Logo

1. Hukuk Dairesi2021/9953 E. 2023/4525 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı tarafından, mera olarak tescil edilen ancak eskiden beri tarla olarak kullanılan taşınmazların kendi adlarına tescili ve mera tapusunun iptali istemiyle açılan davada, taşınmazların meradan kazanılıp kazanılmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazların, büyük bir mera parselinin içerisinde yer aldığı ve etrafının da mera ile çevrili olduğu, meralar üzerindeki zilyetliğin süresinin hukuki bir değer taşımadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi’nin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/804 E., 2021/782 K.

HÜKÜM/KARAR : Kısmen Kabul - Kısmen Ret/Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Sivas 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/234 E., 2020/474 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilllerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile yerel mahkemece verilen kararın kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı, Kapukaya köyünde yapılan kadastro çalışmaları esnasında ... mevkiinde bulunan, babalarından ve dedelerinden kalan 4 parça taşınmaz 110 ada 14 nolu mera parselinin içinde mera olarak tespit edildiğini, tarlaların mera ile bir ilgisinin olmadığını, halen ekilip biçilecek durumda bulunduğunu, ileri sürerek 110 ada 14 nolu mera parselinin içinde bulunan 4 parça toplam 20.000 m2 tarlalarının babaları Halil Yama'nın varisleri adına tesciline, mera parselinin tapusunun iptaline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

1.Davalı Hazine, taşınmazın mera niteliğinde olduğunu ve zilyetlikle kazanılamayacağını belirterek davanın reddini savunmuştur.

2. Davalı Köy Tüzel Kişiliği muhtarı katıldığı duruşmada; "bilirkişiler yanlış tespitte bulunmuştur, davacının davasını kabul ediyoruz" şeklinde beyanda bulunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Sivas 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 04.12.2020 tarihli ve 2019/234 Esas, 2020/474 Karar sayılı kararıyla; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV.İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı Hazine vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; bilirkişi raporunda A ve C harfiyle işaretli bölümlerin hava fotoğrafları ve keşifte alınan beyanlar ile mera niteliğinde olmadığının belirlendiğini, bu bölümler yönüyle de davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini belirterek hükmün kaldırılmasını talep etmiştir.

2. Davalı Hazine vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece B ve D harfiyle işaretli bölümler yönünden davanın kabulüne karar verilmiş ise de bu bölümlerin de A ve C harfiyle işaretli bölümler gibi yüksek eğimli olduğunu ve üzerinde geven, kuşburnu gibi çok yıllık bitkilerin bulunduğunu, uzun zamandır tarım faaliyeti yapılmadığının ziraat bilirkişi raporu ile tespit edildiğini, her ne kadar taşınmaz içindeki taşların toplandığı belirtilmiş ise de taşların toplanmasının imar ve ihya görmüş olduğu anlamına gelmeyeceğini, mera ile aralarında belirgin bir sınır bulunmadığını, belirterek ayrıca harç ve vekalet ücretine itiraz ederek hükmün kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 09.09.2021 tarihli ve 2021/804 Esas, 2021/782 Karar sayılı kararıyla; dava konusu 110 ada 14 parsel sayılı taşınmazın 1.663.775,38 m2 yüzölçümü ile büyük bir mera parseli olduğu, davacılar adına tescile karar verilen B ve D harfiyle işaretli bölümler ile reddine karar verilen A ve C harfiyle işaretli bölümlerin de mera niteliği ile sınırlandırılan 110 ada 14 parsel sayılı taşınmazın bütünlüğü içerisinde olup etrafları mera parseli ile çevrili bulunduğuna göre dava ve istinaf konusu bölümlerin de meradan kazanıldığının kabulü gerektiği, meralar üzerinde sürdürülen zilyetliğin süresi ne olursa olsun hukukça bir değer taşımayacağı, bu yönler gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesi ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava ve istinaf dilekçelerindeki iddialarını tekrarlayarak kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı ... Medeni Kanunu'nun 713 üncü ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü ve 16/B maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK’nın 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 210,55 TL bakiye onama harcının temyiz edenden alınmasına

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

18.09.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.