Logo

1. Hukuk Dairesi2021/9785 E. 2023/4580 K.

Yapay Zeka Özeti

Bu karar için yapay zeka özeti oluşturulamadı.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/522 E., 2021/459 K.

HÜKÜM : Kabul

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı Mahkemece, bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda, davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı, ... İlçesi, ...-Yeşilova mahallesi 250 ada 113 parsel sayılı taşınmazın yıllardır nizasız ve fasılasız, malik iradesi kendisi ve bayilerinin zilyetliğinde bulunduğunu, davalı Hazine adına oluşan tapu kaydının hukuki ve fiili dayanaktan yoksun olduğunu ileri sürerek tapu iptali ve tescil istemiştir.

II. CEVAP

Davalı Hazine vekili, davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 11.12.2014 tarihli ve 2011/395 Esas, 2014/824 Karar sayılı kararıyla, dava konusu taşınmazın davalı Hazine'nin dayandığı ve tespite esas alınan tapu kaydının oluşumundan önce ... zilyetliğinde olduğu, ölümünden sonra mirasçıları arasında yapılan taksim neticesinde oğlu ...’a kaldığı ve bu kişi tarafından kadastro tespitinden önce davacıya satıldığı ve eklemeli zilyetlik yoluyla davacı lehine zilyetlikle iktisap koşulları gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın davalı Hazine adına olan tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 22.10.2018 tarihli ve 2018/4467 Esas, 2018/6096 Karar sayılı kararıyla, dava konusu taşınmaz üzerinde zilyetlik araştırması yapılarak davacı lehine zilyetlikle edinim koşullarının oluşup oluşmadığının araştırılması gereğine değinilerek karar bozulmuş; davacı vekilinin karar düzeltme istemi de reddedilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 29.06.2021 tarihli ve 2019/522 Esas, 2021/459 Karar sayılı kararıyla, dava konusu taşınmazın mera niteliğinde olmayıp tarım arazisi niteliğinde olduğu, mahalli bilirkişi beyanlarından taşınmaz Halil Tokmak'a ait iken onun ölümüyle taşınmazın ...'a verildiği, ...'in de ölümüyle oğullarının taşınmazı davacı ...'a sattıkları, davacı tarafından taşınmazın zilyetliğinin devralındığının anlaşıldığı, davalı adına tapunun oluştuğu 2005 yılına kadar davacı ve bayileri adına en az 20 yıllık aralıksız, malik sıfatıyla zilyetlik koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne, taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili, Yargıtay bozma kararında belirtilen eksikliklerin ve çelişkilerin giderilmediğini, taşımazın tapu tarihi 1963 olmakla toprak tevzi çalışmasının 1958'de yapıldığını, bu nedenle 20 yıllık zilyetlik süresinin 1958 yılına kadar dolmuş olmasının gerektiğini, o dönemi hatırlayan ve Yargıtay'ın deyimiyle o tarihte zilyetlik olgusunu anlayabilecek yaşta olan kişilerin dinlenmediğini, taşınmazın tapulama tarihinin öncesine ait hava fotoğrafının bulunmadığı da tespit edildiğinden davacı tarafından davayı ispata yarar delil sunulamadığını, davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulünün usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü ve 46 ncı maddeleri.

3. Değerlendirme

1. ... İli, ... ilçesi, ... - Yeşilova Mahallesi çalışma alanında bulunan 250 ada 113 parsel sayılı taşınmazın toprak tevzi çalışmaları sırasında Hazine lehine oluşturulan 03.01.1963 tarih ve 1064 sıra numaralı tapu kaydına dayanarak Hazine adına tespit edildiği, tutanağın beyanlar hanesinde taşınmazın Halil oğlu ... mirasçılarının işgalinde olduğu şerhi verildiği, dava dışı kişiler tarafından kadastro tespitine itiraz davası açılması neticesinde Kadastro Mahkemesince, kesin süre içerisinde usulü eksikliklerin giderilmediği gerekçesiyle davaların açılmamış sayılmasına karar verildiği ve 25.06.2009 tarihinde taşınmazın hükmen davalı Hazine adına tescil edildiği anlaşılmaktadır.

2. Bilindiği üzere tapulu taşınmazlarda zilyetliğe itibar edilemez. Dava konusu taşınmazın tapu kaydı 1963 yılında Toprak Tevzi Komisyonu tarafından yapılan çalışma sonucu tam malik olarak Hazine adına tescil edilmiştir. Böyle bir durumda bozma kararında işaret edildiği gibi davacı ve bayilerinin zilyetliğinin kaydın oluştuğu 03.01.1963 tarihine kadar mülkiyeti edinme imkanı verecek şekilde gerçekleşmiş olması zorunludur.

Bozma öncesi dinlenen mahalli bilirkişiler ve tanık beyanları ile bozma sonrası dinlenen mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarından taşınmazın ilk zilyedi olduğu belirtilen Halil oğlu ...'in hangi mirasçısına, ne şekilde intikal ettiğine dair farklı isimler zikredildiğinden çelişki oluştuğu, davacının taşınmazı satın aldığı söylenen ... mirasçılarının doğum tarihleri itibariyle tapu kaydının oluştuğu 1963 yılından önce taşınmazı satmalarının mümkün olmadığı gözetilmemiştir. Bir başka ifade ile davacının bayi olarak bildirilen ... oğlu ... 1969, ... 1971 ve ... 1954 doğumlu olup satış olguları kabul edilse dahi tapunun oluştuğu 1963 yılından öncesini kapsamasının mümkün olmadığı açıktır. Öte yandan bozmadan sonra dinlenen mahalli bilirkişiler esasen yaşları itibariyle 1963 yılı öncesi zilyetlik durumunu bilebilecek konumda olmadıklarından beyanlarına da itibar edilemez. Bu durumda davacı iddiasını ispat edememiştir.

Hal böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

18.09.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.