"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
KARAR : Hüküm kurulmasına yer olmadığına, ret
Taraflar arasında görülen tapu iptal ve tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesince Mahkeme kararının bozulmasına dair verilen karara, İlk Derece Mahkemesince uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabul kısmen reddine ilişkin karar, süresi içinde davacı vekili ile davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Yalvaç ilçesi Körküler kasabasında kain 218 ada 80 parsel, 198 ada 131 parsel, 198 ada 244 parsel, 198 ada 204 parsel, 207 ada 10 parsel, 207 ada 42 parsel, 207 ada 83 parsel, 210 ada 10 parsel, 217 ada 14 parsel, 211 ada 3 parsel, 225 ada 14 parsel, 230 ada 10 parsel ve 230 ada 11 parsel sayılı taşınmazların müvekkili davacının muris babası ve diğer murislerinden intikalen ½ hissesinin yani tüm parsellerin tam yarısının kendisine, diğer yarısının da davalılara ait olduğu halde kendisinin İstanbul'da oturması nedeni ile kadastro çalışmaları sırasında başında bulunmaması nedeni ile kardeşi olan ... mirasçıları olan davalıların, taşınmazların tamamını kendileri adına tespit ve tescil ettirdiklerini, tapu kayıtlarının 1/2 hissesinin iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II.CEVAP
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının, davasında iyi niyetli ve haklı olmadığını, müvekkilinin babası Sadık'ın annesi olan ...'nin bakım karşılığında kendisine ait yerleri torunları ... ve ...'a bağışladığını, bu bağışlamaya dair belge fotokopisi ve bu belgenin hazırlanması sırasında bağışlayan ...'nin akli dengesinin yerinde olduğuna dair rapor örneği sunduklarını, senette taksim yapan ...'in hakkaniyet ölçülerine değer vermek sureti ile bu paylaşımı gerçekleştirdiğini, ... ...'in ise yine devir senedinde bu devir konusunun kendisinin bakımından kaynaklandığını açıkca beyan ettiğini, müvekkili ... ile diğer paydaş ...'ın ... ...'e sağlığında doktor, bakım ve her türlü işini görmek şartıyla bu yerleri aldıklarını ve bu bakım görevini tam olarak yerine getirdiklerini öne sürerek, davanın reddini istemiştir.
III.MAHKEME KARARI
Mahkemece, dava konusu Körküler köyü, Bozdağ mevkii 218 ada 80 parsel, Körce pınar mevkii 207 ada 10 parsel ve 207 ada 83 parsel ile Bayındır özü mevkii 210 ada 10 parsel sayılı taşınmazların öncesinde tarafların murisi ...'e ait iken onun ölümü ile mirasçılarına kaldığının, tüm mahalli bilirkişiler ve davacı tanıklarının beyanları ile sabit olduğu,bu taşınmazlardan 207 ada 10 parsel ve 207 ada 83 parsel ile 210 ada 10 parsel sayılı taşınmazların davalı ... vekili tarafından dosyaya sunulan 11/02/1980 tarihli taksim sözleşmesi başlıklı ve 09/12/1991 tarihli bakım sözleşmesi başlıklı senetlerde belirtilen yerler olmadığı, davacının dava konusu 218 ada 80 parsel, 207 ada 10 parsel ve 207 ada 83 parsel ile 210 ada 10 parsel sayılı taşınmazlarda miras hissesi oranında hak sahibi olduğu değerlendirilerek bu parseller yönünden açılan davanın kabulüne, dava konusu 198 ada 204 ve 244 parseller, 207 ada 42 parsel, 211 ada 3 parsel, 217 ada 14 parsel, 225 ada 14 parsel ile 230 ada 10 ve 11 parsel sayılı taşınmazların ise 3.keşif sonrası dosyaya sunulan kadastrocu bilirkişilerin raporlarına göre, davalı ... vekili tarafından delil olarak gösterilen ve dosyaya sunulan 11/02/1980 tarihli taksim sözleşmesi başlıklı ve 09/12/1991 tarihli bakım sözleşmesi başlıklı senetlerde belirtilen yerler olup, bu yerlerin