Logo

1. Hukuk Dairesi2021/8411 E. 2023/3163 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının, 25 yılı aşkın süredir zilyetliğinde olduğunu iddia ettiği taşınmazın, kadastro çalışmaları sırasında Hazine adına tespit edilmesi üzerine açtığı tapu iptal ve tescil davasının kabulü.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının, taşınmazın bir kısmı üzerindeki zilyetliğinin 20 yılı aşan, malik sıfatıyla, kesintisiz ve davasız olduğu, hava fotoğrafları ve bilirkişi raporlarıyla sabit olduğundan, bu kısım için kazandırıcı zaman aşımı şartlarının oluştuğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi

KARAR : Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tapu iptal ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının 25 yılı aşkın süredir nizasız ve fasılasız malik sıfatı ile eklemeli olarak zilyetliğinde bulunan taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında 116 ada ve 147 parsel sayılı taşınmaz kapsamında Hazine adına tespit edildiğini ileri sürerek davacıya ait kısmın tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde; tespitin doğru yapıldığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

... 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 23.10.2018 tarihli ve 2016/21 Esas, 2018/486 Karar sayılı kararı ile A harfi ile gösterilen yerin imar ihya edildiği, B harfi ile belirtilen kısmın ise imar ihyası sağlanarak yeterli kazandırıcı zaman aşımı süresi tamamlanmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 116 ada 147 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi Abidin Altun'un 17.09.2018 havale tarihli rapor ve krokisinde A harfi ile gösterilen 25.343,74 m2'lik kısmının tapu kaydının iptali ile tam hisseli olarak bağ vasfı ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, B harfi ile gösterilen 6.223,79 m2'lik kısıma yönelik ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı hazine vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Kaldırma Kararı

... Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesinin 09.04.2019 tarihli ve 2018/1367 E. 2019/424 K. sayılı kararıyla; tespit bilirkişilerinin dinlenmesi, komşu parsel kayıtlarının celbi, mera araştırması yapılması, raporlardaki çelişkilerin giderilmesi ve davacının babası yönünden senetsiz araştırmasının yapılması gerektiği gerekçesiyle davalı Hazine vekilinin istinaf itirazlarının, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/(1)-a/6. maddesi uyarınca kabulü ile, mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.

C. İlk Derece Mahkemesince Kaldırma Kararı Sonrasında Verilen Karar

... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 11.02.2020 tarihli ve 2019/353 Esas, 2020/172 Karar sayılı kararı ile A harfi ile gösterilen yerin imar ihya edildiği uzun senedir tarıma elverişli olarak kullanıldığı, B harfi ile belirtilen kısmın yönünden ise imar ihyası sağlanarak yeterli kazandırıcı zaman aşımı süresi tamamlanmadığı ,131 Ada 149 parsel sayılı mera vasfındaki taşınmaza komşu olduğu belirtilmiş ise de; mera araştırması yaıldığı, her iki köy arasındaki sınırların uzun yılladır var olan kayalıklarla belirli olduğu, her iki parsel arasında fiili bütünlük bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile ... ili, ... ilçesi, ... MAhallesi 116 ada 147 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi ... ... ...'un 20.11.2019 havale tarihli rapor ve krokisinde A harfi ile gösterilen 25.343,74 m2'lik kısmının tapu kaydının iptali ile tam hisseli olarak bağ vasfı ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, B harfi ile gösterilen 6.223,79 m2'lik kısıma yönelik ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.

D. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

E. İstinaf Sebepleri

Davalı Hazine vekili istinaf dilekçesinde özetle; eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulduğu, davanın 10 yıllık hak düşürücü süre dolduktan sonra açıldığı, dava konusu taşınmazın devletin hüküm ve tasarruf altında olması nedeniyle özel mülkiyete konu olamayacağı, kazandırıcı zamanaşımı ile taşınmaz iktisabına ilişkin yasal koşulların davacı lehine gerçekleşmediği, bilirkişi raporlarının hüküm kurmaya elverişli olmadığı gibi çelişkili olduğu ayrıca vekalet ücreti ve yargılama giderlerine ilişkin hükümlerin irdelenmesi gerektiği, nispi vekalet ücretinin hesaplanmasında da hata yapıldığı, satın alma dilekçesinin değerlendirilmediği bu nedenlerle yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçeleriyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

F. Gerekçe ve Sonuç

... Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesinin 15.06.2021 tarihli ve 2020/689 E. 2021/806 K. sayılı kararıyla; davanın hak düşürücü süre içinde açıldığı, dava konusu taşınmaza uygulanan 1984 ve 2002 yıllarına ait hava fotoğraflarında, 116 ada 147 parsel numaralı taşınmazın, fen bilirkişisinin raporuna ekli krokide (A) harfiyle gösterilen 25.343,74 m2 yüzölçümündeki kısmında tarımsal faaliyet bulunduğunun, sınırlarının belirgin olduğunun tespit edildiği, zirai bilirkişilerin raporuna göre de (A harfiyle gösterilen kısmın, 4. sınıf kuru tarım arazisi olduğunun, mera, yaylak, kışlak gibi herhangi bir amaca yönelik kullanım özelliğinin olmadığının, imar ihya edildiğinin, çok eskiden beri bağ vasfında tasarruf edildiğinin belirlendiği, dolayısıyla 116 ada 147 parsel numaralı taşınmazın, (A) harfiyle gösterilen istinafa konu kısmı yönünden kazandırıcı zamanaşımı ile taşınmaz iktisabına ilişkin yasal koşulların oluştuğu, keşfin usulüne göre yapıldığı, bilirkişi raporlarının hüküm kurmaya yeterli ve elverişli olduğu; harç, yargılama giderleri ve vekalet ücretleri yönünden verilen kararda bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davalı Hazine vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b.1.maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf dilekçesindeki taleplerinin tekrarı ile ret kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun;

14. maddesinin ilgili kısımları şöyledir;

" Tapuda kayıtlı olmayan ve aynı çalışma alanı içinde bulunan ve toplam yüzölçümü sulu toprakta 40,kuru toprakta 100 dönüme kadar olan (40 ve 100 dönüm dahil) bir veya birden fazla taşınmaz mal, çekişmesiz ve aralıksız en az yirmi yıldan beri malik sıfatıyla zilyetliğini belgelerle veya bilirkişi veyahut tanık beyanlarıyla ispat eden zilyedi adına tespit edilir."

4721 sayılı ... Medeni Kanunu'nun;

713. maddesinin ilgili kısımları şöyledir;

"Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir."

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Kadastro sonucunda ... ili, ... ilçesi, ... Köyü çalışma alanında bulunan 116 ada 147 parsel sayılı 31.567,53 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ham toprak vasfıyla devletin hüküm ve tasarrufu altında olan ve ekonomik yarar sağlaması mümkün olan yerlerden olduğu belirtilerek Hazine adına tespit ve tespite itiraz edilmeksizin 27.03.2006 tarihinde tescil edilmiştir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı Hazine vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13. maddesinin j. bendi gereğince davalı Hazine'den harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

05.06.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.