"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1317 E., 2021/1360 K.
HÜKÜM/KARAR : Red/ Esastan Red
İLK DERECE MAHKEMESİ :... 7. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/131 E., 2021/21 K.
Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ... İli, ...ilçesi, ... köyünde bulunan 267 ada 63 parselde kayıtlı gayrimenkulün davacı ve davalıların babası Ömer Binar'a ait iken, davacının evlenmesi sonucunda mehir karşılığı olmak üzere davacıya ve eşine bağışlandığını, o tarihlerde tapusu olmayan gayrimenkulun davacı ve eşine teslim edildiğini ve ilgili tarihten sonra sürekli olarak davacı tarafından nizasız ve fasılasız olarak kullanıldığını, davalıların ise çekişmeli taşınmazın davacı ve eşine verildiğini bildikleri için taşınmazı kullanmadığını, bu taşınmazda herhangi bir hak da iddia etmediğini, ancak kadastro tespiti esnasında mahalli bilirkişilerin beyanı ile dava konusu taşınmazın tarafların murisi ...adına tespit edildiğini ve intikal işlemi ile davacı ve davalılar adına tescil edildiğini çekişmeli taşınmazın sürekli olarak zilyetlidiğinde ve kullanımda olmasına karşın kadastro tespiti sırasında yanlış beyan nedeniyle mirasbırakan adına tespit edildiğini ileri sürerek dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar davaya cevap vermemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 05/02/2021 tarihli ve 2020/583 Esas, 2021/289 Karar sayılı kararıyla; "çekişmeli taşınmazın kadastro tespitinin 02.10.1998 tarihinde kesinleştiği, davanın 10 yıllık hak düşürücü geçtikten sonra 25.09.2019 tarihinde açıldığı davada kadastrodan önceki nedenlere dayanıldığına göre davanın 10 yıllık hak düşürücü süre içinde açılmadığı" gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı vekili istinaf yoluna başvurmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; ilk derece mahkemesince deliller yeterince toplanmadan karar verildiğini, davalılar tarafından davaya cevap verilmediğini ve delil bildirilmediğini, ilk derece mahkemesince 10 yıl hak düşürücü süre içerisinde davanın açılmadığı hususunun temel kanuni dayanak olarak gösterildiğini, ancak; tapu kaydındanda anlaşılacağı üzere ilgili taşınmazın muris ...adına tespit edildiğini ve ölümü ile tüm mirasçılara intikal ettiğini, davalı olan diğer mirasçıların bu araziyi hiç kullanmadıklarını taşınmazın davacı ile eşinin evlilik tarihinden itibaren davacı ve eşi tarafından kullanıldığını, kadastro tespiti esnasında davacı adına tespit edilmesi gereken taşınmazın muris adına tespit edildiğini mirasçılar arasında muristen intikal eden taşınmaz hakkında açılmış olan davada mirasçılar arasında zamanaşımının işlemediğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile "davanın açıldığı 25.09.2019 tarihi ile kadastro tespitinin kesinleştiği 02/10/1998 tarihi arasında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü maddesinde düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği, mahkemece davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmesinde hukuka aykırı yön görülmediği" gerekçesiyle istinaf başvurusunun HMK'nin 353/1-b.1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde belirttiği sebepleri tekrarlamıştır.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı ... Medeni Kanunu'nun 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 ve 14 üncü maddeleri
3. Değerlendirme
1. Kadastro sonucu ...İlçesi, ... mahallesi çalışma alanında bulunan 267 ada 63 parsel sayılı 14.365,50 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ... evlatları... ... ve...adlarına 1/4'er payla tespit ve tescil edilmiştir. Kadastro tespitinin kesinleştiği 02.10.1998 tarihi ile davanın açıldığı 25.09.2019 tarihi arasında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü maddesinde düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği anlaşılmıştır.
2. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Alınması gereken 210,55 TL onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
12.10.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.