Logo

1. Hukuk Dairesi2022/1220 E. 2024/1993 K.

Yapay Zeka Özeti

Bu karar için yapay zeka özeti oluşturulamadı.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/274 E., 2019/261 K.

HÜKÜM : Ret

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I.DAVA

Davacılar vekili; ... köyünde kain 152 ada 11 parsel sayılı taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında davalı adına tescil edildiğini ancak taşınmazın davacıların dedeleri ...'ye ait olduğunu, mirasçılar arasında taksim edilmediğini ileri sürerek taşınmazın tapusunun iptali ile ... mirasçıları adına tesciline karar verilmesini talep etmiş, bilahare 27.11.2012 havale tarihli ıslah dilekçesinde, çekişme konusu taşınmazın ada ve parsel numarasının hatalı bildirildiğini belirterek dava konusu taşınmazı 152 ada 9 parsel olarak ıslah etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; davanın reddini savunmuştur.

III. YARGILAMA SAFAHATİ VE MAHKEME KARARI

1-Devrekani Sulh Hukuk Mahkemesinin 14.04.2015 tarih, 2014/197 Esas, 2015/78 Karar sayılı kararıyla; bilirkişi raporunda (A) harfiyle gösterilen taşınmaz bölümünün davacıların kök mirasbırakanı ... ...’den kaldığı, taksim sonucunda mirasbırakanın oğlu ... ...’ye isabet ettiği, ... ...’nin de çekişme konusu taşınmaz bölümünü davalıya satarak zilyetliğini devrettiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.

2-Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 25.06.2018 tarih, 2018/2896 Esas, 2018/4302 Karar sayılı kararıyla; yapılan inceleme ve araştırmanın hüküm vermeye yeterli olmadığı, taşınmazın kadastro tutanağının incelenmesinde 1977 tarih ve 44/3 sayılı vergi kaydı uyarınca davalının mirasbırakanı ...’e ait olduğu, 1960 yılında ...’e, daha sonra da 1987 yılında ...’e satılarak zilyetliğinin devredildiğinin belirtildiği, tanık ve mahalli bilirkişilerin taşınmazın öncesinde davacıların kök mirasbırakanı ... ...’ye ait olduğunu, akabinde taksim sonucunda mirasbırakanın oğlu ...’e kaldığını, ...’in de taşınmazı davalıya satarak zilyetliğini devrettiğini ifade ettikleri, kadastro tutanağında yeralan açıklamalar ile tanık ve yerel bilirkişi beyanları arasında açık çelişki bulunduğu, tespit bilirkişilerinin beyanlarına başvurulmadığı, tespite esas vergi kaydının getirtilerek mahalline uygulanmadığı, taksim araştırmasının yetersiz olduğu, keşifte dinlenilen mahalli bilirkişilerin ve tanıkların beyanlarının yetersiz, soyut olduğu gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

3- Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; mahalli bilirkişilerin mirasbırakan ... ...'nin mirasının ne şekilde taksim edildiğini bilmediklerini, taşınmazın ... ...'den davacılardan ...'nin mirasbırakanı babası ... ...'ye intikal ettiğini, ... ...'nin de davalı ...'e çekişme konusu taşınmazı satıp devrettiğini ifade ettikleri, kadastro tespit bilirkişilerinin taşınmazın kimden geldiği, ne şekilde intikal ettiği hususunda beyanda bulundukları, dosyaya kazandırılan bilirkişi raporları, mahalli bilirkişiler, kadastro tespit bilirkişi ifadeleri ile birlikte kadastro tutanağında davacılardan ve mirasbırakanlarından bahsedilmediği, davacıların iddialarını ispat edemedikleri gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; mirasçılar arasında zamanaşımının işlemeyeceğini, harici taksim savunmasının gerçeği yansıtmadığını, babalarının ve davacıların yurt dışında yaşadığını, bu sebeple taşınmazların amcaları tarafından kullanıldığını, tüm mirasçıların katılımıyla taksim yapılmadığını, kararın hatalı olduğunu belirterek hükmen bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü maddesi, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 713 üncü maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 190 ıncı maddesi

3. Değerlendirme

Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı HMK’nın geçici 3/2 inci maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’un uygulanacağı davalar yönünden HUMK’un 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, bozma ilamına, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

V. KARAR

Açıklanan nedenlerle

Davacılar vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, hükmün ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 368,30 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına,

1086 sayılı HUMK'un 440/III-2 nci maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,

11.03.2024 gününde oy birliği ile karar verildi.

...