kayıt malikleri olan davalılar ... ve ...'ye murisleri ... ve ... ... tarafından bağışlandığı, bu sözleşmelerin niteliği itibariyle bağış sözleşmesi olduğu, tapusuz taşınmazların bağışının da her hangi bir şekle tabi olmadığı, davacı tanıkları ile aynı mahiyette beyanda bulunan mahalli bilirkişinin beyanlarına göre bu taşınmazların ...'ten sonra davalılar ... ve ... tarafından kullanılıp kiraya verildiği, bu taşınmazlar yönünden ... ve ...'nin zilyetlikle iktisap koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle,
1-Çekişmeli 198 ada 204 ve 244 parseller, 207 ada 42 parsel, 211 ada 3 parsel, 217 ada 14 parsel, 225 ada 14 parsel ile 230 ada 10 ve 11 parsel sayılı taşınmazlar yönünden açılan davanın reddine,
2-Çekişmeli 218 ada 80 parsel, Körce pınar mevkii 207 ada 10 parsel ve 207 ada 83 parsel ile Bayındır özü mevkii 210 ada 10 parsel sayılı taşınmazlar yönünden açılan davanın kabulü ile bu taşınmazların tapu kayıtlarının iptaline ve her bir taşınmazın ayrı ayrı 8 veraseten iştirak payı kabul edilerek, 218 ada 80 parsel sayılı taşınmazda; 4 pay davacı ... kızı ..., 2 pay davalı ... kızı ..., 2 pay davalı ... kızı ... adlarına 207 ada 10 parsel, 207 ada 83 parsel ve 210 ada 10 parsel sayılı taşınmazlarda; 4 pay davacı ... kızı ..., 2 pay davalı ... oğlu ..., 2 pay davalı ... oğlu ... adlarına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
IV.BOZMA VE BOZMA SONRASI YARGILAMA SÜRECİ
A.BOZMA KARARI
Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 12/05/2015 tarihli ve 2014/20124 E., 2015/6250 K. sayılı kararıyla,
“1- Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin
takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre 198 ada 204, 244, 207 ada 42, 210 ada 10, 211 ada 3, 217 ada 4, 225 ada 14, 230 ada 10 ve 11 parsel sayılı taşınmazlar hakkındaki davacı ve davalı ... vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün onanmasına,” karar verilmiştir.
“2-Dava konusu 207 ada 10 ve 83 parsel sayılı taşınmazlar yönünden davalı ... vekilinin temyiz itirazlarına gelince; Mahkemece söz konusu taşınmazların da kök muristen intikal ettiği gerekçeleri ile davanın kabulüne karar verilmiş ise de yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Davalı yargılama sırasında dava konusu taşınmazların miras bırakandan intikal etmediğini, dava konusu taşınmazları 3. kişilerden satın aldığını ileri sürmüş ve delil olarak da 19.10.1988 ve 03.03.1972 tarihli satış senetlerini Mahkemeye ibraz etmiştir. Mahkemece keşif sırasında davalı tarafından sunulan satış senetleri taşınmazlara uygulanmadığı gibi gerekçede de bu senetlere ne sebeple değer verilmediği de tartışılmamıştır. Doğru sonuca varılabilmesi için taşınmazlar başında yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ve sağ olmaları halinde senet tanıkları huzuruyla yeniden keşif yapılmalıdır. Keşifte davalı tarafın tutunduğu 19.10.1988 ve 03.03.1972 tarihli senetler yerel bilirkişi ve tanıklar yardımı ile zemine uygulanarak senetlerin kapsamı belirlenmeli, çekişmeli taşınmazın öncesinin kime ait olduğu, kimden ne şekilde kime intikal ettiği, zilyetliğin ne zamandan beri kim tarafından sürdürüldüğü, tarafların miras bırakanından mı intikal etiği, yoksa davalı tarafından 3. kişiden mi satın alındığı olaylara dayalı olarak yerel bilirkişi ve tanıklardan sorulup saptanmaya çalışılmalı, keşfe katılacak teknik bilirkişiden keşif ve uygulamayı izleyip denetlemesi” gerekçesiyle hüküm bozulmuştur.
