Logo

1. Hukuk Dairesi2021/5557 E. 2022/5181 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro öncesi zilyetliğe dayalı tapu iptali ve tescil davasında, davacının zilyetlik koşullarını sağlayıp sağlamadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, zilyetliğin başlangıç tarihi, süresi ve niteliği hususlarında yeterli araştırma yapmadan, hava fotoğrafları gibi delilleri incelemeden ve çelişkili beyanlar ile bilirkişi raporları arasındaki uyuşmazlığı gidermeden karar vermesi usul ve yasaya aykırı görülerek bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescili istemine ilişkin açılan davadan dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece verilen kısmen kabul kararının Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesi tarafından bozulması üzerine, Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne dair verilen karar süresi içinde davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; 126 ada 4 parselin tamamının 120 ada 12 parsel sayılı taşınmazın ise keşif mahallinde gösterilecek olan bölümünün davacıya ait olduğu halde kadastro tespiti sırasında davalılar adına tespitinin yapılıp tapuya tescil edildiğini, taşınmazın 20 yılı aşkın bir zamandır davacının zilyetliği altında bulunduğunu ileri sürerek çekişmeli bölümlerin tapu kayıtlarının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde; dava konusu taşınmazların Hazine adına tespiti yapılarak kesinleştiğini, taşınmazların Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğunu ve zilyetlikle iktisap edilecek yerlerden olmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

Beyşehir Asliye Hukuk Mahkemesinin 14/01/2016 tarihli ve 2013/593 E., 2016/29 K. sayılı kararıyla; davanın kabulü ile 18/01/2015 tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen ve 126 ada 4 parsel sayılı taşınmaz içerisinde kalan 5.570,78 metrekare bölümün tapu kaydının iptali ile davacı adına kayıtlı 126 ada 6 parsel sayılı taşınmaza eklenmek suretiyle, aynı bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilip 126 ada 2 parsel sayılı taşınmaz içerisinde kalan 3.922,85 metrekarelik bölümün tapu kayıtlarının iptali ile davacı adına kayıtlı 126 ada 8 parsel sayılı taşınmaza eklenmek suretiyle tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

1.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Beyşehir Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Bozma Kararı

Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 23/09/2019 tarih 2016/11245 E., 2019/5536 K. sayılı kararında; mahalli bilirkişi, tanıklar ve üç kişilik ziraatçı bilirkişi kurulu eşliğinde dava konusu taşınmazların başında yeniden keşif yapılması ve bu keşifte dava konusu her taşınmazın başına ayrı ayrı gidilerek, dinlenilecek mahalli bilirkişi tanıklardan taşınmazın öncesinin ne olduğu, taşınmaz üzerinde zilyetlik bulunup bulunmadığı, varsa hangi tarihte ve ne zaman başladığı, zilyetliğin sürdürülüş biçimi, kimden kime ve nasıl intikal ettiği hususları etraflıca sorularak maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılması; ayrıca ziraatçı bilirkişi kurulundan, taşınmazların vasıflarının ne olduğu ve ekonomik amaca uygun 20 yıllık zilyetlik süresinin dolup dolmadığı konusunda gerekçeli ve denetime açık rapor alınması ve bundan sonra tüm delillerle birlikte değerlendirilerek karar verilmesi gereğine değinilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

3. Beyşehir Asliye Hukuk Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen karar

Beyşehir 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 21/12/2020 tarihli ve 2019/757 E. 2020/770 K. sayılı kararıyla; yapılan keşif sırasında alınan beyanlar ve sonrasında ibraz edilen bilirkişi raporları doğrultusunda davanın kısmen kabulü ile 126 ada 4 parsel sayılı taşınmazın 30/09/2020 havale tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 5.570,78 metrekarelik kısmının tapu kaydının iptali ile davacı adına kayıtlı 126 ada 6 parsel sayılı taşınmaz eklenmek suretiyle, 126 ada 12 parsel sayılı taşınmazın aynı fen bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen 2.393,94 metrekarelik kısmının tapu kaydının iptali ile davacı adına kayıtlı 126 ada 8 parsel sayılı taşınmaza eklenmek suretiyle tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.

4. Bozma Sonrası Beyşehir 1.Asliye Hukuk Mahkemesi Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar

Beyşehir 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

5. Temyiz Nedenleri

Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde; Mahkemenin eksik inceleme neticesinde karar verdiğini, zilyetlik koşullarının oluşup oluşmadığının yeterli derecede araştırılmadığını, Hazinenin mahkeme masrafları ve vekalet ücretine sorumlu tutulmasının isabetsiz olduğunu belirterek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

6. Gerekçe

6.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

6.2. İlgili Hukuk

6.2.1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713/1. maddesi, “Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir. “

6.2.2. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesi, “ Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir.”

6.2.3. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 17. maddesi, “Orman sayılmayan Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen araziden, masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilerek tarıma elverişli hale getirilen taşınmaz mallar 14. maddedeki şartlar mevcut ise imar ve ihya edenler veya halefleri adına, aksi takdirde Hazine adına tespit edilir.’’ hükümlerini içermektedir.

