"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İZMİR BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-BEDELİN TAHSİLİ
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, ilk derece mahkemesince davanın davalı ... yönünden reddine, davalı ... yönünden kabulüne dair karar, davacı vekilinin başvurusu üzerine İzmir Böle Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi tarafından 6100 sayılı HMK'nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin olarak verilen karar, davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği görüşüldü;
I. DAVA
Davacı, Bornova 3. Noterliğinin 09.04.2004 tarihli ve 31871 yevmiye numaralı vekaletnamesi ile davalı oğlu ...’i vekil tayin ettiğini, anılan vekaletname kullanılmak suretiyle adına kayıtlı 7252 ada 1 parsel sayılı taşınmazdaki 2 nolu bağımsız bölümün diğer davalı ...’a satış suretiyle devredildiğini, bahse konu satış nedeniyle kendisine bedel ödenmediğini, devrin 2009 yılında yapıldığını, 2011 yılında ise davalı ... tarafından elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davası açılması ile temlikten haberdar olduğunu, hile ile alınan vekaletname uyarınca devrin yapıldığını ileri sürerek, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tesciline, aksi halde bedele hükmedilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı ..., davacı ile davalı oğlu ... Şirketinin ortağı olduklarını, kendi adına düzenlenmiş toplamda 106.750 TL’lik çeki ciro ederek davalı ...’e teslim ettiğini, bedelin bu şekilde ödendiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ..., usulüne uygun davetiyeye rağmen davaya cevap vermemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İzmir 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 27/04/2017 tarihli ve 2013/297 E., 2017/205 K. sayılı kararıyla; iddianın ispatlanamadığı gerekçesiyle davalı ... yönünden iptal tescil talebinin reddine, vekalet ilişkisine dayalı olarak tahsil edilen bedelin davacıya ödenmediği iddiasının ispatlandığı gerekçesiyle davalı ... yönünden bedel isteminin kabulü ile 125.000 TL’nin tahsiline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
1. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.İstinaf Nedenleri
Davacı vekili, davalı ... tarafından dava konusu taşınmazın devrine ilişkin olarak davacıya yapılan bir ödemenin bulunmadığını, davalı ... tarafından davacı aleyhine 17.10.2011 tarihinde davaya konu taşınmaza ilişkin açılan elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davasında İzmir 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/556 E., 2012/529 K. sayı ve 08.11.2012 tarihli kararı ile elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davasının kabul edildiğini, taşınmazın devrinin ise 24.02.2009 tarihinde gerçekleştiğini, aradan 32 ay geçmesine rağmen davacı hakkında herhangi bir dava açılmadığını, taşınmazın devrine ilişkin olarak davalı ... tarafından yapıldığı iddia edilen ödemelerin ticari ilişkiden kaynaklı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
3. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 08/04/2019 tarihli ve 2018/2356 E., 2019/780 K. sayılı kararıyla; hile iddiası yönünden bir yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle, vekalet görevinin kötüye kullanılması iddiası bakımından ise davalı ...’ün kötüniyetli olduğunun ispatlanamadığı gerekçesiyle tapu iptal ve tescil talebinin reddine, bedel istemi yönünden ise iddianın ispatlandığı gerekçesiyle 125.000 TL’nin davalı ...’den tahsiline karar verilmesi doğru olduğundan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1.b.1 maddesi gereğince davacının istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Temyiz Nedenleri
Davacı vekili, davalı ... tarafından dava konusu taşınmazın devrine ilişkin olarak verilen çeklerin büyük kısmının karşılıksız çıktığını, devir karşılığında davacıya yapılan bir ödemenin olmadığını, devrin teminat amacıyla yapıldığını, çekişme konusu taşınmazın davalı ... tarafından devralındıktan 32 ay sonra davacıya karşı elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davası açıldığını ileri sürerek, hükmün bozulmasını istemiştir.
3. Gerekçe
3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, hile ve vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil ile bedel istemine ilişkindir.
3.2. İlgili Hukuk
3.2.1. Türk Borçlar Kanunu'nun 39. (Borçlar Kanunu'nun 31.) maddesinde "Yanılma veya aldatma sebebiyle ya da korkutulma sonucunda sözleşme yapan taraf, yanılma veya aldatmayı öğrendiği ya da korkutmanın etkisinin ortadan kalktığı andan başlayarak bir yıl içinde sözleşme ile bağlı olmadığını bildirmez veya verdiği şeyi geri istemezse, sözleşmeyi onamış sayılır.",
3.2.2. 6098 s. Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK) 506. maddesinde (818 s. Borçlar Kanunu'nun 390.) maddesinde ; "Vekil, vekâlet borcunu bizzat ifa etmekle yükümlüdür. Ancak vekile yetki verildiği veya durumun zorunlu ya da teamülün mümkün kıldığı hâllerde vekil, işi başkasına yaptırabilir.
Vekil üstlendiği iş ve hizmetleri, vekâlet verenin haklı menfaatlerini gözeterek, sadakat ve özenle yürütmekle yükümlüdür.
Vekilin özen borcundan doğan sorumluluğunun belirlenmesinde, benzer alanda iş ve hizmetleri üstlenen basiretli bir vekilin göstermesi gereken davranış esas alınır.",
3.2.3. 6098 s. Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK) 504/1 maddesi, “Vekâletin kapsamı, sözleşmede açıkça gösterilmemişse, görülecek işin niteliğine göre belirlenir.”,
3.2.4. 4721 s. Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 2. maddesi; “Herkes, haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kurallarına uymak zorundadır. Bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumaz.”,
3.2.5. 4721 s. Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 3. maddesi, “Kanunun iyiniyete hukukî bir sonuç bağladığı durumlarda, asıl olan iyiniyetin varlığıdır. Ancak, durumun gereklerine göre kendisinden beklenen özeni göstermeyen kimse iyiniyet iddiasında bulunamaz.”, hükümlerine yer verilmiştir.
3.3. Değerlendirme
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle, dava dilekçesinin içeriği ve (3.2.1. ve 3.2.2.) paragrafında belirtilen yasal düzenlemeler gereğince eldeki davada hile ve vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenlerine dayanıldığı, (3.2.4.) ve (3.2.5.) paragraflarında yer verilen yasal düzenlemeler uyarınca ispat yükü kendisinde olan davacının – davalı ... bakımından vekil ... ile çıkar ve işbirliği içerisinde veya kötüniyetli olup, vekilin vekâlet görevini kötüye kullandığını bilen ya da bilmesi gereken kişi konumunda olduğunu ispat edemediğinden, tapu iptal ve tescil talebi yönünden davanın reddine, dava konusu taşınmazın davalı ...’e devrine ilişkin satış bedelini davacı annesine teslim etmeyen davalı vekil ... yönünden ise bedel isteğinin kabulü yönünde karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
VI. SONUÇ
Açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 21,40 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 25/01/2022 gününde kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.