"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2015/261 E., 2016/187 K.
DAVALILAR : ... vekili Avukat ..., ... vekili Avukat ..., Hazine vekili Avukat ...
DAVA TARİHİ : ...
HÜKÜM : Ret
Taraflar arasındaki tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkeme kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı; ... mahallesinde bulunan taşınmazı 50 yılı aşkın süreden beri malik sıfatıyla davasız ve aralıksız olarak tasarruf ettiğini, taşınmazlar üzerinde Hazinenin, köyün, üçüncü şahısların herhangi bir hakkı bulunmadığını ileri sürerek adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
1. Davalı Hazine; davanın yasal süreler içinde açılmadığını, dava konusu taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunduğunu, gerekli araştırmanın yapılması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuş, taşınmazın Hazine adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
2. Davalı ...; dava konusu taşınmazların bulunduğu yerde kadastro çalışmalarının yapıldığını, askı süresi içinde itiraz edilmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
3. Davalı ...; davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ... mahallesi, Köprü yolu altı mevkiinde bulunan 433 parsel sayılı taşınmazın bitişiğindeki taşınmaza ilişkin davanın tefrikine karar verilerek, fen bilirkişisinin 22.02.2016 havale tarihli raporunda "A" harfi ile gösterilen, Köyiçi mevkiinde bulunan taşınmaz yönünden davaya bu dosya üzerinden devam edilmiş, anılan dava konusu taşınmazın evvelden beri köy içi boşluk olduğu, her ne kadar mahalli bilirkişi beyanları ile davacı ve babasının önceden beri araziyi hayvan pisliklerini yığmak ve traktör malzemesi koymak için kullandıkları beyan edilmişse de taşınmazın tesciline karar verilebilmesi için kullanımın ekonomik amaca uygun olması gerektiği, davacının taşınmazı kullanımı ekonomik amaca uygun olmadığı gibi taşınmazın imar ve ihya da edilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
A.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; kararın hukuki dayanaktan yoksun, usul ve yasaya aykırı olduğunu, sadece tanık beyanlarının hükme esas alınacak yeterlilikte olmadığını, söz konusu yerin uzun yıllardır davacının kullanımında olduğunu, bu kullanımın tarımsal faaliyetten kaynaklanmamış olmasının taşınmazın özel mülkiyete konu olamayacağını göstermeyeceğini, kaldı ki davacının dava konusu yerin bir bölümünü ekip biçerek kullandığını, uzun süre sebze ve meyve yetiştirdiğini, gelir elde ettiğini, herkes tarafından bu yerin davacının olarak bilindiğini, dava konusu taşınmazın imar-ihyası tamamlanarak tarımsal faaliyetlerde kullanıldığını bildirerek ve önceki beyanlarını tekrarla Mahkeme kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava; kadastro çalışmaları sonucu tespit harici bırakılan taşınmazın tescili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 üncü ve 17 nci maddeleri, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713/1 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3/2 nci maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (HUMK) uygulanacağı davalar yönünden HUMK'un 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
V. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 368,30 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
1086 sayılı HUMK'un 440/III-1 inci maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
10.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
...