6.3. Değerlendirme

6.3.1. Mahkemece, davacı lehine iktisap koşullarının oluştuğu gerekçesi ile hükme esas alınan bilirkişi raporunda (A) ve (B) harfleri ile gösterilen bölümlerin davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş ise de yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Şöyle ki, bir arazinin kullanım süresi ile niteliğini ve üzerindeki imar-ihya işlemlerinin tamamlandığı tarihi en iyi belirleme yöntemi hava fotoğrafı incelemesi olduğu halde, hava fotoğraflarından yöntemince yararlanılmamış, yapılan keşiflerde alınan beyanlarda çekişmeli taşınmaz bölümlerinin bir kısmının babasından davacıya kaldığı, bir kısmını ise satın aldığı belirtilmiş, 2020 yılında yapılan keşif neticesinde alınan ziraat bilirkişi kurulu raporunda çekişmeli bölümlerde 20- 25 yıldır toprak işlemesi yapıldığının belirtilmesi karşısında, davacının babasının ölüm tarihinin 1978 olduğu anlaşıldığından, beyanlar ile bilirkişi raporu arasında çelişki meydana geldiği halde Mahkemece bu çelişki giderilmediği gibi, dava konusu taşınmazların 2005 yılında tespitinin yapılıp, 2006 yılında tapuya tescil edildiği göz önüne alındığında ziraat bilirkişi raporuna göre davacı lehine zilyetlik koşullarının oluşup oluşmadığı konusunda tereddüt hasıl olmuştur. Mahkemece bu çelişki ve tereddüt giderilmeden karar verilmiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak karar verilemez.

6.3.2. Hal böyle olunca; Mahkemece, ... Müdürlüğü web sitesinin harita sorgulama sayfasına girilerek, taşınmaz bölümlerinin bulunduğu köyü/mahalleyi kapsayacak şekilde hangi yıllara ait hava fotoğrafı bulunduğu araştırılıp belirlenmek ve (denetimin sağlanması bakımından) ilgili sayfanın çıktısı dosya arasına alınmak suretiyle, buradan elde edilen verilere göre dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ilişkin farklı dönemlerde çekilmiş stereoskopik hava fotoğraflarının en az üç tanesi tarihleri açıkça yazılmak suretiyle ... Müdürlüğünden, bu fotoğraftan yararlanılarak üretilmiş memleket haritaları ile en eski ve yeni tarihli uydu fotoğrafları ilgili kurumlardan getirtilmeli, çekişmeli taşınmaz bölümlerine komşu parsellere ait tespit tutanakları ve dayanağı kayıtlar celp edilerek dosya ikmal edildikten sonra mahallinde, elverdiğince yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik mahalli bilirkişi kurulu ve taraf tanıkları ile önceki keşiflerde görev almamış 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu, 1 kişilik jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişi kurulu ve fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı, dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, çekişmeli taşınmaz bölümlerinin önceki ve şimdiki niteliği, ilk olarak kime ait olduğu, kimden kime ne zaman ve ne şekilde intikal ettiği, kim tarafından hangi tarihten beri ve hangi tasarruflarla zilyet edildiği, çekişmeli taşınmazlar öncesi itibariyle imar-ihyaya muhtaç yerlerden ise ne şekilde imar-ihya edildiği ve bu çalışmaların hangi tarihte tamamlandığı hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, beyanlar arasında çelişki doğduğu takdirde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle oluşan çelişkilerin giderilmesine çalışılmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsellerin tespit tutanakları ve dayanaklarıyla denetlenmeli; ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan, önceki tarihli zirai bilirkişi raporları da irdelenmek sureti ile taşınmazın evveliyatını, toprak yapısını, niteliğini ve zilyetlikle mülk edinilebilecek yerlerden olup olmadığını, imar-ihya gerektiren yerlerden olmaları halinde imar-ihyasının hangi tarihte tamamlandığını ve üzerindeki zilyetliğin hangi tasarruflarla ve hangi tarihten bu yana sürdürüldüğünü, komşu taşınmazlarla karşılaştırmalı şekilde açıklayan somut verilere ve bilimsel esaslara dayanan ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, taşınmaz bölümleri ile çevresinin yakın plan ve panaromik fotoğrafları çektirilip, üzerine taşınmazların sınırlarının işaretlenilmesi istenilmeli; jeodezi ve fotogrametri bilirkişinden, çekişmeli taşınmaz bölümlerinin kadastro paftasındaki konumunun bilgisayar programı aracılığıyla uydu ve hava fotoğraflarına aktarılması suretiyle, hava fotoğrafları üzerinde stereoskop aletiyle inceleme yaptırılarak, çekişme konusu taşınmazların önceki ve şimdiki niteliği, imar-ihyaya muhtaç yerlerden olmaları halinde imar-ihyalarının hangi tarihte tamamlandığı, ekonomik amaca uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle kullanılıp kullanılmadığı ve kullanımın hangi tarihten itibaren başladığı hususlarında ayrıntılı rapor düzenlemesi istenilmeli; fen bilirkişisine, keşfi takibe, bilirkişi ve tanık sözlerini denetlemeye imkan verir krokili rapor düzenlettirilmeli ve bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.

V. SONUÇ:

Açıklanan nedenlerle; davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 6100 Sayılı Yasa'nın geçici 3.maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK.'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 27/06/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.