B. BOZMAYA UYULARAK VERİLEN KARAR
Mahkemenin yukarıda belirtilen tarih ve sayılı kararıyla; dava konusu Yalvaç İlçesi Körküler köyü Körce Pınar mevkii 207 ada 10 parsel ve 207 ada 83 parsel sayılı taşınmazlar yönünden mahallinde keşif icra edildiği, dosya içinde yer alan 19/10/1988 ve 03/03/1972 tarihli senetlerin taşınmazlara uygulandığı, senet tanıklarının sağ olmadıkları anlaşıldığından, yöreyi iyi bilen, tarafsız mahalli bilirkişiler refakatinde yapılan keşif neticesinde çekişme konusu taşınmazlardan 207 ada 83 parsel sayılı taşınmazın ... 'ya ait iken ... ve ...'a satıldığının mahalli bilirkişilerin beyanları ile desteklendiği, 03/03/1972 tarihli senedin taşınmaz ile uyumlu olduğu, mahalli bilirkişilerin beyanları ile de bu hususun tespit edildiği, taşınmazın ... ve ... tarafından kullanıldığı ve kiraya verildiği, yine çekişme konusu taşınmazlardan 207 ada 10 parsel sayılı taşınmazın mahalli bilirkişilerin beyanları ile sabit olduğu üzere ... ve ... tarafından kullanılıp, kiraya verildiği, 19/10/1988 tarihli senedin taşınmaz ile uyumlu olduğu, mahalli bilirkişilerin beyanları ile de bu hususun tespit edildiği gerekçesiyle,
1-Dava konusu 198 ada 131, 198 ada 204 ve 244 parseller, 207 ada 42 parsel, 211 ada 3 parsel,217 ada 14 parsel, 225 ada 14 parsel ile 230 ada 10 ve 11 parsel, Körküler köyü, Bozdağ mevkii 218 ada 80 parsel, Bayındır özü mevkii 210 ada 10 parsel sayılı taşınmazlar yönünden Mahkememizin 1999/12 Esas 2013/526 Karar sayılı kararı ile verilen kararın Yargıtay(Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 2014/20124 E. 2015/6529 K. sayılı kararı ile onanmış olduğu ve süresi içerisinde taraflarca karar düzeltme yoluna gidilmeyerek 26/01/2016 tarihinde kesinleştiğinden bu taşınmazlar yönünden yeni bir hüküm kurulmasına yer olmadığına,
2-Dava konusu 207 ada 10 parsel ve 207 ada 83 parsel sayılı taşınmazlar yönünden açılan davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Temyiz nedenleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle: davalıların babası genç yaşta vefat ettiğinden, babası ... tarafından kız çocuklarından mal kaçırmak maksadıyla taşınmazların davalılara verildiğini, 03.03.1972 tarihli senedin yapıldığı tarihte davalıların çocuk yaşta olduğunu ve senedi yapabilecek durumda olmadığını, babası ... tarafından yazdırılmış olduğunu öne sürerek, kararın bozulmasını talep etmiştir.
3. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedenlere dayalı açılan tapu iptal ve tescil talebine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6. maddesinde, "Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür."
2. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesinde “Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüz ölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönü. m dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir” hükmüne yer verilmiştir.
3. Değerlendirme
1. Kadastro sonucunda Körküler kasabası, Pazar Mahallesi çalışma alanında bulunan dava ve temyize konu 207 ada 10 ve 83 parsel sayılı 14.566.82; 10.466.83 metrekare yüz ölçümündeki taşınmazlar senetsizden irsen intikal, taksim, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ve satın alma nedeni ile eşit paylarla davalılar ... ve ... adına tespit ve tescil edilmiştir.
2. Davacı taraf, kök muristen geldiği ve taksim yapılmadığı iddiasına dayanarak miras payı oranında adına tescilini talep etmiştir. Davalı taraf ise taşınmazların kök muristen gelmediğini harici satım senedi ile 3. kişilerden satın aldıklarını savunmuştur.
3. Temyizen incelenen Yalvaç Asliye Hukuk Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurullarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkan bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan nedenlerle;
Davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 125,50 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
23/01/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.