Logo

1. Hukuk Dairesi2021/8368 E. 2023/2958 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu Hazine adına tescil edilen taşınmazın bir kısmı üzerinde davacının kazandırıcı zamanaşımı yoluyla mülkiyet hakkı elde edip etmediği.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava konusu taşınmazın bir kısmı üzerinde yirmi yıl süreyle aralıksız, malik sıfatıyla zilyetliğini sürdürdüğüne dair bilirkişi raporlarına ve keşif tespitlerine dayanılarak, davacının bu kısım üzerindeki mülkiyet hakkının kazanıldığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi

KARAR : Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptal ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesinde bulunan 120 ada 41 parsel numaralı taşınmazın bir kısmının, 30 yılı aşkın süredir nizasız ve fasılasız malik sıfatı ile müvekkilinin zilyetliğinde bulunduğu, buna rağmen kadastro çalışmaları sırasında taşınmazın davalı adına tescil edildiği iddiasıyla, dava konusu taşınmazın müvekkiline ait kısmının tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 22.03.2018 tarihli 2016/200 Esas - 2018/185 Karar sayılı kararıyla davanın kabulüne dair verilen karar, davalı Hazine vekilinin istinafı üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi (Kapatılan) 15.H.D.'nin 04.07.2018 tarihli 2018/484 - 530 sayılı kararı ile tespit bilirkişilerinin dinlenmesi ve davacının taşınmaza ne şekilde zilyet olduğunun ve zilyetlik süresinin belirlenmesi gerektiği gerekçeleriyle kararın kaldırılmasına karar verilmiş, yerel mahkemece, kaldırma kararı doğrultusunda yeniden yapılan yargılama sonucunda; dava konusu taşınmazın, fen bilirkişisinin raporuna ekli krokide (A) harflyle gösterilen kısmı yönünden davacı adına kazandırıcı zamanaşımı yoluyla taşınmaz edinim şartlarının oluştuğu gerekçesiyle, davanın kabulüne, taşınmazın (A) harfiyle gösterilen 7.733,96 m2 yüzölçümündeki kısmının tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı Hazine vekili istinaf dilekçesinde özetle; eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulduğu, davanın 10 yıllık hak düşürücü süre dolduktan sonra açıldığı, dava konusu taşınmazın devletin hüküm ve tasarruf altında olması nedeniyle özel mülkiyete konu olamayacağı, bu nedenlerle yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçeleriyle, hükmün kaldırılmasına karar verilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, (A) harfiyle gösterilen kısmı yönünden kazandırıcı zamanaşımı ile taşınmaz iktisabına ilişkin yasal koşulların oluştuğu, keşfin usulüne göre yapıldığı, bilirkişi raporlarının hüküm kurmaya yeterli ve elverişli olduğu; harç, yargılama giderleri ve vekalet ücretleri yönünden verilen kararda bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı Hazine vekili istinaf dilekçesini tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun; 14. maddesinin ilgili kısımları şöyledir; "Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40,kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir.

(Değişik ikinci fıkra: 3/7/2005 - 5403/26 md.) Sulu veya kuru arazi ayrımı, Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu hükümlerine göre yapılır."

17. maddesinin ilgili kısımları şöyledir;"Orman sayılmayan Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen araziden, masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilerek tarıma elverişli hale getirilen taşınmaz mallar 14. maddedeki şartlar mevcut ise imar ve ihya edenler veya halefleri adına, aksi takdirde hazine adına tespit edilir."

2. 4721 sayılı ... Medeni Kanunu'nun; 713. maddesinin ilgili kısımları şöyledir; "Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir." hükümlerine yer verilmiştir.

3. Değerlendirme

1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Kadastro sonucu 120 ada 41 parsel sayılı 241.183,57 metrekare taşınmaz ham toprak vasfıyla devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu belirtilerek Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13. maddesinin “j” bendi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

29.05.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi