemi Dairenin 16.03.2020 tarihli ve 2020/902 E., 2020/1861 K. sayılı kararıyla reddedilmiştir.

3. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 03.11.2020 tarihli ve 2020/125 E., 2020/338 K. sayılı kararıyla; bozma ilamında belirtilen gerekçe benimsenmek suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

4. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

5. Temyiz Nedenleri

Davalılar vekili, mirasbırakan ile davacı arasında hiç bir kırgınlık bulunmadığını, mirasbırakanın kira gelirlerinin olmadığını, yaşadığı ekonomik sıkıntılar nedeniyle taşınmazı ... ...’a sattığını, ...'in taşınmazı yatırım amacıyla satın aldığını, taşınmaz ... adına kayıtlı iken davalılar tarafından kullanılmadığını, davalılar tarafından davacı hakkında vesayet davası açıldığı için davacı tarafça da eldeki davanın açıldığını, davacının eşi ve çocuklarının yönlendirmesi ile bu davayı açtığını, Mahkemece davacı tanık beyanlarına itibar edilmesinin doğru olmadığını, davacı tanıklarından ... ile davalılar arasında husumet bulunduğunu, davalı ...’nün davalı ...’a borcu olup dava konusu 2 no.lu bağımsız bölümü bu nedenle Türkan’a devrettiğini belirterek, kararın bozulmasını istemiştir.

6. Gerekçe

6.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

6.2. İlgili Hukuk

6.2.1. Uygulamada ve öğretide "muris muvazaası" olarak tanımlanan muvazaa, niteliği itibariyle nispi (mevsuf-vasıflı) muvazaa türüdür. Söz konusu muvazaada mirasbırakan gerçekten sözleşme yapmak ve tapulu taşınmazını devretmek istemektedir. Ancak mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak için esas amacını gizleyerek, gerçekte bağışlamak istediği tapulu taşınmazını, tapuda yaptığı resmi sözleşmede iradesini satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi doğrultusunda açıklamak suretiyle devretmektedir.

Bu durumda, yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve 01.04.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 706., Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 237. ve Tapu Kanunu'nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.

6.3. Değerlendirme

Dairenin (IV/2.) numaralı paragrafta açıklanan bozma kararında; dava dosyasındaki delillere göre yapılan inceleme sonucunda temliklerin mal kaçırma amacıyla yapıldığı sonucuna varıldığından davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği belirtilmiş, Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada aynı gerekçeler benimsenerek karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur.

V. SONUÇ:

Açıklanan nedenlerle; davalılar vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 4.412,62 TL fazla alınan harcın davalı ...’ye iadesine, 2.163,71 TL fazla alınan harcın davalı ...’a iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20/01/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.